TÜM KATEGORİLER
Güldestan" İlk Kez Başkentte
Ünlü sanat yönetmeni ve koreograf Beyhan Murphy'in "Güldestan" isimli müzik ve dans prodüksiyonu, Ankara Devlet Opera ve Balesi (ADOB) aracılığıyla ilk kez başkent seyircisinin beğenisine sunulacak.
BURCU ÇALIK - Ünlü sanat yönetmeni ve koreograf Beyhan Murphy'in "Güldestan" isimli müzik ve dans prodüksiyonu, Ankara Devlet Opera ve Balesi (ADOB) aracılığıyla ilk kez başkent seyircisinin beğenisine sunulacak.
Türkiye'de modern dansın en tanınan eserleri arasında yer alan, müziklerini Mercan Dede'nin yaptığı Güldestan, 17 Şubat Cumartesi günü ADOB'da prömiyer yapacak.
Güldestan ile Seyahatname, Barbaros gibi tanınan eserleri Türk sanatına kazandıran Murphy, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 14 yıl önce Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü projesi olarak provalarını Ankara'da yaptıkları Güldestan'ın, cumartesi günkü prömiyerle ilk kez başkent izleyicisiyle buluşacağını belirterek, "Güldestan, ilginç bir şekilde, Ankara'da doğdu, İstanbul'a, İzmir'e, Samsun'a, Mersin'e gitti, bütün müdürlükleri dolaştı. Şimdi Ankara, son müdürlük oldu." dedi.
Güldestan hazırlanırken, müziklerini üstlenen Mercan Dede'yle, eserin müzik ağırlıklı olması üzerine konuştuklarını anlatan Murphy, "Eser, geniş bir izleyici kitlesine hitap ediyor. O dönem okuduğum kitap esin verdi. 'Gül insanın sembolü olabilir. Gülden yola çıkabiliriz' diye düşündüm. Böylelikle koreografide yer alan her parçaya 'gül' kelimesi ile başlayan isimler verildi." diye konuştu.
Murphy, eserde birbirinden bağımsız insan hikayelerinin anlatıldığını dile getiren, "Güldestan'da hikayeler birbirine sadece 'gül' teması üzerinden oluşmuş kavramlardan bağlanıyor. Minik minik memleketimden insan manzaraları var. Hepsinin toplandığı ana mesaj ise insanın kendisi. Burada birleşiyor." ifadelerini kullandı.
"İzleyici kendinden bir şeyler görüyor"
Işık efektleriyle seyirciye görsel bir doyum yaşatacak Güldestan'da Ankara Modern Dans Topluluğu'ndan 22 dansçının yer aldığını kaydeden Murphy, tanıtım yapılmamasına karşın, prömiyer biletlerinin şimdiden tükendiğine dikkati çekti.
Güldestan'ın yurt dışında en fazla gösterilen eser olduğunu aktaran koreograf, sözlerini şöyle sürdürdü:
" Türkiye'de izleyici, Güldestan'ı gelip izliyor ve kendinden bir şeyler görüyor. Uçuk bir hikaye izlemiyor, orada her gün sokakta gördüğü adamı görüyor. Zaten bu yüzden popüler oldu. Nereye giderseniz gidin, bir sanat izleyicisi olmayan ya da en entelektüel sanat izleyicisi bile, o çeşitlilikte izleyiciyi birleştiren bir eser oldu. Ben en başta böyle bir şeyi amaçlamıştım. Çok fazla yoran ve düşünmeyi gerektiren değil de biraz daha arkaya yaslanıp izlenebilecek bir şey olsun. Bunu özellikle böyle yaptım. Rahat olalım, biraz eğlenelim, biraz gülsünler, biraz ağlasınlar, duygulansınlar istedim."
Murphy, Güldestan'ın her yaştan seyirciye açık olduğunu belirterek, yurt dışında ise, insanların Türkiye'den özgün bir şeyler görmek istemesi nedeniyle daha popüler olduğunu söyledi.
"Gelecek sene herhalde yeni bir esere geçeceğim"
Beyhan Murphy, Türkiye'de modern dansın durumuna yönelik, "Parametreleri çok geniş ama alanı dar bir sanat dalı. Avrupa'da, yurt dışında böyle değil çok daha geniş. Tabi anne-babaların çocuklarını teşvik etmeleri lazım. Teşvik edeceği zaman, geleceğini düşündüğü zaman çocuğunun ne yapabileceğini göremiyor, öyle bir problem var. Türkiye'de şu an bir tek Ankara ve İstanbul'da kurumsal iki tane topluluk var. Küçük gruplar var ama hepsi maddi olarak desteksiz özel teşebbüsler." değerlendirmesinde bulundu.
Modern dansın yaygınlaşabilmesi için alanın genişlemesi gerektiğinin altını çizen Murphy, üniversitelerde modern dans topluluklarının arttığına işaret etti. Murphy, buna karşılık Yıldız Teknik Üniversitesi'nin modern dans bölümünü kapattığını, bunun nedenini hala anlayamadığını dile getirdi.
Murphy, gelecek dönem hayata geçirmeyi planladığı yeni projelere yönelik de şunları kaydetti:
"Ben 2002'de Ankara Modern Dans Topluluğu'ndan, 2006'da ise Ankara'dan ayrıldım ve 2011'de İstanbul'daki Modern Dans Topluluğu'nu kurduk. Şimdi iki tane kardeş topluluğumuz var. Tabi ki çok ilginç bu, ikisi de benim elimden çıktı. Bir tanesi 25, diğeri 7 yaşında. Uzun zamandır yeni bir eser yapmadım. Gelecek sene herhalde yeni bir esere geçeceğim. En son 2010'da Barbaros'u yaptım, onunla birlikte Seyahatname, Güldestan gibi eserler tekrar giriyor. Artık tamam, herkes yeni bir şey istiyor. Ben de seneye yeni bir şey yapacağım."
Murphy, gelecek yıl hazırlamayı planladığı eserin Türk ve edebi bir eser olacağını söyledi.
