2026 Bütçesi Plan ve Bütçe Komisyonu'nda... CHP'li Karaoba: Bu Ülkede Hastanesi, Oteli Olan İnsanları Bakan Yaparsanız Gelinecek Nokta Budur

(TBMM) - CHP Uşak Milletvekili Dr. Ali Karaoba, Tbmm Plan Ve Bütçe Komisyonu'ndaki Sağlık Bakanlığı'nın 2026 yılı bütçe görüşmelerine üzerinde sağlık sistemindeki sorunların yazılı olduğu önlükle geldi. Karaoba, "Bugün çeteleşen, parasallaşan bir sistem haline getirdiler. Bir kişi dahi eksilmek istemiyoruz. Aslında sağlıkta sorunda temel olan çeteleşme. Bu ülkede hastanesi, oteli olan insanları bakan yaparsanız gelinecek nokta budur. Bu ülke bunu hak etmiyor" dedi.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu, Samsun Milletvekili Mehmet Muş başkanlığında, Sağlık Bakanlığı'nın 2026 yılı bütçe ve kesin hesap görüşmeleri için toplandı.
CHP Uşak Milletvekili Dr. Ali Karaoba, komisyon toplantısına üzerinde sağlık sisteminde yaşanan sorunların yazılı olduğu önlükle geldi. İktidarın, "Sağlık dönüşüm, değişim" demesine rağmen, sağlıkta çöküşü yarattığını belirterek, şöyle konuştu:
"Bugün çeteleşen, parasallaşan bir sistem haline getirdiler. Bir kişi dahi eksilmek istemiyoruz. Öldürülen hekimler bunlar. Yıllarca uğraşıp didinmiş, ailesinin çabasıyla okumuş çocuklar öldürülüyor bu ülkede çok rahat. Kollarıma yazdım, burada atanamayan ebe, hemşire, odyolog... Madem atamayacaksınız niye okullar açıyorsunuz ya da 'Hastane yaptık' diyorsunuz içini niye böyle boşaltıyorsunuz.
Aslında sağlıkta sorunda temel olan çeteleşme. Bugün bir hastane ruhsatı 6,5 milyon dolar. Fark almayacağız diyorlar, özel hastanelere gittiğinizde cebinizdeki bütün paralar bitiyor, kredi kartını kullanmaya başlıyorsunuz. Sağlığın geldiği yer burası. Covid'de baş tacı yaptılar, şimdi yerlerde süründürüyorlar. ASM grup elemanlarına kadro vermiyorlar. Aile hekimlerine çok hasta baksa parasını kesiyorlar, az hasta baksalar parasını kesiyorlar. Karar versinler. Aile hekimleri çok hasta mı baksın, az hasta mı baksın?
"Belinde silahı gösteren, çeteleşenler ruhsat alabilecek"
Yenidoğan çetesi komisyonu çalışmalarını tamamladı, içeride bir tane tutuklu yok. Kapatılan hastanelerden iki tanesine bebek dostu sertifikası verdiler. Bir hafta sonra o hastanede bebekler öldü. Bunlardan bir tanesi eski Sağlık Bakanıydı. Bu ülkede hastanesi, oteli olan insanları bakan yaparsanız gelinecek nokta budur. Bu ülke bunu hak etmiyor. Sağlıkla övünenler, 'Şehir hastanelerini bedava yapacağız' dediler, 5 yılda 40 milyar dolar para ödüyoruz. Şehir hastanelerine gittiğinizde de çok rahat görüyorsunuz. Biz tüm sağlıkçılarımızın yanındayız.
Bu bakan diğerinden bir tık daha iyi, özel hastanesi yok en azından. Özel hastanesi olanlar sadece özel hastanelere peşkeş çekiyorlar. Şimdi hastane ruhsatlarını da ihaleyle verecekler. Belinde silahı gösteren, çeteleşenler ruhsat alabilecek. Bu ülkenin insanları bunu hak etmiyor. 6 ayda ultrason randevusu, MR randevusunu alınabiliyor. 'Sağlıkta uçtuk' diyorlar ama sağlığı çökerttikleri yer burada. Şehrim Uşak'ta da böyle, iki hastane vardı, birini yıktılar, bir taneye indirdiler. Plansızlık denilen şey bu.
