2026 Bütçesi Plan ve Bütçe Komisyonu'nda.

Güncelleme:
Facebook'da Paylaş Twitter'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş Google News'de Paylaş

AK Parti Ankara Milletvekili Orhan Yegin, "Cumhurbaşkanımız geliyor. Anıtkabir ziyareti yapılıyor. Oradan çıkarken de oraya ziyarete gelmiş halk, ülkenin Cumhurbaşkanı'nı görünce muhabbetini gösteriyor. Bundan rahatsız olmanızı anlarım ama dönüp Sayın Bakan'a 'Her sene Anıtkabir’de böyle bir şey oluyor. Bunu nasıl engellemezsiniz? Siz Atatürk’le kimi kıyaslıyorsunuz? Yapmaya çalıştığınız nedir?' gibi çirkin bir yakıştırmayı, çirkin bir suçlamayı, haksız ve yersiz bir ifadeyi asla kabul etmiyoruz ve sizi sıhhatli düşünmeye, davranmaya davet ediyoruz" dedi.

(TBMM) - Ak Parti Ankara Milletvekili Orhan Yegin, "Cumhurbaşkanımız geliyor. Anıtkabir ziyareti yapılıyor. Oradan çıkarken de oraya ziyarete gelmiş halk, ülkenin Cumhurbaşkanı'nı görünce muhabbetini gösteriyor. Bundan rahatsız olmanızı anlarım ama dönüp Sayın Bakan'a 'Her sene Anıtkabir'de böyle bir şey oluyor. Bunu nasıl engellemezsiniz? Siz Atatürk'le kimi kıyaslıyorsunuz? Yapmaya çalıştığınız nedir' gibi çirkin bir yakıştırmayı, çirkin bir suçlamayı, haksız ve yersiz bir ifadeyi asla kabul etmiyoruz ve sizi sıhhatli düşünmeye, davranmaya davet ediyoruz" dedi.

Ak Parti Samsun Milletvekili Mehmet Muş'un başkanlığında toplanan TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda Milli Savunma Bakanlığı'nın 2026 yılı bütçesi ve kesin hesabı görüşülüyor.

Ak Parti Ankara Milletvekili Orhan Yegin, komisyon süreci boyunca muhalefet milletvekillerinin Ak Parti'ye yönelik eleştirilerine yanıt verdi.

Yegin, "Cenabı Allah'a sonsuz şükürler olsun. 23 yıldır AK Parti iktidarları olarak Türkiye'de her meseleyi iktidara geldiğimiz günden çok daha ötesine taşıyacak hem altyapı çalışmaları, hem insan kaynağı çalışmaları, hem toplumun daha bir arada, daha bütünleşik bir şekilde olmasını sağlayacak kültürel adımlar, siyasi adımlar hepsiyle beraber kardeşliğimizi de büyüterek memleketimizi aldığımız noktadan çok daha ilerilere taşımak çok şükür bizlere nasip oldu" ifadelerini kullandı.

"Askeri alanda da savunma alanında da gerçekten bu 23 yılda çok ciddi gelişmelere adım attık, imza attık" diyen Yegin, şöyle konuştu:

"Elbette savunma sanayinde ortaya konulan teknolojiler, bu konuda alınan mesafe son derece önemlidir ama bizim ordumuz, bizim askerimiz sadece savunma sanayinde almış olduğu mesafeyle gücünü elde eden ve artıran değil; ortaya koyduğu tavır, bölgesinde birilerinin çatışma, savaş kavramlarını sürekli kullansa da istikrarı korumaya dönük tutumu, NATO içerisindeki gücü, dünyanın farklı kriz coğrafyalarında üstlendiği rol, sorumluluk ve bunu yerine getirirkenki tutumu, dünyaya örnekliği, kendi sınır ötesi operasyonlarını yaparken bile maalesef kendi içimizdeki insanların dahi kendisine saldırdığı bir dönemde bir tanesinin dahi bulunduğu kalmasın diye aldığı riskler ve bu şekilde yaptığı operasyonlarla ordumuz hem sahadaki operasyonlarını icra ederkenki ahlakıyla, kültürüyle, birikimiyle gücünü sahaya amaçları doğrultusunda yansıtma biçimiyle, barışı ve huzuru koruyan tarzıyla hem de teknolojisiyle, hem de son dönemde özellikle 15 Temmuz'la beraber içerisindeki farklı klikleri, farklı dayanışmaları içerisinden atarak çok daha büyük bir başarıyı ortaya koydu. Bugün dün olduğu gibi bugün de göz bebeği kurumlarımızdan bir tanesi olarak arkamızda, milletimizin arkasında duruyor.

