Adalet Bakanlığının 2026 yılı bütçesi TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda

Güncelleme:
Facebook'da Paylaş Twitter'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş Google News'de Paylaş

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, "İhtiyari arabuluculuk kapsamında, 2013'ten bu yana 3 milyon 256 bin 855 dosya çözüme kavuşturulmuş olup, bu alanda başarı oranı yüzde 97'dir.

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, "İhtiyari arabuluculuk kapsamında, 2013'ten bu yana 3 milyon 256 bin 855 dosya çözüme kavuşturulmuş olup, bu alanda başarı oranı yüzde 97'dir. Dava şartı arabuluculuk kapsamında da bugüne kadar 1 milyon 865 bin 681 dosyada anlaşma sağlanmıştır. Dava şartı arabuluculuk kapsamında anlaşma oranı yüzde 40 olarak gerçekleşmiştir." dedi.

Tunç, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Adalet Bakanlığının 2026 yılı bütçesine ilişkin sunumunda, ceza adaleti sisteminin etkinliğini artırmaya yönelik önemli düzenlemeler yaptıklarını ve sisteme yeni müesseseler kazandırdıklarını belirtti.

Lekelenmeme hakkı kapsamında haksız, temelsiz ve yersiz suçlamaları engellemek için "soruşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar" verilebilmesinin yolunu açtıklarını anımsatan Tunç, 2017'den bu yana 1 milyon 413 bin 397 dosyada bu yönde karar verildiğini bildirdi.

İfade almaya yönelik yakalama kararlarından kaynaklı mağduriyetleri gidermek amacıyla taahhütle serbest kalma uygulamasını hayata geçirdiklerini aktaran Tunç, bugüne kadar 549 bin 216 kişinin uygulamadan faydalandığını söyledi.

Çocuk tesliminin icra daireleri tarafından yerine getirilmesine yönelik uygulamayı kaldırarak herkesi rahatsız eden görüntülere son verdiklerini vurgulayan Tunç, "Artık bu işlemler, çocuk görüşme merkezlerinde uzmanlar tarafından ücretsiz yerine getiriliyor. 2025'te 16 yerde daha çocuk görüşme merkezi kurarak toplam sayıyı 822'ye yükselttik." ifadelerini kullandı.

Ceza infaz sisteminde amacın yalnızca suçluları cezalandırmak değil, onları yeniden topluma kazandırmak olduğunu aktaran Tunç, yaptıkları reformlarla uluslararası standartlara ve insan hakları alanındaki gelişmelere uygun, toplumsal ihtiyaçlara cevap veren ceza infaz sistemi oluşturulduğunu vurguladı.

Hükümlülerin yeniden topluma kazandırılmasına yönelik önemli uygulamaları hayata geçirdiklerini belirten Tunç, "Bu anlayışla hükümlülerin eğitimine, meslek edinmelerine ve sağlık hizmetlerine erişimine özel önem veriyoruz. Ceza infaz kurumlarında ve denetimli serbestlik müdürlüklerinde sosyal ve kültürel alanlarla mesleki eğitim alanlarında kurslar düzenliyoruz. 2025 yılı içerisinde verilen 470 mesleki eğitim kursu kapsamında 2 bin 447 denetimli serbestlik yükümlüsü meslek sertifikası almaya hak kazandı. Bunun yanında 2 bin 26 kişi ceza infaz kurumuna girdikten sonra okuryazar hale gelmiştir. Ayrıca ilkokul, ortaokul, lise, lisans, yüksek lisans ve doktora düzeylerinde 81 bin 726 hükümlü ve tutuklu eğitim ve öğrenimlerine devam etmektedir." açıklamalarında bulundu.

En yenilikçi ve dönüştürücü adımlardan biri olarak nitelendirdiği alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemlerinin gerçekleştirildiğini ifade eden Tunç, şunları söyledi:

"Ceza hukukunda uzlaşma kurumunu, özel hukukta ise arabuluculuk sistemini hayata geçirdik. İhtiyari arabuluculuk kapsamında, 2013'ten bu yana 3 milyon 256 bin 855 dosya çözüme kavuşturulmuş olup, bu alanda başarı oranı yüzde 97'dir. Dava şartı arabuluculuk kapsamında da bugüne kadar 1 milyon 865 bin 681 dosyada anlaşma sağlanmıştır. Dava şartı arabuluculuk kapsamında anlaşma oranı yüzde 40 olarak gerçekleşmiştir. Toplamda anlaşma oranı ihtiyari ve dava şartı olarak yüzde 62 ortalaması vardır. Yine ceza hukukunda da 1 Ocak 2017'den bugüne toplam 1 milyon 990 bin 286 dosyada uzlaşma sağlanmıştır."

