Haberler

'Derin Devlete Çeki Düzen Veriliyor'

DTP Grup Başkanı Emine Ayna, Ergenekon'un "Gladio' Örgütlenmesinin Bir Devamı Olduğunu Savundu.

DTP Grup Başkanı Emine Ayna, Ergenekon'un "gladio' örgütlenmesinin bir devamı olduğunu savunarak "AKP ve onun yedeğindeki kimi siyasal çevrelerin yönlendirdiği gibi bu operasyon darbeci çizgiye karşı bir demokrasi ve sivilleşme mücadelesi değil, tam tersine derin devlete bir çeki düzen verme operasyonudur" dedi. Ayna, Ergenekon operasyonunu AKP'nin "kendine yontmaya" çalıştığını öne sürerek "bu operasyon Genelkurmay'ın bilgisi, izni, onayı ve desteğiyle gerçekleşmiştir. Ordu yönetiminin onayı olmadan AKP'nin özellikle de kapanma riskiyle karşı karşıya kaldığı bir süreçte böylesi bir operasyonun altına imza atması imkansızdır. Siyasal iktidara burada yaptırılan bir mıntıka temizliğidir" diye konuştu.

DTP Grup Başkanı Emine Ayna, partisinin Meclis grup toplantısında, Ergenekon operasyonuyla ilgili yaşanan gelişmeleri değerlendirdi. Parti kapatma davaları, Ergenekon operasyonu, darbe tartışmaları, iktidar çatışması ve bölgedeki çatışma ortamının Türkiye'yi hızla yol ayrımına götürdüğünü dile getiren Ayna, Ergenekon'un gladio örgütlenmesinin bir devamı olduğunu savundu. Ayna, "AKP'nin kendine yontmaya çalıştığı bu operasyon Genelkurmay'ın bilgisi, izni, onayı ve desteğiyle gerçekleşmiştir. Ordu yönetiminin onayı olmadan AKP'nin özellikle de kapanma riskiyle karşı karşıya kaldığı bir süreçte böylesi bir operasyonun altına imza atması imkansızdır. En bariz örneği Şemdinli'dir. Dolayısıyla siyasal iktidara burada yaptırılan bir mıntıka temizliğidir" dedi.

-"AKP'NİN DARBELERE KARŞI MÜCADELE VERMESİ GERÇEKÇİ GÖRÜNMÜYOR"-

Emine Ayna, AKP'nin 28 Şubat "post-modern darbesi' sonrası sistemin şekillendirdiği bir parti olduğunu ve darbelere karşı mücadele vermesinin gerçekçi görünmediğini söyledi. Ayna, şöyle dedi :

"Aslında buradaki sorun darbe yapılıp yapılmaması değildir. Özellikle hükümet konuyu darbe tartışmalarına odaklayarak, darbe karşıtlığını AKP'ye bir siyasal destek haline dönüştürmek istemektedir. Sayın Başbakan'ın "Çetelerin üzerine gidiyoruz' şeklindeki açıklamasına bakıldığında AKP'nin Ergenekon operasyonunu siyasi yatırım olarak kullanmak istediği anlaşılıyor. Burada sorunun özünde ne darbe ve darbe girişimi vardır, ne de bu operasyon darbecilerin tasfiyesine yöneliktir. AKP kendini iktidardan düşürmeye dönük planı boşa çıkarmayı temiz toplum mücadelesi gibi sunuyor, kamuoyunu bu şekilde yanıltmaya çalışıyor. AKP'nin buradaki tek sorunu Türkiye'nin karanlık geçmişiyle yüzleşmek, hesaplaşmak, demokrasi, hukuk ve özgürlükler adına mücadele etmek değil, kendisini iktidardan düşürecek planları boşa çıkarmaktır. AKP'ye göre demokrasi, kendisinin iktidarda kalmasıdır. AKP iktidardan düşerse demokrasi de yok demektir! Bu nedenle Ergenekon operasyonu bir demokrasi mücadelesi değil, Ergenekon davası da demokrasi davası değildir. Bunun görülmesi ve doğru anlaşılması gerekir."

