Kimsenin bilmediği mucizeler 'hacamatta' gizli!

Hemen her hastalığa fayda sağlayan bir tedavi yöntemi olan hacamat özellikle son yıllarda herkesin aklına yeniden gelir oldu. Herkes "hacamat faydalıdır" diyor. Ancak hacamatın detayına kimse inmiyor.

Ülkemizde maalesef pek çok hacamat tedavisi tabiri caizse "merdiven altı" yerlerde yapılıyor. Üstelik pek çoğu da bilinçsizce yapıldığı için faydadan çok zarara neden oluyor.

Tarihte yüzyıllar öncesine dayanan bu şifa uygulaması, günümüzde bilinçsiz kişiler tarafından yapıldığı için belki de insanların aklında yer alması gereken önemi de bulamıyor. Örneğin, eklem ağrısı çeken biri önce hacamatı denese belki de şifa bulacakken hemen hastanelere koşuyor, pek çok radyasyonlu işlemlerden geçiyor. Sonrasında ise bir ağrı kesici ya da bir krem tedavisinde şifa bulmayı umuyor.

Bu nedenle "sorularla hacamatın tüm detayları" olarak tanımlayabileceğimiz bir soru-cevap anlatımıyla bu asırlık tedavinin ne işe yaradığını, nasıl uygulanırsa fayda sağlayabileceğini, kimlerin uygulamaması gerektiğini vs. tümüyle detaylandırdım.

*Hacamat nedir?

Vücutta biriken, atılamayan toksinlerin kupa yardımı ile dışarı alınması temizlenmesi işlemine "hacamat tedavisi" denir.

*Hacamat tedavisi ağrılı bir uygulama mıdır?

Hacamat yaparken adeta elinizin çizilmesi gibi hafif bir his oluşur. Hacamat, çocuklara bile rahatlıkla uygulanabilen bir tedavidir.

*Hacamat her derde deva mıdır? Hangi hastalıkların tedavisinde kullanılabilir?

Hacamat özellikle kronik vücut ağrısı olanlarda, baş ağrısı, kronik boyun-bel ağrıları, fibromiyaljide etkili bir yöntemdir. Bunun yanı sıra depresyon, akne, ürtiker gibi uzun süreli yorgunlukta ve halsizlikte, tansiyon ve kalp hastalarında uygulanır.

Adet düzensizliği, epilepsi, menopoz gibi spesifik hastalıklarda da hacamatın etkili olduğu yapılan çalışmalarla ortaya çıkmıştır. Herhangi bir sağlık probleminiz olmasa bile ilkbahar ve sonbahar aylarında iki kez hacamat yaptırmanızı öneririm.

*Hacamatta hijyen neden önemli?

Hacamat doğal bir tedavi metodu olmasına rağmen yapılan çizikler ve kan akışı nedeniyle hijyenik şartlarda uygulanması çok önemlidir. Kupaların ve kullanılan malzemelerin mutlaka tek kullanımlık olması ve hacamatı yapan kişilerin profesyonelliği çok önemlidir.

*Hacamat ile kan aldırma arasında fark var mı?

Hacamat ve kan aldırmayı aynı olarak kabul etmek doğru bir yaklaşım değildir. Kan verdiğimizde damarlarımızdaki tüm kan içeriği alınır ve kansızlık ihtimali de oluşabilir. Hacamatta ise kılcal damarları tıkayan hücre atıkları, koyulaşmış kan, hücreler arası sıvıdaki zararlı maddeler alınır. Yani kanı temizlemeye yönelik bir işlemdir. Kan verme hacamatın yerini asla tutamaz.

*Kuru kupa nedir?

Kuru kupanın etki mekanizması, hasta bölgede kanlanma artışını sağlayarak, oranın oksijenlenme ve beslenmesini iyileştirir ve hasar verici ağrı oluşturucu maddelerin bu yolla oradan uzaklaştırılmasını sağlar. Özellikle kas ağrılarında, tutulmalarda, kabızlıkta hacamat tedavisi uygulanabilir. Aynı zamanda dairesel hareketlerle bazı yağlar eşliğinde uygulandığında masaj özelliğinden de faydalanabiliriz.

* Hangi durumlarda hacamat uygulanmaz?

Çok yaşlı ve zayıf kişilerde, kalp yetmezliği olanlarda, kanama bozukluğu olan veya anti agregan ilaç kullananlarda, hamilelerde, ağır anemisi olanlarda, tansiyonu çok düşük kişilerde, kemoterapi alanlar, kalp pili taşıyan ve organ nakli olan kişiler ve kadınlarda adet döneminde uygulanmaz.

