Ali Babacan: "Hakaret Eden Vatandaşı Devlet İki Saatte Yakalıyor; Sanal Kumar ve Bahis Niye Engellenmiyor?"

Güncelleme:
Facebook'da Paylaş Twitter'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş Google News'de Paylaş

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, sanal bahis ve uyuşturucu operasyonlarına ilişkin, "Uyuşturucu bağımlılığı derken suyun başını kurutmak lazım. Uyuşturucu kullanan bilinen, tanınan biriymiş, operasyon yap. Bilinmeyen tanınmayan nice insan krizler geçiriyor. Nice insan hastanede, nice insan kayıp. Dijital ortamda her şey engellenebilir. Twitter’dan hakaret eden vatandaşı devlet iki saatte yakalamıyor mu? Sanal kumar, sanal bahis… Buna niye göz yumuluyor, niye engellenmiyor" dedi.

(ANKARA)- DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, sanal bahis ve uyuşturucu operasyonlarına ilişkin, "Uyuşturucu bağımlılığı derken suyun başını kurutmak lazım. Uyuşturucu kullanan bilinen, tanınan biriymiş, operasyon yap. Bilinmeyen tanınmayan nice insan krizler geçiriyor. Nice insan hastanede, nice insan kayıp. Dijital ortamda her şey engellenebilir. Twitter'dan hakaret eden vatandaşı devlet iki saatte yakalamıyor mu? Sanal kumar, sanal bahis… Buna niye göz yumuluyor, niye engellenmiyor" dedi.

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Lider TV'de canlı yayına katılarak, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Bütçe görüşmelerinin son günü çıkan yumruklu kavgayı eleştiren Babacan, "Konuşarak, söyleyerek derdini anlatamıyorsa ille de fiziki eylem yapması, şiddet uygulaması gerekiyorsa muhtemelen siyaset onlar için iyi bir alan değil. Kendilerine başka bir meslek seçmeleri de mümkün. Siyaset, ülkenin sorunlarını konuşarak çözme alanıdır. Fikirler yarıştırılır, yumruklar çarpıştırılmaz" diye konuştu.

Kavga görüntülerinin, milletin vekaletini taşıyan milletvekillerine yakışmadığını ve bu durumun özellikle ekran başındaki küçük çocukları olumsuz etkileyeceğini belirten Babacan,"Küçücük çocuklar milletin vekillerinin birbirleriyle kavga ettiğini, yumruklaştığını görecekler. O görüntü, hayat boyu kişiliği etkiler. Evde TRT 3 ya da Meclis TV açıksa şimdi 18 yaş sınırı mı koyalım, ne yapalım" diye sordu.

"Suyun başını kurutmak lazım"

Gündemin ilk sıralarına yerleşen ve tanınmış isimlere uzanan uyuşturucu operasyonlarına ilişkin soruyu da yanıtlayan Babacan, suç işleyen herkese operasyon yapılabileceğini ancak kamuoyunun bu operasyonları "klikler savaşı" olarak görüp "Niye şimdiye kadar beklendi" sorusunu sorabileceğin söyledi. Babacan, "Asıl burada musluğun başındakiler var, değil mi? Uyuşturucu bağımlılığı derken suyun başını kurutmak lazım. Başka türlü su yukarıdan aşağıya akmaya devam ettikten sonra buna engel olamazsınız. Onu tut, bunu tut; nereye kadar? Uyuşturucu kullanan bilinen tanınan biriymiş, operasyon yap. Bilinmeyen tanınmayan nice insan krizler geçiriyor. Nice insan hastanede, nice insan kayıp. Dijital ortamda her şey engellenebilir. Twitter'dan hakaret eden vatandaşı devlet iki saatte yakalamıyor mu? Sanal kumar, sanal bahis… Buna niye göz yumuluyor, niye engellenmiyor? Onu da bir sormak lazım" ifadelerini kullandı.

"Kendisini Türkiye için tehdit haline getirmek, İsrail için en büyük aptallık olur"

"İsrail'in Türkiye için tehdit olabileceğini düşünüyor musunuz" sorusunu Babacan, "Eğer bu coğrafyada var olmak ve güven içinde yaşamak istiyorlarsa; bu coğrafyanın demokrasi kültürü en yerleşmiş, devlet yapısı en köklü ve hariciye geleneği olan ülkesi Türkiye'dir. Bu coğrafyanın aslında istikrar sütunu Türkiye Cumhuriyeti'dir. Geri kalan her yere bakın. Türkiye kadar köklü bir istikrarı olan, köklü bir devlet yapısı olan bir başka ülke yok bizim coğrafyada. Bu coğrafyanın merkezi olan, merkez olan bir ülkeyle bırakın çatışmayı, arayı bozmaları bile büyük bir aptallık olur" diya yanıtladı.

"Netenyahu'nun ve hükümetinin acilen bir düşman ihtiyacı var"

İsrail'deki Netanyahu hükümetinin savaştan beslendiğini ve bu sayede ayakta kalabildiğini belirten Babacan, şöyle devam etti:

"Şu anda İsrail'in başındaki hükümet de son derece popülist. Düştü düşecek. Savaş olmasa, seçimi kaybedecek bir hükümet. Biliyorsunuz, bundan iki yıl önce ilk Gazze'de çatışmalar başladığı günlerde, o gün bir seçim olsa Netanyahu çoktan çekip gitmişti. Netanyahu savaştan beslenen bir başbakan. Savaş ve çatışma onun siyasi zemini. Dolayısıyla ne kadar çok çatışırsa o kadar çok ömrünü uzatıyor, raf süresini uzatıyor. İlaçların üzerinde raf süresi olur ya, son kullanma tarihini uzatmaya çalışıyor. Gazze biraz sakinleşti. İran'ın nükleer programıyla ilgili bugün acil bir konu yok. Şimdi sağa sola bakıyor kime çatsam, kiminle kavga etsem diye. Şu anda Netenyahu'nun ve hükümetinin şiddetle acilen bir düşman ihtiyacı var.

"Türkiye'nin burada stratejik sabırla hareket etmesi lazım"

İç siyasette konsolidasyon aracı olarak şu anda Türkiye'yi kullanıyorlar. Türkiye'nin burada stratejik sabırla hareket etmesi lazım. Stratejik sabır. Bu da bir dış politika terimidir. Oradan gelebilecek tahriklere Türkiye'nin kapılmaması lazım. Biz yüzyıllardır buralardayız. Onlar daha dün yüzyılı bile tamamlayamayan, hala devlet olmayı, devlet olma çabasında olan ama terör eylemlerinden de bir türlü uzak duramayan bir devlet. Devlet ama yaptığı eylemlere bakıyorsunuz, terör eylemi yaptıkları. İnsanlık suçu işliyorlar. Savaş suçu işliyorlar. Soykırımı yapıyorlar. Bunları yapana devlet denmez, başka bir şey denir. Akılları varsa hiç Türkiye'ye bulaşmazlar. Şu andaki durumu ben geçici ve bugünkü İsrail hükümetinin kendi iç sıkışmışlığının bir sonucu olarak görüyorum."

Kaynak: ANKA / Güncel