TÜM KATEGORİLER
"Osmanlı payitahtı"nın tarihi camilerinde itikafa girdiler
"Osmanlı payitahtı" Bursa'da ramazanın son 10 günü camilerde itikafa giren vatandaşlar, nefislerini Allah'ın evinde terbiye etmenin huzurunu yaşıyor.
CEM ŞAN - "Osmanlı payitahtı" Bursa'da ramazanın son 10 günü camilerde itikafa giren vatandaşlar, nefislerini Allah'ın evinde terbiye etmenin huzurunu yaşıyor.
Hazreti Muhammed'in sünnetlerinden biri olan itikaf, "İbadet veya başka bir gaye için bir yerde kendini tutmak, kalmak; insanlardan tenha bir yerde kalmak, bir şeye bağlanmak ya da ibadet niyetiyle ve kurallarına uyarak inzivaya çekilme" olarak tanımlanıyor.
Ramazanın son günlerinde camilere kapanan vatandaşlar, bayramın ilk gününe kadar 24 saatlerini ibadete ayırıyor.
Bursa Müftülüğü tarafından merkez ve ilçelerde itikaf için 114 cami belirlendi. Bunlar arasında özellikle tarihi ibadethaneler ilgi görüyor.
İtikafa giren yüzlerce kişi, günlerini vakit ve teravih namazlarını cemaatle kılarak, Kur'an-ı Kerim okuyup dua ederek değerlendiriyor. Bu vatandaşların iftar ve sahur yemeklerini ise hayırseverler karşılıyor.
İl Müftüsü İzani Turan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, itikafın Hazreti Muhammed'in bizatihi uyguladığı ve vefat etmeden önce de bunu iki katına çıkardığı bir ibadet olduğunu söyledi.
Bu ibadetin, beş vakit namaz kılınan camilerde yapıldığını vurgulayan Turan, itikafa giren kişiye camide bir bölüm tahsis edildiğini ya da caminin tamamının itikaf için ayrıldığını anlattı.
Bursa'da 114 camide itikafa girilebildiğini aktaran Turan, "İtikafa girenler tek kişi olacağı gibi topluluk halinde de girebilirler. Burada aslolan, itikafın ruhuna göre hareket etmek yani günahsızlığı öncelemektir. İtikaf, zikirle, tefekkürle, tezekkürle, istiğfarla, hamdle, salavatla sürekli Cenabı Hak ile irtibat halinde olabilmenin zevkini tatmak üzere bir hayatı tercih etmektir." dedi.
Turan, itikafa girenin duasının son derece makbul olduğunu kaydederek, bundan dolayı bu ibadetin hep teşvik edildiğini dile getirdi.
İtikafın esaslarına değinen Turan, sözlerini şöyle tamamladı:
"Her mümin keşke elinden gelse de senede bir sefer bu itikafa girse. Mecbur kalmadığı süre içinde, itikafa giren kişi bulunduğu yerden ayrılmamalıdır. Sadece ihtiyaçlarını gidermek için ayrılabilir. Abdest almak için dışarı çıkabilir. Yeme içme meselesi yani iftarını, sahurunu da bulunduğu yerde yapmalıdır. Dolayısıyla ibadet için köşeye çekilene hizmet etmek de itikaf sevabına ortak olmak gibi güzel bir dereceyi ve sevabı peşinden getirir."