Uzman olmayan kişilerce yapılan hacamatın riskleri nelerdir?

Hacamat uygulanan bölgede çeşitli izler kalabilir ya da kansızlık ve enfeksiyon gelişebilir.

* Sünnet olan hacamat bölgeleri vücutta nerelerdir?

Sırt, bel, bacak ve kafa olmak üzere 4 farklı bölgeden, hastanın rahatsızlığına göre uygun noktalara hacamat yapılır.

* Vücudumuzda hacamat sonrası ne gözlemleriz, ne hissederiz?

Öncelikle kronik bir çok hastalıkta tedaviyi destekler ve hastalıklardan korunmayı da sağlar.

Vücudumuz temizlenir, detoks sağlanır cilt güzelleşir.

Bedensel ve ruhsal hafiflik ve iyilik halini bir çok hasta tarif ediyor. (Sanki üzerimden ağırlık kalktı gibi…)

Unutkanlığımız azalır, rahat odaklanırız, ağrılarımız geçer kaslardaki sertlikler azalır.

Bağışıklığı güçlendiği için hastalanma sıklığımız azalır.

* Hasta olmayan birinin de düzenli hacamat yaptırması gerekir mi? Ne sıklıkla yaptırılmalıdır?

Sağlıklı kişilerde de yılda en az 2 kez sonbahar ve ilkbaharda yaptırmalıdır.

Hacamat hastalıklardan korunmak ya da detoks amacıyla yapılacaksa; Hicri ayın 14 – 28 arasındaki tekli günlerde (Hicri 15, 17, 19, 21, 23, 25, 27 gibi..) yaptırılması daha uygundur. Ancak, herhangi bir rahatsızlık için tedavi maksatlı yaptırılacak ise her zaman yapılabilir.

* Hacamatın "altın günü" ne demek?

Hicri ayların 17. salı gününe rastladığı günlerdir. Bu da yılda birkaç kez olmaktadır.

Bu günler de hacamatın etkisinin daha fazla olduğunu biliyoruz.

* Özellikle ünlü sporcular arasında kupa tedavisi popüler oldu. Sporcularda hacamatın nasıl bir etkisi var?

Kupa tedavisiyle dokularda kanlanma, beslenme de artıyor. Buna bağlı vücut direnci, kas gücü ve sporcunun performansı da artıyor. Aynı zamanda zorlu bir egzersizden sonra hacamatın kas ağrılarını geçirdiği de artık bilinmektedir.

* Depresyon, anksiyete, bipolar bozukluk gibi psikiyatrik hastalıklara hacamat iyi gelir mi?

Depresyon, anksiyete, bipolar bozukluk gibi psikiyatrik sorunlarda hacamat tedavisi uygulamakta fayda vardır. Hacamat ile birlikte bu sorunları oluşturan vücudun gerekli bölgelerindeki toksik maddeler de temizlenirse o bölgelerin kanlanması sağlandığı andan itibaren yeniden çalışmaya başlamaktadır. Yalnızca hacamat ile dahi rahatsızlık ortadan kalkabilir.

* Hacamat sonrası bazı kişilerde morluk, şişlik, yara oluşumu görülüyor. Bu normal mi? Hacamatta iz kalır mı?

Uygun şekilde yapılan hacamatlarda bu yan etkilerin hiç biri görülmez. Ehil ellerde temiz şartlarda yapılmadığında hem yara izi kalabilir, hem de iltihap oluşabilir. Normalde 15 günden sonra hiçbir izin kalmaması gerekmektedir.

* Tek başına hacamat vücudunuzda tekrar denge sağlar mı? Gerçekten iyileşebilir miyiz?

Bununla ilgili örnek bir vaka anlatarak sonlandırıyorum:"1 yıl önce sol omuza ameliyat önerilmiş bir hasta kolunu kullanamıyor ve ağrıdan duramıyor. Kendi ifadesi ile "bıçak altına yatmadan hacamatı deneyeyim" demiş. Omuza ve kola kupa takılıyor. O bölgede kan ile beraber gaz çıkışı oluyor. Hastanın ağrısı o anda geçiyor, kolunu kullanmaya başlıyor.

Sonuç olarak hacamat "uzman ellerde" ve doğru zamanda yapıldıktan sonra gönül rahatlığıyla hasta olan olmayan herkes bu tedaviyi uygulayabilir.

Dr. Mustafa Eraslan, sağlıklı günler dilerim.