TÜM KATEGORİLER
Kalecik, Organik Kahvaltının Cazibe Merkezi Olacak
Kalecik Belediye Başkanı Filiz Ulusoy, "Toprak özellikleri dolayısıyla çok sağlıklı bir ortamda yetişen Kalecik'teki sebze ve meyveler çok zengin bir kahvaltı kültürü ortaya çıkartıyor.
KÜBRA AĞAÇYETİŞTİREN- Kalecik Belediye Başkanı Filiz Ulusoy, "Toprak özellikleri dolayısıyla çok sağlıklı bir ortamda yetişen Kalecik'teki sebze ve meyveler çok zengin bir kahvaltı kültürü ortaya çıkartıyor. Vatandaşların kendi eliyle ürettiği tereyağı, bal, peynir ile yapılan organik kahvaltılar eminim ki vatandaşlarımızın ilgisini çekecektir" dedi.
Ulusoy AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kalecik'teki turizm projeleri hakkında bilgi verdi.
Kalecik'in Anadolu'daki her yöresel yemeğin adresi olduğuna işaret eden Ulusoy, "Cevizli çöreğimiz, kasnak böreğimiz, sarmamız çok meşhurdur. Dünyaca ünlü değerlere sahip bir ilçe olmanın gururunu yaşıyoruz. Dünyaca ünlü patenti olan Kalecik Karamız var. Yöresel yemeklerin dışında ayrıca coğrafi patentli alanımızda organik tarım yapılıyor" diye konuştu.
Kalecik'in tarihi eser bakımından da çok zengin olduğunu kaydeden Ulusoy, buradaki yeme içme kültürünü tarih ile birleştirmenin çalışması içinde olduklarının altını çizdi. Kalecik'in tarihi dokusu ile yeme içme kültürünü aynı ortamda hizmete sunacaklarını ifade eden Ulusoy, özellikle hafta sonları kahvaltı yapmak isteyen ziyaretçilerin ilçeye akın etmesini beklediklerini ifade etti.
Ulusoy, "Toprak özellikleri dolayısıyla çok sağlıklı bir ortamda yetişen Kalecik'teki sebze ve meyveler çok zengin bir kahvaltı kültürü ortaya çıkartıyor. Vatandaşların kendi eliyle ürettiği tereyağı, bal, peynir ile yapılan organik kahvaltılar eminim ki vatandaşlarımızın ilgisini çekecektir" dedi.
-"Vatandaşları tarih konusunda bilinçlendireceğiz"
Kalecik'in Ankara'dan daha eski bir tarihi olduğunu kaydeden Ulusoy, son ulaşılan belgelere göre 1871 yılında kurulduğu tespit edilen ilçenin en eski belediyelerden olduğunu söyledi.
Osmanlıya uzanan tarihi bir belediye olmanın gururunu yaşadıklarını belirten Ulusoy, vatandaşları tarihi anlatarak bilinçlendirmek istediklerini dile getirerek "Kalecik kendi değerinin farkına varmazsa kimseye bunu doğru aktaramaz." ifadelerini kullandı.
Ulusoy, Bizanslıların, Selçukluların, Osmanlıların Kalecik'te bıraktıkları eserlere sahip çıkılması gerektiğinin altını çizdi.
Kalecik'in iki büyük tarihi hamamı, Selçuklu Köprüsü ve sivil mimari örneği konakları olduğunu ifade eden Ulusoy, kerpiç ve ahşap evler dışında çok özel taşlarla yapılan tarihi eserlerin restorasyonuna da önümüzdeki günlerde başlayacaklarını söyledi. Ulusoy şunları kaydetti:
"Hamamlarımızın bir tanesi önemli bir vezir tarafından yaptırılmış. Bu tarihi mekanlarımızın gün yüzüne çıkartılması, tarih ve doğa üzerinden, yöresel gelenekler üzerinden bir turizm dalgasına sebep olacaktır. Mesela Yunanistan'ın bazı köylerinde yürüyüş turizmi başlattılar, insanlar tarihi değerleri seyrederek doğal ortamda yürüme kültürü başlattılar. Burada da insanlar dere kenarlarında, kalelerde yürüyecekler. Bunun hazırlıklarını yapıyoruz'.'
"En önemli sorun imar"
Kalecik'in en önemli probleminin imar olduğunu ifade eden Ulusoy, "Bu problemi çözdükten sonra üst yapı yatırımlarımıza hız vereceğiz. Bu kapsamda sosyal hayatı canlandırıcı cazibe alanlarını hayata geçireceğiz." açıklamasını yaptı.
Birçok sebebe bağlı olarak gelişen göç olgusunun da en az imar kadar önemli problemler arasında yer aldığına işaret eden Ulusoy, şunları söyledi:
"Büyükşehire yakın bütün taşra ilçelerinin yaşadığı ortak bir problemdir bu. Tarımdaki faaliyetler azaldıkça tarımsal faaliyete dayalı ekonomik hayatlarını sürdüren vatandaşların yaşadığı bölgelerde küçülme başlıyor. Böyle olunca ticaret hacmi de düşüyor, harcama daralıyor. Bu durumda insanlar Ankara'ya göç ediyor. Bizim gibi ilçelerde sosyal hayatta çok kısıtlı mekansal anlamda yatırımlar yapılmamış, çok boyutlu kültürel algılar da var. Bir sosyolog gözüyle baktığımda özellikle genç nesil, şehirde büyüyüp evlilik hayatını sürdürmek istiyor. Kırsaldan kaçıp şehir hayatına doğru uzanan bir özenti de var. Bunların hepsi bir araya geldiğinde bir çok sebebe bağlı olarak göç olgusu sonucunda bize karşılıklı zarar veriyor. Bu, bizim mücadele alanlarımızdan birisidir. Giden nüfusu belki geri çeviremeyiz ama en azından bazı iyi örneklerden yola çıkarak Ankara'ya yakınlığımızı avantaj olarak kullanacağız."
Gençlere tesis müjdesi
Günümüzde gençlerin toprakla meşgul olduğu meşakkatli işleri tercih etmediklerine işaret eden Ulusoy, "Tembellikten arınmış, memleketin mirasçısı olduğunu bilen ve o mirasa sahip çıkmak için ellerinden geleni yapan bir gençlik istiyoruz. Hem aile ve hem dini değerlerine bağlı bir gençliğin inşası için iki tane tesis yapıyoruz. Amacımız gençler burada eğlenirken onlara bazı değerleri de aşılamaktır." dedi.
Tasarladıkları her mekanla, Ankara'nın en lüks mekanlarındaki kaliteyi getireceklerinin altını çizen Ulusoy, şunları kaydetti:
"Vatandaşlarımız şunu bilsinler ki bu belediye onlara her şeyin en iyisini layık görüyor. Oturdukları sandalyeden tutun, ayaklarının bastığı yerlere varana kadar her şeyin en kalitelisini seçiyoruz. Buradaki vatandaşın da kaliteyi, o yüksek standardı hak ettiğini düşünüyorum. Belki bir liradan kahve içecek ama kahvesinden fincanına varana kadar her şeyin kalitesini sağlayacağız. Bu anlamda belediyenin hizmet sunduğu her alanda benim vatandaşımın yaşam kalitesi artacaktır.
