Haberler

Özgüveninizi inşa etmek için hangi bakış açısına ihtiyacınız var?

Rumeysa Çayıroğlu

Rumeysa Çayıroğlu

Yazar Girişimci ve Kişisel Gelişim Uzmanı
14.12.2021 02:01

Özgüven üzerine çalışırken iki farklı bakış açısıyla karşılaşıyoruz. Bunlar: sabit bakış açısı ve gelişime açık bakış açısı. Bu yazımda bunların hayatımızda nasıl ortaya çıktığını ve hangisinin olması gerektiğini konuşacağız.

Sabit bakış açısı nedir?

Sabit bakış açısına sahip insan başarısızlığından başkalarını, şartları suçlar. Zekanın doğuştan geldiğine inanır. Çalışmanın değişimi sağladığını düşünmez. Hep bahanesi vardır. Mesela: "Başarısız oldum çünkü ailem benimle ilgilenmedi. O arkadaşımın ailesi zengin. Ben zaten o kadar zeki değilim." gibi sözler söyler. Oysa ki baktığımızda bunlar sadece bahanelerdir. Hayatta zekanın önemi var mı evet var; ailesinin zengin olması belki kişiyi daha ileri taşıyabilir, ihtiyaçlarını karşılayabilir ama bunu söyleyen kişiyle aynı şartlarda olup başarıya ulaşan insanlar da çok var. Yapılan araştırmalar zekanın geliştirebildiğini gösteriyor. Başarının asıl faktörünün sebat etmek olduğunu gösteriyor. Bir sürü kendi başına milyoner olan insanı görüyoruz. O zaman hayatımızı suçlamak yerine başka bir bakış açısıyla sürdürelim: Gelişime açık bakış açısı.

Gelişime açık bakış açısı nedir?

Bu bakış açısında olan insanlar başarısızlığı daha çok çalışmak ve stratejilerini geliştirmek için bir yol olarak görür. Kendilerine inanırlar ve hayatın güzelliklerini daha çok görürler. İnsanları, şartları suçlamazlar (tabi kızılması gereken noktalar hariç). Bu insanları başarısızlık yıkamaz. Üzülebilirler ama hayatta büyük şeylerin başarılacağına, öğrenmenin ve gelişmenin değişimin en büyük parçası olduğuna inanırlar. Şartların değiştirilebileceğini ve her insanın içinde o potansiyeli barındırdığını bilirler. Peki bu bakış açısına nasıl hızlıca geçebilirsiniz?

Kolunuza bir paket lastiği takmanızı rica ediyorum. Çok sıkı olmasın çünkü onu önümüzdeki 1-3 hafta boyunca kolunuzda tutmanız gerekecek. Bu paket lastiğini zihninizden her sizi sabote eden ses geldiğinde: yani başkalarını veya hayatı suçladığınızda, kendinizi yetersiz hissettiğinizde çekmenizi istiyorum. Çektikten sonra olumlusunu söyleyin. Mesela: "Ben program yazma işini hayatta başaramam." dediniz. Sonrasında lastiği çekiyorsunuz ve : "Ben program yazma işini kesinlikle başarırım." diyorsunuz. Bunu zihninize de kazımak istersek ve inancınızı artırmak istersek olumlusuyla alakalı kanıt ekliyorsunuz: "Ben program yazmayı kesinlikle başarırım çünkü geçmişte birçok mantık gereken işte başarılı oldum." Bu teknik inanılmaz güçlü bir teknik. Zamanla öyle bir hal alacak ki artık çok baskın bir şekilde olumlu düşünmeye alışmaya başlayacaksınız. Daha mutlu olacaksınız. Hedeflerinize zihniniz de inanacak ve buna göre hareket edeceksiniz. Denemenizin sonuçlarını da buraya yazarsanız çok memnun olurum.

Sevgilerimle,

title