Her yere tıp fakültesi açarak olmaz. Tıp fakültesi mezunlarımız bu kadar zor yetişiyor ama hepsi yurt dışına kaçma hayalleri kuruyor. Bunlar acıdır. Herkes nasıl en iyi avukatı, en iyi yemek istiyorsa, en iyi doktoru, en iyi personeli de istiyor. Bunu en iyi okullarla istiyor olabiliriz. Her yere mantar türetmiş gibi yapmak olmaz. Aile hekimleri, uzmanlar, çalışanlar, hastalar dertli. Ben bu sistemden ne anladım? Bir kişi daha eksilmeyeceğiz. Bunun için mücadele etmeye, sağlığın bedava olması için her şeyi yapmaya, CHP iktidarında da bunu yapmaya devam edeceğiz."
"Sağlık Bakanı'ndan istifa talep etmiyoruz ama biraz utanma talep ediyoruz"
CHP Komisyon Sözcüsü Veli Ağbaba da İstanbul Fatih'te kaldıkları otelde zehirlenerek hayatını kaybeden Böcek ailesini hatırlatarak, Karar gazetesinin "Sorumsuzluk cinayeti" manşetini gösterdi. Ağbaba, haberde yer alan hastanenin tahlil yapmadan mide ilacıyla göndermesiyle ilgili iddiasını gündeme getirerek, "Mutlaka Sağlık Bakanlığı'nın bu konuda araştırma yapması lazım. Ölen öldüğüyle kalmaması lazım. Türkiye ucuz ölümler ülkesi. 'Sorumsuzluk cinayeti' adeta. Bu konuda Sağlık Bakanlığı'nın harekete geçmesi lazım" dedi.
Sağlık sisteminde yaşanan sorunlara dikkat çeken Ağbaba, şöyle devam etti:
"Her gün yeni ölüm türleri duyuyoruz. Sahte alkolden zehirlenen insanlar, yürürken kafasına bir şey düşüp ölen insanlar... Birçok cinayet var maalesef. TBMM, ALO 182 gibi işliyor. AK Partili milletvekilleri ve diğer milletvekili arkadaşlarımızı da maalesef hastalar arıyor. Endoskopi randevusu 24 Şubat 2026'ya verilmiş. Adamın ölüp ölmeyeceği belli değil. Ultrason randevusu 2 Mart 2026'ya verilmiş. Sağlık sisteminin durumu bu.
10 yılda sağlık sisteminden memnuniyet tam 30 puan azalmış ve yüzde 41'e düşmüş durumda. Bir taraftan yaklaşık 5 yılda 10 binin üzerinde hekim yurt dışına gitmiş. Yenidoğan çetesi vardı geçen yıl, biz bugün Sayın Sağlık Bakanı'ndan istifa istemiyoruz çünkü kendinden büyük abileri çok çeşitli ölümlerin sorumlusu. Örneğin geçtiğimiz günlerde bütçesini konuşutuğumuz Kültür ve Turizm Bakanı 78 kişinin ölümünden sorumlu, istifa etmedi. 7 kişi Dilovası'nda yandı, CİMER'e şikayette bulunulduğu halde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı istifa etmedi. Yine aylar önce şikayet var, 'Metro inşaatı var, bu bina çökebilir' diyorlar, bina çöküyor, 4 kişi ölüyor, Ulaştırma Bakanı istifa etmiyor. Biz de Sayın Sağlık Bakanı'ndan yeni Bakan olduğu için istifa talep etmiyoruz ama biraz utanma talep ediyoruz.
Türkiye'de çok övündükleri sağlık sisteminin hali bu. Memnuniyet azalmış. Hemşiresi, doktoru memnun değil, sağlık çalışanlarına şiddet almış başını gidiyor. Bu şiddeti hükümet övünerek kullanıyor, 'Eskiden doktorlara laf edemiyorduk, şimdi doktorları dövebiliyoruz' diyorlar."