TBMM Başkanı Şentop'tan sistem tartışmalarına sert çıkış: O mesele 15 Temmuz'da kapandı

SETA tarafından düzenlenen sempozyumda konuşan TBMM Başkanı Mustafa Şentop, "Parlamenter sistem' falan hikayeleri meselesi kapanmış bir meseledir" ifadelerini kullandı.

TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) tarafından düzenlenen, 'Üçüncü Yılında 15 Temmuz Darbe Girişimi ve FETÖ ile Mücadele' başlıklı seminere katıldı. Burada konuşan Şentop, FETÖ'nün 15 Temmuz'daki darbe girişiminde halkın hükümeti, devleti, anayasal düzeni korumak için harekete geçtiğini kaydetti. Daha önceki darbelerde halkın sokağa çıkmayıp, 15 Temmuz'da çıktığını kaydeden Şentop, "Millet-devlet arasında bütünleşmenin olması lazım. Bunun sağlanmadığı zamanlarda, millet devleti, siyasi iktidarı, anayasal düzeni kendisinin dışında bir olay olarak gördüğü takdirde, buna sahip çıkmasını gerektirecek hissiyatı yaşamaz. Buna sahip çıkabilmesi için, onu kendisinin bir uzantısı, bağlantılı unsuru olarak görebilmesi lazım. Bu manada milletle devletin bütünleşmesini kast ediyoruz. Ne zaman büyük hamleler yapmışsak, bu hep milletle devletin bütünleştiği dönemlerde olmuş. Malazgirt, İstiklal Harbi, 15 Temmuz da böyle bir hareket" dedi. Şentop, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın millet-devlet bütünleşmesinin sağlanmasında büyük öneminin bulunduğunu kaydetti.

"SİYASETE İLTİFAT ETMİYORLAR"

FETÖ'nün bürokratik iktidar içinde yapılanma oluşturarak etki alanını genişletmeyi tercih ettiğini anlatan Şentop, örgütün asker, sivil, yargı bürokrasisi içinde yapılanmayı seçtiğini kaydetti. FETÖ'nün, 'bunu ele geçirirsek, gerçek iktidarı ele geçirmiş olacağız' diye düşündüğünü kaydeden Şentop, "Onun için siyasete iltifat etmiyorlar. Herhangi bir siyasi parti kurmadıkları gibi, mevcut partilerden herhangi biriyle de sürekli ilişkileri yok. Duruma göre iktidarda kim varsa, kimin iktidara geleceğini tahmin edebiliyorlarsa, onlarla geçici ilişkiler kurmuşlar, sonra başka bir yere savrulmuşlar" diye konuştu.

"TASFİYESİNE YÖNELİK HAMLE YAPAN İKTİDARDIR"

Şentop, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 2010'dan itibaren FETÖ'ye karşı dikkatli davrandığını, atamaları sorguladığını belirterek, "Onların devlet içinde yapılandığı yerler; özellikle insan, para, bilgi yönetimiyle ilgili yerler. Buralarda onların uzaklaştırılmasına yönelik anlayışın 2010'dan itibaren geliştiğini görüyoruz. Bu anlamda FETÖ ile mücadelede sıralamada bir yanlışlık olduğunu, genel olarak yaklaşımlarda, görüyorum. FETÖ'ye karşı hamle yapan, onun tasfiyesine yönelik hamle yapan, siyasi iktidardır" dedi.

"16 NİSAN TESCİL TARİHİDİR"

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne yapılan eleştirilere değinen Şentop, "'Bu değişmeli, geri dönmeliyiz parlamenter sisteme' meselesi, 15 Temmuz'da kapanmış bir meseledir. 16 Nisan bunun tescil edildiği bir tarihtir. Alt mevzuat düzeyinde tartışmalar yapılabilir. Daha önce de vardı, yine olabilir böyle şeyler; ama bu tarihi süreç içinde 15 Temmuz'un ve 16 Nisan'ın yerini doğru tespit etmek lazım. Bunu doğru tespit etmezsek, o zaman böyle bir takım hülyalar içinde gezinebilirsiniz" dedi.

TÜRKSAT'I ZİYARET ETTİ

Şentop, SETA'daki konuşmasının ardından darbe girişiminde bombalanan TÜRKSAT'ın Gölbaşı'ndaki Genel Müdürlüğü'nü ziyaret etti. Şentop ve beraberindekiler, darbe girişimi sırasında TÜRKSAT'ta şehit olan Ahmet Özsoy ve Ali Karslı için yapılan anıtta gerçekleşen Kuran-ı Kerim tilavetini dinledi ve dua okudu. Müze haline getirilen hasarlı binada da incelemelerde bulunan Şentop,"Türkiye'ye karşı daha önce de birçok suikast olmuştur. Ama bunlar içinde en menfur, hainane, kanlı suikast 15 Temmuz'dur. Hedeflerinden biri de TÜRKSAT olmuştu. Onlar planladıklarını gerçekleştirebilmek için TÜRKSAT'ı düşündüler. Buradaki görev yapan kahraman kardeşlerimiz bu hedefi gerçekleştirmelerine engel oldu. İki şehidimiz var, Ali Karslı ve Ahmet Özsoy kardeşlerimiz. Allah'tan rahmet diliyorum, ailelerine, evlatlarına sabırlar niyaz ediyorum. Buradaki tahribatı da gördük, ziyaret ettik. Bu bakımdan buraların muhafaza edilmesi sonraki kuşaklara da karşılaştığımız bu ihaneti göstermek ve tam olarak anlatmak bakımından önemli" dedi.