Organ Bağışı Haftası'nda Farkındalık Paneli Düzenlendi

Güncelleme:
Facebook'da Paylaş Twitter'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş Google News'de Paylaş

Türk Böbrek Vakfı ve Altınbaş Üniversitesi işbirliğiyle düzenlenen panelde, organ bağışının tıbbi, hukuki, toplumsal ve dini açıdan önemi ele alındı. Uzmanlar, Türkiye'deki düşük organ bağış oranlarına dikkat çekerek, toplumsal farkındalığın artırılması gerektiğini vurguladılar.

Organ Bağışı Haftası kapsamında, Türk Böbrek Vakfı (TBV) ve Altınbaş Üniversitesi işbirliğiyle düzenlenen "Organ Bağışına 360 Derece Bakış" panelinde, tıbbi, hukuki, toplumsal ve dini açıdan organ bağışının önemi ele alındı.

Altınbaş Üniversitesi Gayrettepe Yerleşkesi'ndeki panelde konuşan uzmanlar, Türkiye'de organ bağışı oranlarının düşük olduğuna dikkati çekerek, organ naklinin yalnızca bir sağlık müdahalesi değil, aynı zamanda bir yaşatma ve dayanışma kültürü olduğunu vurguladı.

Panelin açılışında konuşan Altınbaş Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cemal İbiş, Türkiye'de organ bağışı oranlarının Avrupa'nın gerisinde olduğunu belirterek, "Yaklaşık 30 bin hasta organ bekliyor. Bağışlanan bir organ, gerçek bir yaşam armağanıdır. Toplumsal farkındalık artmadan bu tablo değişmez." dedi.

TBV Başkanı Timur Erk ise Türkiye'deki böbrek nakli bekleyen hasta sayısına dikkati çekerek, "Her yıl çok az sayıda hasta nakil olabiliyor. Bağış artmadıkça hayatlar kaybediliyor." diye konuştu.

Türk Nefroloji Derneği Başkanı, TBV Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Aydın Türkmen de Türkiye'de her 6 kişiden birinin kronik böbrek hastası olduğunu söyledi.

Türkmen, şunları kaydetti:

"Beşinci evrede, yani diyaliz hastası veya böbrek nakli bekleyen son dönem böbrek yetmezliği hastalarının sayısı 90 bine ulaşıyor. Diyabet ve hipertansiyon, kronik böbrek hastalığının önlenebilir iki temel nedeni. Diyaliz seçkin bir tedavi yöntemi olsa da oldukça maliyetli. Türkiye bu alanda cihaz bakımından dışa bağımlı. Oysa transplantasyon, yani böbrek nakli hem tıbbi hem ekonomik açıdan çok daha verimli bir yöntem. Türkiye'de beyin ölümü gerçekleşen her 6 vakadan yalnızca birinde organlar nakil amacıyla alınabiliyor. Buna rağmen ülkemizde çok başarılı nakil ve takip ekipleri görev yapıyor ve organ dağıtımı konusunda Sağlık Bakanlığı sistemi oldukça adil biçimde işliyor."

İbn Haldun Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Tuba Erkoç Baydar ise İslam hukukuna göre organ naklinin insan onuruna saygı çerçevesinde değerlendirildiğini kaydederek, "İslam'a göre bedenimiz bize emanettir. Ancak bir insanın hayatını kurtarmak söz konusuysa, zaruret hali gereği organ nakli dinen caizdir." ifadelerini kullandı.

title