Odalardan Veteriner Hizmletleri Yasa Tasarısı'na Tepki

Gıda Mühendisleri Odası Genel Başkanı Petek Ataman, Kimya Mühendisleri Odası Genel Başkanı Mehmet Besleme, Ziraat Mühendisleri Odası Gökhan Günaydın ve Tüketici Hakları Derneği Genel Başkanı Turhan Çakar yaptıkları ortak açıklamada, TBMM"de görüşülen Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanun Tasarısı'nın, sorumlu yöneticilik müessesini kaldırdığını ve 30 beygir gücü ve 10 çalışanın altındaki büyüklükteki işyerlerini teknik eleman çalıştırma zorunluluğundan muaf kıldığını belirterek, Türkiye"deki 40 bin gıda işletmesinin yaklaşık yüzde 80"inin 30 beygir gücü ve 10 çalışanın altında kapasiteye sahip olduklarını ve gıda güvenliğine aykırı uygulamaların ağırlıkla bu işletmelerden kaynaklandığı ve Tasarı"nın, gıda güvenliği ve halk sağlığı için tehlikeli sonuçlar yaratacağını ifade ettiler.

-"TASARI,GIDA GÜVENLİĞİ AÇISINDAN RİSK YARATIYOR"-

Açıklamada, Türkiye"de kayıtlı yaklaşık 40 bin civarında gıda işletmesi bulunduğunu ifade edilerek, gıda üreten-dağıtan-satan tüm noktalarla birlikte bu sayı 500 binin üzerine çıktığını ve Tarım ve Köyişleri Bakanlığı"nda gıda denetçisi konumunda çalışan 5 bin civarındaki kamu görevlisinin çalışmasıyla tüm bu noktaların denetlenmesinin fiilen mümkün olamadığını bildirdiler. Bir Hükümet Tasarısı niteliğinde olan düzenlemenin, 30 beygir gücü ve 10 çalışanın altındaki büyüklükteki işyerlerini mikro işletme olarak saydığı ve gıda güvenliği açısından risk yaratmadıkları kabulü ile bu işletmelerin kapsam dışında bırakıldığına dikkat çekilen açıklamada, Tasarı'nın genel kabulünün tam tersi olduğu vugulandı. Ayrıca açıklamada, kapasite raporlarına işaret edilerek, şu ifadelere yer verildi:

"Örneğin günde bin kg dondurma üreten veya günde 4 bin adet ekmek çıkaran işletmeler, Tasarı"nın iddiasının aksine mikro işletmeler değildirler. Bunlar, halk ve tüketici sağlığı açısından büyük riskler yaratabilecek ölçüde üretim gücüne sahiptirler."

-"TASARI, YAKLAŞAN SEÇİM KOŞULLARINDA POPÜLİST BİR YAKLAŞIMI ORTAYA KOYUYOR"-

Bu risklerin, kısa vadede gıda zehirlenmesi olabileceğinin vurgulandığı açıklamada, uzun vadede toksik ve kanserojen etkiler de olabileceği belirtildi. Öte yandan açıklamada şunlar kaydedildi:

"Yalnızca işletme sahibinin bilgisine ve alışkanlıklarına terk edilmiş bu tip işletmelerin gıda üretimleri, kamunun denetim gücünün oldukça eksik ve yıpranmıştır. Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanun Tasarısı, yaklaşan seçim koşullarında popülist bir yaklaşımı ortaya koymakta, halk sağlığı yerine ticaret rantını tercih etmektedir. Kimi kesimler tarafından TBMM"de yürütülmekte olan lobi faaliyetleri, işletmelerin kapatılacağı ya da kayıt dışına taşacağı söylemleriyle, gıda güvenliğini hiçe sayan yaklaşımların boyut kazanmasına neden olmaktadırlar. Bu sonucun ortaya çıkması, tüm gıda işletmelerinin eksiksiz bir biçimde teknik eleman çalıştırma zorunluluğuna tabi tutulması, 20 BG ve beş kişiden daha az kapasiteye sahip işyerlerinde görev yapacak, işin nevine göre konusuyla ilgili lisans eğitimi almış personelin yetkilendirilmiş denetçi niteliğiyle kamu adına çalışması ve bir anlamda denetim yapması, hizmetinin karşılığı olan ücret ve sosyal güvenlik primlerinin ise tarım bütçesine konulacak ödenek ile karşılanması ile mümkündür."

-"TBMM'Yİ GÖDEVE DAVET EDİYORUZ"-

Açıklamada, finansman yükü altına girmeden ve işyeri standartlarını yükseltmek suretiyle yapılacaklara ilişkin şunlar kaydedildi:

"Küçük esnaf, işyerinde kamu finansmanı ile çalışacak ve niteliği madde kapsamında sayılmış olan personelin hizmet ve denetimine kendi işyerini açık tutmak ve bundan yarar sağlamak suretiyle, bir taraftan işyerinin standartlarını yükseltecek, diğer taraftan herhangi bir finansman yükü altına girmeyecektir. Sözü edilen yöntemin tarım bütçesinde doğuracağı finansman yükünün, yıllık 100 milyon TL düzeyinde olacağı, tarafımızdan hesaplanmaktadır. Bu rakam, 5.5 milyar lira olan toplam tarım bütçesinin 50"de 1"inden daha azdır."

Bununla birlikte açıklamada, oda ve sivil toplum örgütleri bu teklifin yaşama geçirilmesi için, TBMM"yi göreve davet ettiklerini belirterek, "Bunu yapmak yerine mühendisi üretim süreçlerinden dışlayıp halk sağlığını hiçe sayan bir tutumun geliştirilmesi tercih edilirse, bilinmelidir ki, tüketici dernekleri ve meslek odaları olarak, karşılıklı çıkara dayalı bu temiz olmayan ilişki biçimini deşifre etmek için, üyelerimiz ile birlikte her türlü meşru mücadeleyi yürütmek kararlığındayız" denildi.(ANKA)

(ME/ÖMR)