Ersoy Toptaş

Altın zirvede: Faiz indirimi sonrası TÜİK verileri neyi gösteriyor?

04.11.2025 03:41
Haber Detay Image

Piyasalar için yeni bir haftanın başlangıcında ve gündemin ilk sırasında, dün açıklanan enflasyon verileri yer alıyor. TÜİK'in paylaştığı rakamlara göre yıllık tüketici enflasyonu %32,87 seviyesine ulaştı. Bu veri, geçtiğimiz ay Merkez Bankası'nın faiz indirme kararı sonrası piyasalarda oluşan beklentileri yeniden şekillendirme potansiyeli taşıyor.

Bu karmaşık denklemde, hisse senedi piyasası gibi bazı göstergeler haftaya olumlu başlasa da tasarruf sahiplerinin önemli bir kısmının rotasını farklı bir yöne çevirdiği gözlemleniyor:

Yılbaşından bu yana yatırımcısına önemli bir getiri sunan gram altın, haftaya 5.431 TL seviyelerinden başlayarak yine dikkatleri üzerine çekti.

Fiyat Artışları ve Gelecek Beklentisi

Açıklanan yıllık %32,87'lik TÜFE (TÜİK) rakamları, enflasyonun yüksek seyrini koruduğunu gösteriyor. Üstelik, TÜİK verilerine göre üretici fiyat endeksindeki (Yİ-ÜFE) %27,00'lik artışın henüz tam olarak tüketici fiyatlarına yansımamış olması, gelecek dönemlerde zam baskısının sürebileceğine dair bir işaret olarak değerlendiriliyor. Diğer yandan, mevcut makroekonomik veriler, bankaların verdiği kredilerin, üretim ve istihdam yaratan reel ekonomik aktiviteye beklenen hızda dönüşmediğini düşündürmektedir. Bu durum, yüksek enflasyonun devam ettiği bir ortamda ekonomik büyümenin niteliği üzerine soruları beraberinde getiriyor.

Faiz, Tasarruf ve Güven Makası

TCMB'nin politika faizini %39,50 seviyesinde tuttuğu görülmektedir. Açıklanan %32,87'lik TÜFE'ye göre, bu oran kağıt üzerinde bir getiri alanı sunsa da asıl belirleyici faktör, TCMB verilerine göre hanehalkının gelecek 12 ay için ulaştığı %54,39 gibi yüksek enflasyon beklentisidir.

Bu beklentiye göre hesaplandığında, Türk Lirası cinsinden tasarrufların reel getirisi, enflasyon karşısında erimeye işaret eden bir görünüm sergilemektedir. Bu durum, yatırımcıların Altın gibi varlıklara yönelme eğilimini güçlendiriyor. Külçe Altının yıllık bazda %29,18'lik reel getiri sunması (TÜİK), enflasyondan korunmada ne kadar başarılı olduğunu gösterirken, Borsa İstanbul'un (BIST 100) yıllık bazda %16,09 reel kayıp yaşatması, bu arayışın temelini oluşturuyor.

Piyasalardaki Ayrışma ve Küresel Faktörler

Bu ortamda piyasalar farklı hikayeler anlatıyor: Borsa İstanbul (BIST 100), likidite arayışı nedeniyle kısa vadede yükseliş gösterse de yıllık reel performansı bu yükselişin yapısal bir güvenden ziyade, alternatifsizlikten kaynaklandığı yorumlarını güçlendiriyor. TÜİK verilerine göre, Borsa İstanbul (BIST 100) yıllık bazda %16,09 ile yatırımcısına reel bir kayıp yaşattı.

Öte yandan, küresel piyasalarda FED gibi büyük merkez bankalarının faiz artırım döngülerinin sonuna yaklaştığı ve indirimlerin olacağına dair beklentiler, altının ons fiyatını (şu sıralar 4.017 Dolar civarında) destekliyor. Küresel ve yerel faktörlerin birleşimi, Gram Altın'ın TL bazındaki fiyatı üzerinde katmanlı bir etki yaratma potansiyeli taşıyor.

Sonuç olarak, açıklanan enflasyon verisi, ekonomi gündeminin en önemli başlığı olmaya devam ediyor. Mevcut koşullar altında, Altın'ın bir yatırım aracı olarak öne çıkması, tasarruf sahiplerinin alım güçlerini koruma yönündeki doğal arayışının bir yansıması olarak değerlendirilebilir. Önümüzdeki dönemde atılacak politika adımları ve açıklanacak yeni veriler, piyasaların yönünü belirlemede kritik rol oynayacak.

Yazarın Tüm Yazıları

title