Adnan Ateş

Windows + R Türkiye’de neden bu kadar seviliyor?

19.12.2025 01:45
Haber Detay Image

Türkiye'de influencer olmak için artık bir fikre, bir birikime ya da bir hikâyeye gerek yok. Bir klavye, bir ekran kaydı ve sihirli tuş kombinasyonu yeterli: Windows + R.

Gerisi zaten geliyor. Aynı ekran, aynı komut, aynı ses tonu, aynı başlık… Sadece hesap adı değişiyor.

Bugün sosyal medyada dolaşırken gördüğümüz içeriklerin büyük kısmı, içerik üretimi değil; içerik tekrarı. Bir yerde bulunan bilgi, yüzlerce hesap tarafından yeniden paketleniyor. Kimse sormuyor: "Bu bilgi ne işe yarıyor?", "Gerçek hayatta kimin hayatını değiştirdi?", "Bu neden önemli?"

Asıl mesele burada başlıyor.

Windows + R nedir, neye dönüştü?

Windows + R, bilgisayarda bir çalıştırma komutudur.

Ama Türkiye'de bu kısayol, dijital içerik üretiminin sembolüne dönüştü.

"Bilgisayarını hızlandır"

"Kimsenin bilmediği gizli ayar"

"Bunu yapmayanlar pişman oluyor"

"Microsoft'un senden sakladığı özellik"

Hepsi aynı yerden, aynı ekrandan, aynı hareketlerle.

Sorulması gereken soru şu:

Bu gerçekten yaşam için bu kadar gerekli mi?

Hayır.

Ama algoritma için çok gerekli.

Dünyada Influencer'lar ne yapıyor?

Dünyada güçlü influencer'lar:

Bir konuda derinleşiyor

Kendi deneyimini anlatıyor

Başarısızlıklarını saklamıyor

Kaynak gösteriyor

Araştırma yapıyor

Kendi verisini üretiyor

Yani içerik "bilgi" taşıyor, sadece "hareket" değil.

Türkiye'de ise:

İçerik, bilgi vermiyor; oyalıyor

Öğretmiyor; oyalıyor

Zaman kazandırmıyor; tüketiyor

Windows + R sadece bir örnek

Aslında mesele sadece Windows + R değil. Türkiye'de influencer dünyasında sürekli dönen başka başlıklar da var:

"Pasif gelir"

"Bu işi yapan köşeyi döndü"

"Kimse sana bunu söylemez"

"Gençler yurt dışına gidiyor"

"Yapay zekâ her şeyi bitirecek"

"Ben böyle zengin oldum"

Hepsi yarım, abartılı ve bağlamsız.

Gerçek veri yok, süreç yok, arka plan yok. Sadece iddia var.

Dijital kopyacılık ve internet israfı

Türkiye'de her alanda olduğu gibi dijital teknolojilerde de kopyalama kültürü baskın.

Kopya içerik:

Ekranı doldurur

Zamanı yer

Düşünceyi köreltir

Bu, sadece içerik sorunu değil; internet israfıdır.

Bir bilgi yüzlerce kez tekrarlandığında değer kazanmaz.

Aksine, değersizleşir.

Asıl sorumluluk kime ait?

Bu noktada sorumluluk sadece influencer'larda değil.

Takipçide de.

Her izlenen içerik bir onaydır

Her paylaşım bir teşviktir

Her "beğeni", bu döngüyü besler

Takipçi sorgulamazsa, kopya içerik çoğalır.

Takipçi talep etmezse, özgünlük oluşmaz.

Bir uyarı yerine

Takipçiler daha faydalı, daha derin, daha özgün içerikleri hak ediyor.

Bilgiye benzeyen ama bilgi olmayan şeylerle vakit kaybetmek zorunda değiliz.

Ekranı dolduran her şey değerli değildir. Her anlatılan da öğrenilecek bir şey değildir.

Yazarın Tüm Yazıları

title