"Ülkemiz yargıda bilişim teknolojileri konusunda birçok Avrupa ülkesinin ilerisinde"

Bakan Tunç, yargının teknolojik altyapısını daha da geliştirmek için son yıllarda önemli ve kalıcı adımlar attıklarını belirterek, yargının, dijital sistemlerin desteğiyle daha hızlı ve erişilebilir bir yapıya kavuştuğunu söyledi.

UYAP'ın 60 kurumla 200 farklı entegrasyonunu tamamladıklarını ifade eden Tunç, savcılıklar ve mahkemeler tarafından bilgi ve belgelerin artık saniyeler içerisinde temin edilebildiğini anlattı.

Tunç, icra ve iflas dairelerinin satış işlemlerinin sistem üzerinden yapılmasını, hizmetlerin e-Devlet'e taşınmasını, vatandaşların ve avukatların adliyeye gitmeden elektronik imzalarıyla dava açabilmelerini sağladıklarını belirterek, şu açıklamalarda bulundu:

"Yeni Adli Sicil Bilgi Sistemi ile vatandaşlarımıza 43 yabancı dilde adli sicil belgesi alabilme imkanını getirdik. Avukatlara bulundukları yerlerden cep telefonları dahil olmak üzere dosya ve duruşmalarını anlık olarak takip edebilme ve işlem yapabilme imkanı getirdik. Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi ve elektronik duruşma ile duruşmalara elektronik ortamda katılmanın yolunu açtık. 2013'ten bu yana 7 milyonun üzerinde SEGBİS görüşmesi, 2020'den bugüne kadar 4 milyonun üzerinde elektronik duruşma gerçekleştirildi. Elektronik tebligat uygulamasıyla tebligat süreçlerini hızlandırdık. Zorunlu elektronik tebligat sistemine geçtiğimiz 2019'dan bugüne kadar toplam 330 milyon e-Tebligat gönderildi.

Bilişimde uluslararası alanda örnek uygulamaları hayata geçirmeye devam ediyoruz. CEPEJ'in hazırladığı endekse göre ülkemiz yargıda bilişim teknolojileri konusunda birçok Avrupa ülkesinin ilerisindedir. Ülkemiz bu alanda Avrupa ülkeleri arasında hukuk yargılamalarında ikinci, ceza yargılamasında dördüncü ve idari yargıda ise üçüncü sıradadır. Almanya, İngiltere ve Fransa bizim gerimizdedir. Yine OECD Raporu'nda ülkemiz, dijitalleşmede en proaktif beşinci ülke olmuştur. Bu alanda gelişmiş birçok Avrupa ülkesi, ülkemizin gerisindedir."

Adalet hizmetlerinin önemli bir parçasının da noterlikler olduğuna belirten Tunç, 2002'de 1231 olan noterlik sayısını 2 bin 385'e yükselttiklerini söyledi.

Hafta sonu nöbetçi noterlik uygulamasıyla 7 gün hizmet verilmesini sağladıklarını ifade eden Tunç, bu kapsamda nöbetçi noterliklerde 4 milyon işlem yapıldığını bildirdi.

Bakan Tunç, "Güvenli Ödeme Sistemi ile noterlik işlemlerindeki para alışverişlerinde yaşanan sorunların ve dolandırıcılığın önüne geçtik. 2024 yılının eylül ayında ise ikinci el taşıt alım satımlarında bu sistemi zorunlu hale getirdik." dedi.

"Kamu zararına sebebiyet veren bir tespit bulunmadı"

Adalet hizmetlerine tahsis edilen bütçeyi yıllar içinde artırdıklarını belirten Tunç, "Sayıştay tarafından tespit edilen hususlarla ilgili olarak kurumlarla iletişim halinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Sayıştay Raporu'nda kamu zararına sebebiyet veren bir tespit bulunmadığını da belirtmek isterim." diye konuştu.

Öte yandan Tunç, Bakanlık bütçesine ilişkin sunuma başladığı sırada CHP Osmaniye Milletvekili Asu Kaya tarafından kendisine verilen siyah zarflara ilişkin, "53 mektup var, tamamı bilgisayar çıktısı, el yazısıyla yazılmamış. Hiçbirinde de ıslak imza yok. 51 adedinde isim de belirtilmemiş. Eğer milletvekilimiz bu isimleri bize bildirirse telefonlarıyla, bu kişilerle irtibat kurarız." dedi.

(Bitti)

Kaynak: AA / Abdullah Sarica - Güncel