Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Vurgusu
TKDF, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü'nde kadın cinayetleri ve şiddetin her biçimine karşı kararlılıkla mücadele edeceklerini açıkladı. Başkan Güllü, kadına yönelik şiddetin tarihsel olarak görünmez kılındığını ve bu mücadelede toplumsal farkındalığın önemini vurguladı.
(ANKARA)- Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu (TKDF), 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında yaptığı açıklamada, kadın cinayetleri ve şiddetin tüm biçimlerine karşı kararlılıkla mücadele edeceklerini ve kadınların yaşam hakkının ertelenemeyeceğini vurguladı.
Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu (TKDF) Başkanı Canan Güllü, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü vesilesiyle yaptığı açıklamada, kadına yönelik şiddetin tarih boyunca "özel alan" söylemiyle görünmez kılındığını hatırlattı. Güllü, şiddetin fiziksel, psikolojik, cinsel ve ekonomik boyutlarının kadınların yaşamını kuşattığını belirterek, bugün kadın hareketlerinin ve uluslararası normların katkısıyla bu şiddetin temel bir insan hakkı ihlali olarak tanındığını ifade etti.
Açıklamada, Türkiye'de kadına yönelik şiddetle mücadelenin görünür hale gelmesinin 1987'deki "Dayağa Karşı Dayanışma Yürüyüşü" ile başladığı ve 1990'lardan itibaren kadın örgütleri, feminist kolektifler ve üniversite topluluklarının katkısıyla 25 Kasım'ın toplumsal farkındalık gününe dönüştüğü vurgulandı.
Güllü, kadın cinayetleri, taciz, dijital istismar ve cezasızlık kültürüne karşı mücadeleyi sürdürdüklerini belirterek, son yıllarda 25 Kasım eylemlerine katılan kadınlara karşı kolluk kuvvetlerinin orantısız güç kullanmasının kabul edilemez olduğunu vurguladı.
Başkan Güllü açıklamasında, "Kadına yönelik şiddetin hiçbir biçimi meşru değildir. Kadınların yaşam hakkı ertelenemez ve pazarlık konusu yapılamaz. Eşitlik, adalet ve yaşam hakkı için mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz" ifadelerini kullandı.












