İstanbul Barosu seçimlerinde bir ilk
İzzet Doğan
İstanbul Barosu'nun 5 Nisan 1878 tarihinde kurulmuş; ilk başkan Alexandre Meryem Kouli sonradan yerini Rus asıllı avukat Fransua Rosolato'ya bırakmış.İlk Türk başkan Mehmet Reşit Bey ise göreve 1886'da başlamış. Bugüne kadar baroya başkanlık eden 32 avukatın hepsi de erkek! 144 yıldır tüm başkanlar erkek!
Dünyanın en büyük barosu olan 144 yıllık İstanbul Barosu seçimleri dün sonuçlandı ve Cumhuriyetin 100. yıl eşiğinde bu kez bir kadın aday Av. Filiz Saraç başkan seçildi.
İstanbul Barosu yönetimini 10 dönemdir önce ilke grubu kazanıyor. Önce
İlke grubu; Önce İlke Çağdaş Avukatlar ve önce İke Çağ Yükseliş Hareketi olarak iki grup halinde seçimlere katılıyor.
İstanbul Baro Başkanlığı ön seçimleri aşamasında Facebook sayfasında Av. Cuma Hamiş'in ilginç bir saptamasını okumuştum. Hamiş:
"Ancak nedense Basın ve Özellikle Cumhuriyet Gazetesi bu seçimlere müdahil olur ve adaylardan birisi lehine kulis faaliyeti yürütür. Daha önce adaylardan Bahri Belen lehine yazarlar yazı yazdı sonraki seçimlerde sevgili kardeşim Başar Yaltı için başta Mine Kırıkkanat ve Ataol Behramoğlu yazı yazıp destek oldular.
Gelecek yılın Baro başkan adaylığı için bu yıl iki bayan arkadaşımız aday oldu; Nazan Moroglu ve Filiz Saraç. İkisi de özellikle kadın sorunlarında yıllardan beri yan yana savaştılar. 150 yıllık İstanbul Barosu tarihinde ilk kez başkan kadın olacak demektir ki bu da seçimin tarihi bir seçim olduğunu göstermesi açısından çok önemlidir.
Ama Cumhuriyet Gazetesi yazarları her zaman olduğu gibi bu seçime de müdahil oldular. Önce Zeynep Oral, aday Nazan Moroğlu'nun laiklik savaşçısı yanını övdü, daha sonra Yazgülü Aydoğan ve iki yazar daha Nazan Moroglu'nun İstanbul Barosu Başkanlığına çok yakışacağını yazdılar. Aynı düşüncedeki iki adaydan birisini kırdıklarını hiç düşünmediler.
Cumhuriyet gazetesi yazarlarının desteklediği hiç bir aday şimdiye kadar kazanamadı, hep kaybettiler. Bugünkü yarışta da destekledikleri değerli arkadaşımız Nazan Moroğlu kaybetti, Filiz Saraç kazandı. Ön seçimde Nazan Moroğlu arkadaşımız da kazansaydı çok sevinirdik. Çünkü onun da hakkıydı." görüşündeydi.
İlginçtir seçimlerden iki gün önce de bu kez Hürriyet'te Ahmet Hakan:
"Hasan Kılıç, İstanbul Barosu başkanlığına yine aday. Özellikleri şunlar Hasan Kılıç'ın: İdeolojik takılmıyor, siyaset yapmıyor, slogan atmıyor, büyük laflar etmiyor. Meslektaşlarının sorunlarına odaklanıyor, özellikle genç avukatların dertlerine derman olmaya çalışıyor, tamamen mesleğe odaklanıyor.
Hiç slogan atmadan seçilen ilk baro başkanı unvanını alması için... Hasan Kılıç'ın bu sefer seçilmesini çok arzu ediyorum." diye yazdı.
Fakat bu kez Hasan Kılıç da 641 oyla seçimi yitirdi. İlk üç sırada oy dağılımı şöyle:
Filiz Saraç / 7 bin 96 oy
Hasan Kılıç / 6 bin 425 oy
Gökhan Ahi / 4 bin 768 oy.
Bilindiği gibi İstanbul da iki baro var ve genel olarak 2 sayılı baroya muhafazakar avukatların üye olduğu söyleniyor.
13 Eylül'de İran'da 22 yaşındaki Mahsa Amini başörtüsü kurallarına uymadığı için ahlak polisi tarafından dövüldüğü ve işkenceye maruz kaldığı için Tahran'daki ahlak polisi karakoluna götürülmüş ve sonra ölüm haberi paylaşılmıştı. Yapılan soruşturmada , genç kadının kafasına aldığı çok sayıda darbe sonucu yaşamını yitirdiği açıklanmıştı. Ülke çapında başlayan eylemler halen hem İran'da ve hem de başka ülkelerde sürmekte olup sular durulmamıştır. Öte yandan ülkemizde de kadın cinayetleri üzüntüyle belirtelim ki önlenemedi ve devam ediyor.
Böyle bir dönemde İstanbul Barosu Başkanlığına 144 yıl sonra bir kadın adayın seçilmesi önemli. Ancak daha önemli olan kadın adayların seçilmesinden çok başarılı olması ve bunu yürekten istiyor başarılar diliyoruz.
Dün seçimlerde oy kullanmaya giderken tam bir trafik işkencesi yaşadık. Haliç Kongre Merkezine girebilmek yaklaşık iki saatimizi aldı. Bir tek trafik görevlisinin olmamasını şaşkınlık ve üzüntüyle karşıladık. Umarım gelecek seçimlerde bu soruna bir çözüm bulunur.