Haberler

Emine Erdoğan: Artık kadınlarımız ayrımcılığa maruz kalmadan eğitim ve iş hayatına katılıyor

CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, kadınların birçok alanda önemli işlere imza attığını belirterek, "Çünkü toplumsal ilerleme, ancak kadınların sosyal, siyasi ve ekonomik hayatta yer almasıyla başarılabilir.

CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, kadınların birçok alanda önemli işlere imza attığını belirterek, "Çünkü toplumsal ilerleme, ancak kadınların sosyal, siyasi ve ekonomik hayatta yer almasıyla başarılabilir. Artık tüm kadınlarımız, kılık kıyafetine, etnik aidiyetine bakılmaksızın, hiçbir ayrımcılığa maruz kalmadan eğitim ve iş hayatına katılabilmektedir" dedi.

Kültür ve Turizm Bakanlığı'nca Ankara 2'inci Meclis binasında (Cumhuriyet Müzesi), 'Milli Egemenliğin 100'üncü yılında Türk Kadını' başlıklı özel oturum gerçekleştirildi. Oturuma, Cumhurbaşkanı Erdoğan eşi Emine Erdoğan, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, Türkiye'nin ilk ve tek kadın Başbakanı Tansu Çiller ve çok sayıda davetli katıldı.

'YA İSTİKLAL YA ÖLÜM BU MİLLETİN PAROLASI OLMUŞTUR'

Oturumda konuşan Erdoğan, ilk olarak Suriye rejiminin saldırısında şehit olan askerlere Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar dileyerek başladı. Tarihi Meclis binasının insanda derin manevi hisler uyandırdığını, yüzüncü yılında dimdik ayakta duran bu Meclisin, Türk insanının bağımsızlık aşkının bir abidesi olduğunu söyleyen Erdoğan, "Bildiğiniz gibi, milletimiz tarihin hiçbir döneminde bağımsızlığını asla kaybetmemiştir. 'Ya istiklal ya ölüm', yaşamanın ancak hürriyetle mümkün olduğunu bilen şerefli ve haysiyetli bu milletin parolası olmuştur" dedi.

'YERİ GELDİ CEPHEDE SAVAŞTILAR'

Milli egemenliğin yüzüncü yılında son derece özel bir karaktere sahip Türk kadınını konuşmak için bir araya geldiklerini belirten Erdoğan, "Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün, kadınlarımızın Milli Mücadeleye verdiği hizmetleri anlatırken kurduğu şu cümleler, bu karakterin en güzide tanımıdır. 'Dünyanın hiçbir yerinde, hiçbir milletinde Anadolu köylü kadınının fevkinde kadın mesaisi zikretmek imkanı yoktur. ve dünyada hiçbir milletin kadını 'Ben Anadolu kadınından daha fazla çalıştım, milletimi halasa ve zafere götürmekte Anadolu kadını kadar hizmet gördüm' diyemez. Evet, şüphesiz ki Milli Mücadele zaferine kadınlarımızın cesareti, dirayeti ve vatan sevgisi damgasını vurmuştur. Onlar bir yandan tarlayı sürüp ailelerine bakarken, bir yandan kundaktaki bebeklerini sırtlarına bağlayıp cepheye kağnılarla malzeme taşıdılar. Yaralılara baktılar. Yeri geldi cephede savaştılar. Çocuklarına olduğu kadar, vatanlarına da ana oldular" diye konuştu. Erdoğan ayrıca, kadınların sadece cephede değil, fikir hayatında da istiklal düşüncesinin bayrağını dalgalandırdığını, Erzurumlu Kara Fatma, Halide Edip Adıvar, Nene Hatun, Halime Çavuş, Gördesli Makbule, Ayşe Çavuş, Nazife Kadın gibi nice İstiklal Harbi kahramanı kadının bulunduğunu kaydetti.

'KADIN AKLININ COĞRAFYASI, ENGİNDİR'

Türk kadınına dünyanın birçok ülkesinden önce seçme ve seçilme hakkının verildiğini ve bu gelişmenin Türkiye için bir milat olduğunu dile getiren Erdoğan, Türk kadınının bu hakkın ne kadar önemli olduğunu kavradığını ve vatanı için çalışmaktan asla geri kalmadığını söyledi. Erdoğan, şöyle konuştu:

"Böylelikle aziz ülkemizin kurulmasında olduğu gibi, bugünkü Türkiye haline gelmesinde de, kadınlarımız birçok alanda önemli işlere imza atmıştır. Çünkü toplumsal ilerleme, ancak kadınların sosyal, siyasi ve ekonomik hayatta yer almasıyla başarılabilir. Artık tüm kadınlarımız, kılık kıyafetine, etnik aidiyetine bakılmaksızın, hiçbir ayrımcılığa maruz kalmadan eğitim ve iş hayatına katılabilmektedir. Bizi bir araya getiren, dün olduğu gibi bugün de tartışılmaz ortak noktamız olan vatanımızın birliği, devletimizin bekası, milletimizi muasır medeniyetler seviyesine taşıma ülkü ve heyecanıdır. Dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olma hedefimizi, birbirimize omuz vererek yakalayabileceğimize inanıyorum. O nedenle bilhassa karar verici mekanizmalarda kadınlarımızın sayısının hızla artmasını diliyorum. Kadın aklının coğrafyası, engindir. Geleceğin dünyası, bu coğrafyanın fikriyatıyla şekillenecektir."

Erdoğan, Türkiye'nin tarih boyunca olduğu gibi, bugün de aleyhine oynanan tüm oyunlara rağmen, bulunduğu coğrafyada dimdik ayakta kalmaya devam edeceğini vurguladı. Erdoğan, konuşmasının sonunda salondakileri şehitlerin ruhu için Fatiha okumaya davet etti. Bakan Ersoy, Erdoğan'a Türk kadınına seçme ve seçilme hakkının verildiği güne ait Resmi Gazete'nin bir nüshasının replikasını hediye etti.

TANSU ÇİLLER'DEN İDLİB'DEKİ MÜCADELEYE DESTEK

Ardından konuşan eski Başbakan Tansu Çiller, döneminde terörle yaptığı mücadeleye değindi. Çiller, "Hani diyorlar ya 'İdlib'de ne yapıyoruz diye' eğer onlar olmazsa içeriyi korumanız mümkün değildir. Eğer olmazsa onu Hatay'a, onu güney sınırımıza taşırsanız ve içeride yaparsanız daha çok evlat ölür. Daha çok ülkemiz zarar görür. Bugün istenenler son derece doğrudur, yerindedir" dedi.

OTURUMUN ARDINDAN SERGİYİ GEZDİLER

Bakan Ersoy da, 1930'da belediye, 1933'te muhtarlık ve 1934'te milletvekili seçme ve seçilme hakkını kazanan Türk kadınının, bugün bilimden sanata, ekonomiden eğitime, askeriyeden sanayiye her alanda milletin gururu olduğunu söyledi. Erdoğan ve protokol heyeti oturumun ardından Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün annesi Zübeyde Hanım ve kardeşi Makbule Hanım'ın özel eşyalarının bulunduğu sergiyi gezdi.

HAM GÖRÜNTÜLER FTP ADRESİMİZE GEÇİLDİ

Aslıhan ALTAY KARATAŞ-Muhammet BAYRAM/ANKARA, -


Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Güncel Haberler

title