"'Damat, kayınpeder ülke ülke gezerek İHA ve SİHA satıyor' demek doğru değil"

Bölgesel barışa katkısı, Libya, Azerbaycan, Suriye, Somali gibi ülkelerle yaptığı askeri eğitimler, gemilerimize sağlamış olduğu refakat ve korumalar, NATO içerisinde Kosova'da aldığı görevler, Bosna Hersek'ten tutalım da 92 ülke ile askeri eğitim ve iş birliği anlaşmaları. Bu, bizim ordumuzun, bizim ortaya koyduğumuz bu tutumun dünyada çok daha iyi bir yere doğru taşındığını bizlere gösteren en iyi verilerden bir tanesi.  Burada ihracat rakamlarını konuşurken küresel ihracattan Türkiye'nin aldığı payın 2002 yılında 0.5 iken bugün 1'in üzerine çıkarak neredeyse 1.1'e gelmesinde savunma sanayinde ortaya koyduğumuz başarının etkisi ve yine gururla söylediğimiz bir ihracat değerimiz olan kilogram başına ihraç ettiği ürünün değerinin Türkiye'nin ne olduğu kıyasında 2002'de 50 cent'ten bugün 1,5 doların üzerine kilogramı çıkartmamızda da savunma sanayimizde yaşanan gelişmelerin büyük bir payı olduğunu ihtarla söylemek lazım. Biz bunu söylerken muhalefetteki arkadaşlar 'savunma sanayimizin gelmiş olduğu nokta şüphesiz ki sevindirici' demeye başladılar. Eskiden dalga geçiyorlardı. O gün dalga geçen arkadaşlar bugün ürünleri görmeye başladıkça, bugün teslimatları ve sahalarda icraları görmeye başladıkça şüphesiz sevindirici demeye başladılar ama bu çok önemli ve stratejik alan yandaş kayırma ve zenginleştirme alanları olarak kullanılmamalıdır diyerek maalesef çok da çirkin bir cümle üzerine eklediler. 'Damat, kayınpeder ülke ülke gezerek İHA ve SİHA satıyor' demek doğru değil. Bu, bu sizin bu sizin olduğunuz yerden bu meseleyi, memleketinizi gururlandıran bir meseleyi dahi böyle okuyan bir insan olarak, sizin başka meseleleri de nasıl okuduğunuza ilişkin aslında bir işaret.

"Cumhurbaşkanımız TOGG'u da alıp gittiği ülkelerde devlet başkanlarına Türkiye adına hediye eden bir liderdir"

Sayın Cumhurbaşkanımız bu ülkede üretim yapan ve bunu dışarıya satmak isteyen, bu ülkenin gururlanabileceği herhangi bir üretimde Sayın Bakanım, ister CHP'li olsun, ister başka bir partide olsun, ister bize oy vermiş, ister vermemiş olsun, ister Alevi olsun, ister Sünni olsun, ister birilerinin altını sürekli çizip sanki orada bir problem varmış gibi anlatmaya çalıştığı Kürt olsun, Zaza olsun, Çerkez olsun hiçbir ayrıma tabi tutmaksızın bu memleketin ürettiği ne değer varsa onun hepsini alıp dünyaya götüren, tanıtan ve daha da inkişaf etsin diye uğraşan bir liderdir. Cumhurbaşkanımız TOGG'u da alıp gittiği ülkelerde devlet başkanlarına Türkiye adına hediye eden bir liderdir. O da mı 'damat kayınpeder ilişkisi' Ayıp değil mi ya?

"Kimsenin 'Mustafa Kemal'in askerleriyiz' dediği için orduyla ilişiği kesilmedi"

Konuşmalarında 'Mustafa Kemal'in askerleriyiz' diyen teğmenleri tasfiye edip, Atatürk düşmanlarını silahlı kuvvetler bünyesinde tutuyorsunuz' diyorlar. Arkadaşlar, geçen sene de bu konuyu burada işledik. Kimsenin 'Mustafa Kemal'in askerleriyiz' dediği için orduyla ilişiği kesilmedi. Bu konuşuldu, defalarca konuşuldu. Ordunun temelinde disiplin var. Arkadaşlar defalarca uyarılmalarına rağmen bunu icra etmişler. Bu da bir disiplinsizlik olarak değerlendirilmiş ve neticesinde bir disiplin cezası almışlar. Siz bunu, çok ucuz bir şekilde, çok ucuz bir siyaset malzemesi yaparak, Atatürk gibi büyük bir ismi, Atatürk'e muhabbet gibi bu memleketin, bu milletin her bir ferdinin gönlünde yerleşmiş bir muhabbeti kendi ucuz siyasetinizin malzemesi yaparak, 'Atatürk'ün askerleriyiz' dediler diye 'ihraç ettiğiniz ordu ile ilişiğini kestiğiniz çocukları gönderip yerine Atatürk düşmanlarını orduya dolduruyorsunuz, onları kadroluyorsunuz' diyorlar. Bunların hiçbirinin bir anlamı yok.

"Her sene Anıtkabir'e beyefendiler rahatsız oluyorlar"

Her sene Anıtkabir'e beyefendiler rahatsız oluyorlar. Cumhurbaşkanımız geliyor. Anıtkabir ziyareti yapılıyor. Oradan çıkarken de oraya ziyarete gelmiş halk, ülkenin Cumhurbaşkanı'nı görünce muhabbetini gösteriyor. Bundan rahatsız olmanızı anlarım ama dönüp Sayın Bakan'a 'Her sene Anıtkabir'de böyle bir şey oluyor. Bunu nasıl engellemezsiniz? Siz Atatürk'le kimi kıyaslıyorsunuz? Yapmaya çalıştığınız nedir' gibi çirkin bir yakıştırmayı, çirkin bir suçlamayı, haksız ve yersiz bir ifadeyi asla kabul etmiyoruz ve sizi sıhhatli düşünmeye, davranmaya davet ediyoruz."

Kaynak: ANKA / Güncel
title