-"ASIL DARBECİLER ARAMIZDA GEZMEYE DEVAM EDİYOR"-

Ayna, Ergenekon operasyonundan bir demokratikleşme beklenmemesi gerektiğini kaydederek AKP'nin, Ergenekon operasyonunu kullanarak halkın sempatisini yeniden toplamaya çalıştığını savundu. Ayna, "Burada asıl dikkat çeken şey, darbeye teşebbüs edenler gözaltına alınıyor, yargı önüne çıkartılıyor ama asıl darbeciler halen aramızda gezmeye, dokunulmaz kalmaya devam ediyor. Eğer 12 Martların, 12 Eylüllerin hesabı sorulsaydı bu gün bunlar yaşanmazdı. Burada gerçekten darbecilerle bir hesaplaşma olsaydı önce darbeyi yapanlar yargı önüne çıkartılırdı. Asla unutulmamalıdır ki, ABD dün yaşadığımız darbelerin nasıl arkasındaydıysa; bugünde AKP'nin arkasındadır. Yani kısaca bu da Türkiye'ye ABD'nin başka bir darbesidir" diye konuştu.

-"OPERASYON DERİN DEVLETE ÇEKİ DÜZEN VERME OPERASYONUDUR"-

Ergenekon operasyonuyla içerde orduyu ve devleti zorlayan "kullanma süresi geçmiş unsurlar'ın kontrol altına alınarak etkisizleştirilmeye çalışıldığını öne süren Ayna, şunları söyledi:

"Devletin gücünü ve enerjisini AKP'yi iktidardan devirebilmek için kullanmak isteyen bir kanat, bu kontrol dışı yaklaşımı nedeniyle operasyona uğramıştır. Bu görev de AKP'ye verilmiştir. Bir kez daha altını çizmek gerekirse AKP ve onun yedeğindeki kimi siyasal çevrelerin yönlendirdiği gibi bu operasyon darbeci çizgiye karşı bir demokrasi ve sivilleşme mücadelesi değil, tam tersine derin devlete bir çeki düzen verme operasyonudur. Ordu içindeki belli bir kanada dayanan Ergenekoncular gözaltına alınarak, varolan dağınıklık ve başı boşluluk giderilmeye, düzeltilmeye çalışılıyor. Deyim yerindeyse derin devlet bir re-organizasyona tabi tutuluyor."

-"ORDU VE DEVLET YENİ BİR SİYASAL KONSEPTE UYARLANIYOR"-

Ergenekon operasyonunun, "Kürt sorununu askeri şiddet politikalarıyla bastırmaya yönelik yeni bir konsept geliştirildiği"ni ortaya koyduğunu ifade eden Emine Ayna, "Ordu, devlet yeni bir siyasal konsepte uyarlanarak, sınırötesi operasyonlar derinleştirilip, daha şiddetli bir savaş dönemine hazırlanıyor. Bu konseptin ardında ordunun, hükümetin, yargının tüm devlet kurumlarının bir mutabakatı bulunuyor. Tabi bunun uluslararası boyutunu da görmek gerekiyor. Ergenekon operasyonunun arkasında Türkiye'nin İran ve Ortadoğu'da daha etkili kullanılır hale getirilmesi rolü de yatıyor. Yakın bir süreçte İran'a olası bir İsrail ya da ABD müdahalesi durumunda Türkiye'ye daha etkin bir rol verilmesi gündeme gelecek.Dolayısıyla burada Kürtler üzerinden yine bir pazarlığın yürütüldüğü, yeni konsept ve ittifak oluşturulmaya çalışıldığı ortaya çıkıyor. Bu yüzden Ergenekon operasyonunu demokrasi ve sivilleşme mücadelesi olarak görmek yanılgılı ve aynı zamanda bu güçlerin derin oyun planlarına hizmet eden bir yaklaşım olacaktır" dedi.

-"ASIL ERGENEKON HAKKARİ'DE VAN'DA ŞEMDİNLİ'DE ARANMALI"-

Ergenekon ortaya çıkarılmak isteniyorsa Van'da, Hakkari'de ve Şemdinli'de aranması gerektiğini dile getiren Ayna, "Ergenekon aranacaksa Hakkari'de, Van'da, Şemdinli'de aranmalı. Daha da geriye gidersek, Sivas, Çorum, Maraş, 1 Mayıs katliamları da bugünkü uzantısı Ergenekon olan kontr-gerillanın faaliyetleriydi. Ergenekon aslında ciddi bir fırsat yaratmıştır. Eğer bu fırsat iyi değerlendirilirse, Türkiye geçmişiyle yüzleşebilir. Gerçek bir sivilleşme ve demokratikleşme mücadelesi Kürt sorununun çözümünden geçer. Geçmişle yüzleşmek, karanlık dönemleri aydınlatmak, sorumluları yargı önüne çıkartarak hesap sormakla ancak, gerçek bir demokratikleşme süreci başlayabilir." (ANKA)

(EG/ZG)

Kaynak: ANKA / Politika

Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title