Gazze'deki Kanser Hastalarının Zorlu Hayatı: Çadırda Yaşam Mücadelesi

İsrail'in 7 Ekim 2023'ten bu yana yoğun ve kanlı saldırıları altındaki Gazze Şeridi'ndeki kanser hastası Filistinliler, evlerini terk etmek zorunda oldukları için kaldıkları çadırlarda sağlık ve çevre koşullarından yoksun bir şekilde hayata tutunmaya çalışıyor.

Otuz yıldır kanser hastası olan Filistinli kadın Amine el-Aşkar (50), Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya kentindeki evini terk etmek zorunda kaldı.

Zorla Gazze kentine göç ettirilen Aşkar, on yıllardır mücadele ettiği kanser hastalığından çektiği acıyı ve trajediyi daha da kötüleştiren bir durumda kalarak çadırda yaşamaya çalışıyor.

Bombalar altında göç etti

Amine el-Aşkar, haftalar önce ailesiyle birlikte Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki evini terk etmeye zorlayan şiddetli İsrail bombardımanının ağırlığı altında Gazze kentine kaçmak zorunda kaldı.

Filistinli kadın, herhangi bir hijyeni olmayan, zorlu ve soğuk hava koşullarından korunma sağlamayan kumaş ve naylondan yapılmış ilkel bir çadırda yaşıyor.

Son birkaç gün içinde yağmur suları Aşkar'ın çadırını sular altında bıraktı ve çadır çökme tehlikesiyle karşı karşıya kaldı.

Temiz bir çevreden mahrum olan Aşkar, yerinden edilmenin sonuçları ve hastalık trajedisiyle beraber kötü şartlarda yaşamını devam ettiriyor.

Filistinliler, yerinden edilmeleri sonrasında okullara veya akrabalarının ve tanıdıklarının evlerine sığınmak zorunda kalıyor. Bazıları su veya yiyecek olmadan zorlu insani koşullar altında sokaklarda, okullarda ve parklarda çadırlar kuruyor.

Çöken sağlık sistemi

Filistinli kadın Aşkar, 30 yıldır mücadele ettiği kanser hastalığından kaynaklanan acısını dindirecek gerekli ilaç ve tıbbi malzemelerden yoksun bulunuyor.

Aşkar, AA'ya yaptığı açıklamada, "İsrail ordusunun işgali, sürekli bombalaması, yerinden etmesi ile ilaç ve tedavi eksikliği sebepleriyle zor durumdayız." ifadelerini kullandı.

Kanser hastası Aşkar, hedef alınmasının ardından evinden uzaklaştırıldığını, bunun kendisini insan yaşamının en temel ihtiyaçlarından yoksun bir çadıra sığınmak zorunda bıraktığını söyledi.

"Sağlık durumum elvermediği halde yerimden edildim. Otuz yıldır kanser hastasıyım ve çok sayıda ameliyat geçirdim." diye konuşan Aşkar, son dönemde ağrıları dindirmenin tek çaresinin ağrı kesiciler olduğunu ancak soykırım ve kuşatma nedeniyle Gazze Şeridi'nde ilaç ve ağrı kesici sıkıntısı yaşandığını, bunun da şiddetli ağrılara neden olduğunu belirtti.

Filistinli kadın, devam eden soykırım nedeniyle sağlık sisteminin çökmesi, ilaç ve tıbbi malzeme sıkıntısı nedeniyle Gazze Şeridi dışında tedaviye ihtiyacı olduğunu anlattı.

Aşkar, "kendi durumumdaki gibi hastaların acılarını dindirmek için dünyaya sınır kapılarının açılmasını sağlama, ilaç ve tıbbi malzeme tedarik etme" çağrısında bulundu.

Gazze'deki hükümetin Medya Ofisi Müdürü İsmail el-Sevabite de AA'ya verdiği demeçte, "Ölümle karşı karşıya olan ve tedaviye ihtiyaç duyan 12 bin 500 kanser hastası var." dedi.

Binlerce hastanın Gazze'de zor durumda bulunduğunu ve ölümle burun buruna geldiğini söyleyen Sevabite, Refah Sınır Kapısı'nın kapalı olması nedeniyle hastaların çıkışının mümkün olmadığını belirtti.

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Sözcüsü Margaret Harris, İsrail'in yoğun saldırıları ve kuşatması altında bulunan Gazze'deki sağlık sistemi ve hastalıklara ilişkin dün AA muhabirine değerlendirmelerde bulunmuştu.

DSÖ Sözcüsü Harris, İsrail'in uzun süredir kuşatma altında tuttuğu Gazze'nin kuzeyindeki sağlık şartlarının "kriz halinin ötesinde" olduğunu bildirerek, buradaki insanların gıda, temiz su ve güvenli bir yer bulabilmek için mücadele ettiğini belirtmişti.

Filistinli ve farklı ülkelerden doktorlar, 3 Aralık'ta yaptığı açıklamada, İsrail saldırıları altındaki Gazze Şeridi'nden 25 bin hasta ve yaralının işgal altındaki Doğu Kudüs'te faaliyet gösteren hastanelerde tedavi edilmesi çağrısında bulunmuştu.

İsrail'in 7 Ekim 2023'ten bu yana hastaneleri bombalaması, sağlık ekipleri ve ambulansları hedef almasının yanı sıra uygulanan sıkı kuşatma, sınır kapılarının kapatılması, gerekli sağlık malzemelerinin olmaması ve hastaların tedavi için bölgeden çıkışlarının engellenmesi sonucu Gazze Şeridi'ndeki sağlık şartlarının felaket seviyeye ulaştığı belirtiliyor.