Dem Parti Malatya İl Örgütü'nden "Emekten ve Halktan Yana Bütçe" Çağrısı

Yerel Haberler

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Malatya İl Örgütü, ekonomik politikaları eleştirerek emekten yana bir bütçe talep etti. Yapılan basın açıklamasında, yoksulluk ve işsizlik gibi sorunlara dikkat çekildi.

Haber: Mehmet Duran ÖZKAN / Kamera: Erdal AKBUĞA
(MALATYA) - Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi ( Dem Parti ) Malatya İl Örgütü, "Enflasyonu düşürme iddiasıyla yürütülen ekonomik politikalar, 'barış ve demokratik toplum süreci' devam ederken dahi ne yazık ki değişmemektedir" açıklamasını yaptı.
DEM Parti Malatya İl Örgütü, "Emekten ve halktan yana bir bütçe" talebiyle Malatya Turan Emeksiz Caddesi üst kavşağında basın açıklaması yaptı. Açıklama sırasında, "Sermayeye değil, emekçiye bütçe", "Yaşasın emek barış özgürlük", "Direne direne kazanacağız", "Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz" sloganları atıldı.
Basın açıklaması öncesinde konuşan DEM Parti Malatya İl Eş Başkanı Musa Gürz, Türkiye'nin farklı bölgelerinde başlatılan yürüyüşe dikkat çekerek, "Tüm Türkiye'de Amet, Batman, Çukurova, Marmara ve Ege'den başlayan yürüyüşümüz bugün Ankara'da son buldu. Sermayeye değil dedik, yoksula bütçe istedik. Savaşa değil, barışa bütçe dedik. Buradaki halkımızın bu direnişi, bu eylemleri; barış sağlanana, yoksulluk sona erene kadar sürecektir. Mücadelemiz devam edecektir" dedi.
Açıklamanın ardından basın metnini DEM Parti Malatya İl Eş Başkanı Nurhayat Şimşek okudu. Barış ve demokratik bir toplumun ancak halkın ve emekçilerin katılımı ve onayıyla oluşturulacak bir bütçeyle mümkün olduğu vurgulanan açıklamada, şu ifadeler yer aldı:
"Barışın ve demokratik toplumun inşası sürecinden geçmekteyiz. Şüphesiz ezilen halkların en önemli mücadele başlıklarından biri, emekçilerin, emeklilerin, kadınların, gençlerin ve çocukların yaşamlarını etkileyen hala süregelen adaletsiz koşullara son vermek, ekonomik kriz ve yaygın yoksulluktur. Kronik bir sorun haline getirilen işsizlik rekor seviyelere çıkmış, emeğiyle geçinenlerin ücretleri hızla eriyerek sermaye ve patronlar tarafından gasbedilmeye devam etmektedir. Alım gücü düşmüş, en temel ihtiyaçlar dahi karşılanamaz hale gelmiştir. Emekçiler için yaratılan bu cehennem, gençlerin ve çocukların hayatlarını da karartmaya devam etmektedir. 2024'te iş cinayetlerinde yaşamını yitiren çocuk sayısı 71 iken, daha yıl bitmeden bu sayı 2025'te 89'a yükselmiştir. Bu ölümlerin bir kısmı MEB'in MESEM programlarında meydana gelmektedir. Bir eğitim kurumunun birinci önceliği öğrencilerin can güvenliği olması gerekirken, MEB bunun yerine çocukları güvencesiz iş gücüne dönüştürmektedir.
Enflasyonu düşürme iddiasıyla yürütülen ekonomik politikalar, 'barış ve demokratik toplum süreci' devam ederken dahi ne yazık ki değişmemektedir. Faiz giderlerinden sonra en büyük bütçe kaleminin savaş ve savunma sanayine ayrılması, savaş hazırlıklarının hız kesmeden devam ettiğini göstermektedir. Sermayeye ve faiz harcamalarına aktarılan kaynaklar rekor düzeylere artırılmıştır.
Hepimizi yakından ilgilendiren bütçenin TBMM'deki görüşmeleri devam etmektedir. Kamu emekçileri, işçiler, gençler, çocuklar, emekliler, kadınlar, küçük esnaf ve çiftçiler ile toplumun ezici çoğunluğunu oluşturan geniş halk kesimleri olarak, çocuklarımızı sağlıklı büyütmenin, kendimizi ve ailelerimizi geçindirmenin, mutlu, huzurlu ve sağlıklı yaşamanın neredeyse imkansız hale getirildiği zorlu bir süreçten geçiyoruz.
Bütçe hakkımızın önündeki engellerin kaldırılmasını ve bütçenin halkın onayına sunulmasını, Kamu hizmetlerine ve yatırımlarına bütçeden ayrılan payın artırılmasını, Toplumsal cinsiyete duyarlı bir bütçenin hayata geçirilmesini, Emeğe ve emekçilere dayatılan açlık, yoksulluk ve sömürü politikalarının son bulmasını, İş cinayetlerinin engellenmesi için gerekli her türlü tedbirin alınmasını, Asgari ücretin insanca yaşamaya yetecek bir seviyeye çıkarılmasını, Savaş ve savunma sanayisine değil, toplumsal barışa, özgürlüğe ve adalete bütçe ayrılmasını talep ediyoruz."