Dalış Okullarından Monem Batığı Tepkisi

İzmir'in Aliağa İlçesi'nde bulunan gemi söküm yerine 2004 yılında götürülürken, Çeşme açıklarında batan ve kısa bir süre sonra dalış turizmi için kullanılmak üzere hazırlanan Monem gemisinin parçalanarak hurdaya satılacağı yolundaki haberler ilçede tepkiyle karşılandı. Dalış okulları, batığı korumak için imza kampanyası başlatarak, Çeşme Liman Başkanlığı'na protesto faksları çekti.

Sağlamlar Gemi Kurtarma Ltd. Şti, geçen haziran ayında batığı bulunduğu yerde parçalayarak, Aliağa'daki gemi söküm tesislerine götürmek için Denizcilik Müsteşarlığı'na başvuruda bulundu. Kültür ve Turizm ile Çevre Orman Bakanlığı'ndan izin çıkması için beklenilmeye başlandı. Bu gelişmeleri duyan Çeşme'deki dalış okulları ise harekete geçti.

Dolphinland Dalış Okulu ortaklarından Erdinç Ergün, batıkların genellikle derin sularda bulunduğunu, Türkiye'deki tüm batıkların ise tarihi olduğunu belirtti. Tarihi batıklara dalış için Kültür ve Turizm Bakanlığı'ndan izin alınması gerektiğini ifade eden Ergün, "Ayrıca 30 metreden derin sulardaki batıklara amatör dalgıçların dalmasına izin verilmiyor. Monem batığı hem tarihi olmadığı için, hem de 18 metre derinlikte olduğundan amatörler için ideal. Batığın bir şirket tarafından satın alınarak bulunduğu yerde parçalanıp, sonrasında Aliağa gemi söküm tesislerine götürüleceği bilgisini alınca Çeşmeli dalış okulları ve çevreciler olarak bir kampanya başlattık" diye konuştu. Erdinç Ergün, Çeşme Liman Başkanlığı'na da 45 protesto faksı çektiklerini söyledi.

Monem yük gemisinin su içinde parçalanması esnasında bir çevre felaketi yaşanacağını iddia eden Ergün, "Bu kesme işlemi, ekmeği ortadan ikiye böler gibi basit bir işlem değil. Çünkü bu gemi kazayla battı. İçinde hiçbir temizlik yapılmamıştı ve dünyanın asbestini içeriyor. Kesme işlemi sırasında bu asbest ne olacak? Uzmanlar Gerence Körfezi'nin tamamen biteceğini söylüyorlar. Bu duruma itiraz etmek için internette bir grup oluşturduk. Orada kıyameti koparıyoruz. Aynı zamanda bir ıslak imza kampanyası düzenledik. Bu durum sadece dalış okullarını değil, balıkçılığı, oltacılığı ve şnorkelle dalanları da etkiliyecek" dedi.

'ALTIN YUMURTLAYAN TAVUĞU KESMEK GİBİ BİR ŞEY'

Koçluoğlu Dalış Okulu sahibi Aydın Koçluoğlu da, 2005 yılından itibaren Monem batığının Çeşme turizmine çok katkısı olduğunu, bugüne kadar binlerce yerli ve yabancı turistin dalış yaptığını vurguladı. Koçluoğlu, "Dalış okulları olarak bizler Monem batığını kataloglarımız ve internet aracılığıyla tüm dünyada duyuruyoruz. Bu sayede Çeşme'ye gelen, hatta hava müsait olmadığı için dalamayıp geri giden ama tekrar gelenler var. İkinci, üçüncü kez başka arkadaşlarını getirip onlarla birlikte dalanlar da oluyor. Böylesine değerli bir batığı nasıl olur da 3- 5 kuruş menfaat için yok etmek isterler anlamakta zorluk çekiyorum. Altın yumurtlayan tavuğu kesmek gibi bir şey bu. Ama tüm Çeşmeliler olarak batığımıza sahip çıkacağız" diye konuştu.

CANLI HAYVAN TAŞIMA GEMİSİYDİ

Monem, Almanya'nın Nürnberg kentinde 75 metre uzunluğunda ve 13.5 metre genişliğinde yük gemisi olarak inşa edildi. Denizlerdeki yolculuğuna 1956 yılında M/V Claus Grimbart adıyla başladı. Son olarak da Suriye bandırası ve Monem adıyla canlı hayvan ticareti amaçlı kullanıldı. Denizlerdeki ekonomik ömrünü tamamlayan Monem, 2004 yılı kasım ayında Aliağa Nemrut Limanı'nda bulunan gemi söküm tesislerine götürülürken, şiddetli fırtınada çekme halatının kopması sonucunda Çeşme açıklarında, Alev Adası'nın kuzeyinde 18 metrede sulara gömüldü.

Fulya OMAÇ - İZMİR / DHA