EŞİNİN ÖLDÜRDÜĞÜ FADİM, KIZININ DÜĞÜNÜ İÇİN BOŞANMAYI ERTELEMİŞ

KONYA'da, eşi Bayram Süner (40) tarafından tabancayla vurularak öldürüp, cesedi evinin bodrumuna saklanan Fadim Süner'in (36), kızının düğünü nedeniyle boşanma dilekçesini geri çektiği ortaya çıktı. Fadim Süner'in babası Ramazan Şahin, "Kızım daha önce de şiddet gördü, benim evime geldi. Boşanmak için dilekçe vermişti; ama 'düğünümüz var', diye dilekçeyi geri çekip, boşanmayı erteledi" dedi. Gözaltına alınan ve suçunu itiraf eden Bayram Süner de dün gece saatlerinde sevk edildiği mahkemece tutuklandı.Olay, geçen çarşamba günü sabah saatlerinde Çumra ilçesi İçeriçumra Mahallesi'nde meydana geldi. Bayram Süner, 4 çocuğun annesi eşi Fadim Süner'i aralarında çıkan tartışma sonucu tabancayla göğsünden ateş edip öldürdü. Süner, daha sonra eşinin cesedini ayaklarından sürüyerek evin bodrumuna indirdi. Bayram Süner, evden ayrıldıktan sonra traktörüne binerek tarlasına gidip bir süre çalıştı. Süner, ardından evinin karşısındaki akaryakıt istasyonuna giderek 'eşim kayboldu, güvenlik kameralarına bakabilir miyim' diye sordu. İş yeri müdürü ise jandarmadan izinsiz bunu yapamayacağını söyleyip Süner'i gönderdi. Süner'in durumundan şüphelenen iş yeri müdürü jandarmayı arayıp durumu bildirdi. Süner'in evine gelen jandarma ekipleri, o gün akşam saatlerinde bodrumda Fadim Süner'in cansız bedeniyle karşılaştı.ÖLDÜRÜP BAŞINA TABANCANIN KABZASIYLA VURMUŞŞüpheyle gözaltına alınan Bayram Süner, yapılan ilk sorgulamasında olaydan haberi olmadığını ve eşinin cansız bedenini jandarmayla bulduklarını söyledi. Yapılan otopsinin ardından Süner'in öldürüldüğü ortaya çıktı. Otopsi raporunun ardından Bayram Süner, suçunu itiraf etti. Bayram Süner ifadesinde, çıkan tartışmada eşini öldürdüğünü, cesedini sürükleyip aşağıya indirdiğini, burada da öfkesini alamayarak başına tabancanın kabzasıyla vurduğunu ve kapıyı üzerine kilitleyip oradan ayrıldığını söyledi. Süner, işlemlerinin ardından dün gece saatlerinde sevk edildiği mahkemece tutuklandı.'ÇOCUKLARIMIZI GÜLDÜRELİM, DİYE BOŞANMAYI ERTELEDİ'Fadim Süner'in babası Ramazan Şahin, kızı Fadim Süner'in eşinden boşanmak için dilekçe verdiğini, ancak düğün nedeniyle dilekçesini geri çektiğini söyledi. Şahin, "Daha önceden eziyet etmiş bir kere uzaklaştırma kararı almış. Ben çocuğumu getirdim kendi yanıma 20-22 gün benim yanımda kaldı. Hatta boşanma davası da açmıştı benim kızım. Sonra geldi bana kız çocuğunun biri nişanlı olunca 'çocuklarımızı güldürelim bir daha müsaade edelim' dedi. Mutlu bir yuvamız olsun diye erteledi. Çarşamba günü sabah geldiğimizde torunumun çeyizini yapacaktık, ama kızımın cenazesini aldık. Haftaya da torunumun düğünü olacaktı? diye konuştu.'DAMAT ARAYIP KIZIMIN KAYBOLDUĞUNU SÖYLEDİ'Olay günü damadının kendisini arayarak Fadim'in kaybolduğunu söylediğini belirten Şahin, "Damat beni 2 kez aradı. Sonra kayınvalidesini de aramış ve çok heyecanlı, korkulu bir şekilde. 'Baba Fadim kayıp nerede?' diye bana sordu. Geldik, ne oldu dedim 'Fadim yok' dedi. Ben de 'Oğlum ambarlara bakın, çatıya çıkmıştır, çeyiz yapmaya gideceksiniz' dedim. O sırada mısır sulamaya gitmiş, fakat gitmeden önce Fadim'i darbetmiş, öldürmüş. 3 kapılı büyük ambar var. Burada mermi kovanları çıktı 2-3 tane. Sonra kapıyı üstünden kilitlemiş gitmiş. Komşunun birini çağırmışlar, demir kapıyı zorla açmışlar ve benim kızımı kanlar içinde yerde yatarken bulmuşlar" ifadelerini kullandı.'BUGÜN BENİM KIZIMA OLAN BAŞKASINA OLMASIN'Bayram Şahin, damadının en ağır cezayı almasını istediğini söyleyerek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Darbettikten sonra silahla vurduysa vurdu. Tekrar üzerinden kilitlemiş kapıyı ve anahtarı da almış gitmiş. Anahtar yok. Ambulansı aramamış. Ambulansı aramayıp veya herhangi bir kişiye haber etmemiş. Evdeki yetişkin kızlar vardı. Ne onlara, ne de 112'yi arayıp bilgi vermemiş. En ağır cezayla yargılanmasını istiyorum. Bugün bizim yavrumuz olan yarın başka birinin yavrusuna olmazsın. 20 senelik bir evli kadını, eşini, bir insan 4 tane çocuğu olan bir kişiye, böyle cezalandırılır şekilde öldürülecek bir şey yok. Olay sonrası kızımı ambarda bırakıp tarlaya gitmiş, ambulans arasaydı belki kızım hayatta olurdu. Dört yavrusuna sahip çıkardı." (DHA)