Çiçek: Biz Genel Aftan Bahsetmedik

Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Cemil Çiçek, ceza kanunun 221. maddesinin dışında yeni bir af ya da pişmanlık yasası gibi özel bir düzenleme olmadığını belirterek, "Biz genel aftan hiç bahsetmedik, genel affın doğru olmadığını da söylüyoruz. 221. madde bu manada bir düzenlemedir" dedi.

Çiçek, TBMM Genel Kurulunda kabul edilen 2008 Yılı Merkezi Yönetim Bütçesi Kanunu Tasarısı üzerine hükümet adına görüş ve eleştirileri yanıtladı. Çiçek, sorunları erteleyerek halının altına süpürme gibi bir siyaset anlayışına sahip olmadıklarını dile getirdi. Çiçek, "Halkın değişim talebinden doğduk, bu taleplere cevap verdik. Toplumu, yok sayan, siyah-beyaz bir Türkiye tasarlayan, dünyaya sırt çeviren anlayışların diline, felsefesine teslim olmadık ve olmayacağız" şeklinde konuştu.

Bütçe görüşmeleri sırasında birçok rakamın konuşulduğunu ifade eden Çiçek, bu rakamların doğru okunması gerektiğini ve vatandaşın madalyonun her iki yönünü de görmesi gerektiğini söyledi. "Mazeret" ve "insaf" terazisi olduğunu belirten Çiçek, "İnsaf terazisi milletin elindedir. Mazeret terazisi de ortaya hiç bir şey koyamayanların elindedir. Ne yazık ki bazı siyasi meseleler Türkiye'de kördüğüm haline getirilmiş, nesiller boyu aynı temalar, aynı şablonlarla tartışılmış, bu tartışmalardan bir sonuca da varılamamıştır. Hamdolsun ki güven ve

istikrar sayesinde Türkiye'yi frenleyen zorlukları birer birer geride bırakıyoruz' diye konuştu.

Bölücü terör örgütünün zemin kaybettiğini ve bundan dolayı paniğe kapıldığını belirten Çiçek, sınır ötesi operasyonla ilgili TSK'ya yetki verilmesinin ardından bu konunun artık askeri boyutuyla teknik bir konu olduğunu söyledi.

-TERÖRLE ARASINA MESAFE KOYAMAYANLAR –

Çiçek, terör ve şiddetle arasına mesafe koyamayanların demokrasiden yana olamayacağını dile getirerek Türkiye'deki demokrasinin her türlü farklılığı, her türlü siyasi görüşü

içinde tutabilecek olgunluğa eriştiğini bildirdi. Çiçek şöyle konuştu:

"Demokrasi ve hukukun gereklerini yapmayanların ve yapamayanların, mağduriyet maskesine sığınmalarını kabul edemeyiz. Zaman, ortak değerlerimizi aramızdaki bağları güçlendirme, Cumhuriyetimizin değer ve kazanımları etrafında birlik olma zamanıdır. Bu süreçte herkesin sorumlu hareket etmesi kadar, cesaret ve kararlılıkla demokratik duruşunu da

göstermesi gerekmektedir."

-KARDEŞLİK PROJESİ-

Teröristlerin silah bırakması için "kardeşlik projesi" yürüttüklerini kaydeden Çiçek, bunun muhalefet partileri tarafından zaman zaman istismar edilmeye çalışıldığını savundu. 1985 yılından bu yana 8 defa kamuoyunda pişmanlık yasası ya da ev dönüş yasası olarak bilinen yasaların çıkarıldığını söyleyen Çiçek, son olarak Türk Ceza Kanunu'nun 221. maddesinin bu içerikte olduğunu belirtti.

-KORSAN NEŞRİYATI KESİN-

Tunceli Bağımsız Milletvekili Kamer Genç'in yerinden Çiçek'e laf atması üzerine Çiçek, "Sayın Başkan, bu korsan neşriyatı kesecek misiniz? Ara sıra korsan yayın yapıyor. Ciddi bir meseleyi, gayri ciddi bir üslupla konuşturmazsın" dedi. Çiçek konuşmasını şöyle sürdürdü:

