Galatasaray'ın "Aslan"ı Tehdit Yağdırıyor

Kadıköy'de bir konferansa katılan Prof. Dr. Orhan Kural, şampiyonluk kutlamalarına aslan getiren Galatasaray Spor Kulübü'ne açtığı davadan dolayı sürekli tehditler aldığını söyledi. Geçtiğimiz günlerde Maslak'ta yaşanan kazada hayatını kaybeden 2 üniversite öğrencisi için üzülmediğini de söyleyen Kural'ın, "Öğrencilere değil, ağaçlara üzüldüm" demesi salonda sessizliğe neden oldu.

Halkın Yükselişi Partisi (HYP) tarafından düzenlenen "Vicdan-Balık Hafızası-Siyaset" konulu panel vatandaşlardan büyük bir ilgi gördü. Kadıköy Belediyesi Brifing Salonu'nda düzenlenen panele, Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk, partililer ve çok sayıda vatandaş katıldı. Panele konuşmacılar olarak, Ekonomist Nesrin Gökpınar, Guinnes Rekorlar Kitabı'nın Türkiye'deki temsilciliğini yapan İTÜ Maden Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Orhan Kural, araştırmacı-yazar Dr. Tahir Tamer Kumkale ve gazeteci-yazar Yılmaz Ergül katıldı. Türkiye'nin 1938 yılından bu yana Türkler tarafından yönetilmediğini iddia eden Prof. Dr Tahir Tamer Kumkale, ülkenin küresel bir işgal altında bulunduğunu savundu. 1957 yılından beri Türkiye yönetiminde dış etkenler bulunduğunu söyleyen Kumkale, psikolojik harbin yürütüldüğü günümüzde, Türkiye'nin de bu savaşın tam ortasında kaldığını ifade etti. Kumkale, "Türkiye yönetiminde tamamen dış kaynaklı etkenler var. Psikolojik harp konusu önemli bir konu. Dünya bugün küresel işgal altındadır. Dünyanın her tarafından bu stratejik konumundaki ülkemize saldırı var. Ülkemizin her alanında tipik bir işgal var. Anadolu'nun 1918'deki işgaline benzemiyor. Çünkü beyinlerimizi teslim etmiş durumdayız. Küresel işgal altındayız. Türkiye 30 yıldır terörle boğuşuyor. Çünkü boğuştuğu terör değil, doğrudan doğruya bir savaştır. Bu savaşın adı asimetrik savaştır. Dünyanın süper devletleri ve silah üreticileri simdi menfaatleri doğrultusunda, dünyanın en eski silahı olan, insan beyni ile savaşa yöneldi. Kitle iletişim araçlarından yararlanarak, bilgi ile beyinlerimizi feth ettiler. Ülkeler tank kullanmadan, silah kullanmadan, doğrudan doğruya insan beynine girerek, ne yapması gerektiğini onların beyinlerine dikte ederek, bir savaş yürütülüyor. Türkiye bu savaşın tam ortasındadır. Türkiyenin jeopolitik ve jeostratejik önemi bunun göstergesidir. Türk insanımız her alanda tepkisizleştirildi. Televizyonlar, televole programları ile insanlarımız uyuşturuldu, tepkisizleştirildi" diye konuştu.

ORHAN KURAL: "SÜREKLİ TEHDİT ALIYORUM" Panele konuşmacı olarak katılan Prof. Dr. Orhan Kural, Türk toplumunun aşırı tüketici bir toplum haline getirildiğini ve futbol, televizyon ve magazin programları ile ülkenin uyutulduğunu söyledi. Galatasaray'ın şampiyonluk kutlamalarına Antalya hayvanat bahçesinden aslan getirilmesinden dolayı dava açan Prof. Dr. Kural, sürekli tehdit aldığını öne sürdü. Galatasaray Spor Kulubü hakkında açtığı davadan dolayı gelen tehditlere boyun eğmeyeceğini söyleyen Kural, "Bir hayvanın mutsuzluğu, Galatasaray'ın mutluluğu oldu. Tehdit ediliyorum. Ağıza alınmayacak küfürler ediliyor. Kimsenin tehditine boyun eğmem" şeklinde konuştu.

Ülkenin profesyonel futbol, magazin programları ve dizilerle uyutulduğunu savunan Prof. Dr. Kural'ın, iki hafta önce Maslak Hacıosman bayırında meydana gelen ve 2 üniversite öğrencisinin hayatını kaybettiği, 2 kişinin de yaralandığı kaza ile ilgili sözleri dikkat çekti. Kural'ın, "Formula 1 gibi saçmalıklarla zengin çocukları daha çok insan öldürüyor. Geçtiğimiz günlerde gazetelerde okumuştunuz. Benim söylediklerim biraz çizgi dışıdır. Koç Üniversitesi'nin 4 zengin çocuğu, aldıkları uyuşturucu ve alkolden sonra, ağaçlara çarparak öldü. Ben ağaçlara üzüldüm" sözleri salonda bir süre sessizliğe yol açtı.

Panele konuşmacı olarak katılan gazeteci-yazar Yılmaz Ergül ise Atatürk'ün devrimlerine ve ilkelerine vurgu yaptı. Atatürk'ün, her tarafı işgal altında bulunan yurdu kurarken bir mucizeyi gerçekleştirdiğini söyleyen Ergül, "700 ve bin yılda bir deha geliyor. Atatürk bu ülkede tam bir mucize gerçekleştirmiştir. Ancak günümüzde, rüşvet, yolsuzluk, hırsızlık yapan 'Atatürkçüyüm' diyor. Atatürk'ün yolunda yürümeyenlerin bu ismi ağızlarına almaları hakkı yok. Ya onun gösterdiği yoldan ilerleyeceğiz ya da onun ismini ağzımıza almayacağız" dedi.

(MB-FA-ED-ÖK-Y)

Haberler