Türkiye Komünist Hareketi: "Asgari Ücret Mevcut Yoksulluk Düzeyinden Aşağıya Olamaz"

Güncel Haberler

Türkiye Komünist Hareketi, 2026 yılı asgari ücret belirleme görüşmelerinde patron temsilcileri ve sarı sendikacıların yer almaması gerektiğini bildirdi. Açıklamada, mevcut asgari ücretin yoksulluk sınırının altında kalma riski taşıdığına dikkat çekildi ve emekçilerin yaşam koşullarının iyileştirilmesi gerektiği vurgulandı.

(ANKARA) - Türkiye Komünist Hareketi'nden (TKH), 2026 yılı asgari ücrete ilişkin yürütülen görüşmelere ilişkin yapılan açıklamada, "Ücretlerin belirlenmesinde uzmanlar, devlet ve işçi sınıfı temsilcileri dışında kimse olmamalıdır. Patron temsilcileri, sarı sendikacılar komisyonun bir parçası olamaz" ifadesi kullanıldı.
Asgari Ücret Tespit Komisyonu 2026 yılı asgari ücretini belirlemek için üçüncü kez toplanmaya hazırlanırken Türkiye Komünist Hareketi'nden (TKH) konuya ilişkin yazılı açıklama yapıldı.
Patron temsilcileri ve iktidar cephesinden yapılan "müjde" açıklamalarının gerçeği yansıtmadığının savunulduğu açıklamada, TÜİK verileri ve "beklenti enflasyonu" temel alınarak gündeme getirilen zam tekliflerinin, emekçilerin yaşam koşullarını karşılamaktan uzak olduğu belirtildi.
Asgari ücretin açlık sınırının dahi altında kalma riski taşıdığına dikkati çekilen açıklamada, "Zam vermeye gelince asgari, sömürüye gelince azamiye alışan AKP düzeninin, Türkiye'nin emekçilerine söyleyebileceği tek bir doğru söz yoktur. Bugünkü açlık sınırının bile altında kalmaya aday bir asgari ücret düzeyinin tartışılması, emekçilerle alay etmekten başka bir şey değildir. Meclis muhalefetinin ve sarı sendikaların 'sözde' kalan itirazları ise göz boyamaktan fazlasını ifade etmiyor" denildi.
"Emekçilere dayatılan bu düzenin mimarı AKP ve patronlardır"
Dört kişilik bir ailenin yoksulluk sınırının 97 bin liradan fazla olduğuna dikkat çekilen açıklamada, hali hazırda alınan asgari ücretle bir ailenin tüm fertleriyle birlikte çalışsa bile "yoksulluk" düzeyine erişemeyeceği belirtildi.
Çalışan nüfusun yarısından fazlasının asgari ücret aldığı, ortalama ücretin ise 1,5 asgari ücrete denk geldiğinin belirtildiği açıklamada Türkiye Komünist Hareketi taleplerini de şöyle sıraladı:
"Veriler ortadadır. Emekçilere dayatılan bu düzenin mimarı AKP ve patronlardır. Asgari ücret tartışması, emekçileri en aza ikna etmenin, AKP'yi ve patronları 'haklı' göstermenin bir kılıfı olmuş, meclis muhalefeti ve sarı sendikalar da bu oyunun bir parçası haline gelmiştir.
1- Asgari ücret komisyonu bu haliyle patronlar kulübü anlamına gelmekteyken işçi sınıfı açısındansa 'asgari yaşam komisyonu' anlamına gelmektedir. Ücretlerin belirlenmesinde uzmanlar, devlet ve işçi sınıfı temsilcileri dışında kimse olmamalıdır. Patron temsilcileri, sarı sendikacılar komisyonun bir parçası olamaz!
2- Asgari ücret mevcut yoksulluk düzeyinden aşağıya olamaz. Asgari ücret aylık olarak, işçi sınıfı temsilcilerinin gözetiminde belirlenmelidir.
3- Asgari ücret enflasyonun nedeni değil, patronların kar hırsı enflasyonun temelidir. Süper karlar ile sömürüyü tepe noktasına çıkaran piyasa sisteminde asgari ücret 'enflasyona ezdirilmek' zorundadır. Kamucu bir ekonominin hakim olduğu bir ekonomik yapıda 'asgari ücret' enflasyona yenik düşmez."