"8 tane çıkarılan yasanın esası bu değil mi? Şimdi bunu birimizin kusuru olarak söylersek, kimsenin diyeceği bir şey yok. Bu yasayı çıkaranların tamamı, iyi niyetle, bu belayı defetmek noktasında düzenlemeler yaptılar. 221. madde bu manada düzenlendi. Yanlış bir şey yapmadık. Hiç alınmanıza gerek yok, doğru bir şey yaptık. 221'e itiraz etmediniz. 'Neden bunu koyuyorsunuz?' demediniz. Şimdi, yanlış yapmadığımız bir şeyden dolayı, niye polemiğe gireceğiz? Bu, birbirimizin vatanseverliğini sınayacağı bir alan değildir. Bu, bir bilek güreşinin yapılacağı alan da değildir. Bu, bir af değildir. Herkes bazı kavramları kullanıyor. Eğer bu kavramları kullanırsanız, sonradan pişman olacağınız bir noktaya gelirsiniz. Biz genel aftan hiç bahsetmedik, genel affın doğru olmadığını da söylüyoruz. Ama 221 bu manada bir düzenlemedir."

Çiçek, Türkiye'nin terörün getirdiği zararlarla karşı karşıya kalmasın diye bir düzenleme gerekiyorsa onun da yapılacağını ancak şu an için özel bir yasa yerine sorunun 221. madde çerçevesinde çözülmesi gerektiğini ifade etti.

-TÜRKİYESİZ BİR AB STRATEJİK GÜÇ OLAMAZ-

Çiçek, AKP iktidarında AB projesinde 2. Lig'den 1. Lig'e çıktığını söyleyerek şu değerlendirmede bulundu:

"Türkiye'nin onurlu bir AB üyeliği, ülkemizin yararınadır. Herkesin, şunun farkında olması

lazım; Biz AB'ye gireceksek, kimsenin lütfuyla, ihsanıyla, tavassutuyla da girecek değiliz. Alnımız ak, başımız dik olarak gireceğiz ve gireceğiz. Bunu herkes görecektir. Bugün bize zorluk çıkaranlar, Türkiye'nin milli geliri 2023 hedeflerini yakaladığında, gelip 'AB'ye girin' diye bizden isteyecekler. Ama şunu da görmek lazım; Bugün AB bir ekonomik ve siyasi güçtür ama bir stratejik güç değildir. Türkiye'yi içine almayan bir AB, bir stratejik güç olmaz, sorun çözen güç olmaz. Bunu da Avrupalıların iyi bilmesi lazım. Bunu her fırsatta söyledik. AB müzakerelerini, bu anlayış ve felsefeyle yürüttük ve yürütüyoruz. Biz AB'ye yük olan değil, karşılıklı menfaat esasına dayalı bir birlikteliği arz ediyoruz."

-KIBRIS'IN NERESİ SATILMIŞ?-

Konuşmasında Kıbrıs konusunda da değerlendirmelerde bulunan Çiçek, bu konunun da terör gibi iç politika malzemesi yapıldığını söyledi. Çiçek, "Kıbrıs satıldı, satılıyor" gibi eleştirilerin yapıldığını anımsattı. Çiçek, "Bunların hepsi afaki sözlerdir. Delili, mesnedi gerekçesi yok, hatta biraz da kıskançlık vardır. Kıbrıs'ın neresi satılmış? Askerimizse orada duruyor, KKTC, devletiyle, bayrağıyla, parlamentosuyla, hükümetiyle, cumhurbaşkanıyla orada

duruyor, işleyen bir demokrasisi var, kurumlar aynen duruyor. Peki ne olmuş da kim nereden ne almış da nereyi satmış, nereyi vermiş?" diye konuştu.

İktidara gelmelerinden bu yana Kıbrıs'ın milli gelirini 4 bin dolardan 12 bin dolara çıkardıklarını, 400 milyon dolar yardımda bulunduklarını belirten Çiçek yine kendi iktidarları döneminde Kıbrıs'ın uluslar arası alanda tanındığını kaydetti.

-MİLLET BAZILARINDAN LÜTFUNU DA KAHRINI DA ESİRGİYOR-

Çiçek, MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural'ın "Millet kahrından AKP'ye oy verdi" sözlerine de şöyle yanıt verdi:

"Bu millet, bazılarından lütfunu da kahrını da esirgiyor. Bir de işin bu kısmı var. Milletin karara bağladığı konuları tekrar tartışma konusu yapmaya gerek yok." (ANKA)

(İG/GB)

Haberler