Almanya: 'AB ve NATO'yu ilgilendirilen maddeler Trump planından çıkarıldı'
ABD Başkanı Donald Trump'ın Avrupa'da tepkiyle karşılanan Ukrayna planında, Cenevre görüşmeleriyle birlikte kapsamlı değişikliklere gidildi.
ABD Başkanı Donald Trump'ın Avrupa'da tepkiyle karşılanan Ukrayna planında, Cenevre görüşmeleriyle birlikte kapsamlı değişikliklere gidildi.
Avrupalı liderler, planı Rusya yanlısı olmak ve Avrupa'nın egemenlik hakları ile güvenlik kaygılarını yok saymakla eleştirmişti.
ABD bu iddiaları reddetti ancak Cenevre'de gerçekleştirilen görüşmelerin ardından planda bazı uyarlamalara gidileceğini açıkladı.
23 Kasım'da Cenevre'de yapılan görüşmelere ABD, Almanya, Fransa, İngiltere ve Ukrayna'dan heyetler katıldı.
Almanya Başbakanı Friedrich Merz ve Almanya Dışişleri Bakanı Johann Wadephul, planda değişiklik için yoğun diplomatik görüşmeler yürüttü.
24 Kasım'da Alman basınına yaptıkları açıklamalarda, yapılması beklenen değişikliklerle ilgili çarpıcı detaylar verdiler.
'Avrupa çıkarlarını koruduk'
Dışişleri Bakanı Johann Wadephul, "E3" ülkeleri Almanya, Fransa ve İngiltere'nin temsilcilerinin Cenevre'deki görüşmelerde belirleyici değişiklikler yapılmasını sağladıklarını açıkladı.
"Avrupa ve NATO'yu ilgilendiren tüm konular plandan çıkartıldı. Dün sağladığımız değişiklik çok belirleyici bir başarıdır" dedi.
Deutschlandfunk radyosuna konuşan Wadephul "Defalarca belirttiğimiz gibi, herhangi bir anlaşmanın Avrupalılar ve Ukraynalıların rızası dışında, baypas yoluyla yapılmaması gerektiği çok açık. Şimdi ilk adımı attık, bunların plandan çıkartılmasını sağladık ve Avrupa'nın çıkarlarını koruduk" ifadelerini kullandı.
'Ukrayna'ya eşlik edeceğiz'
Wadephul, bundan sonraki sürece Avrupalıların, Ukrayna'nın "savunucuları" olarak eşlik edeceklerini söyledi.
Ukrayna'nın egemenliğinin korunmasına büyük önem atfettiklerini, Cenevre görüşmesi sonrasında Beyaz Saray'ın yayımladığı açıklamasında buna vurgu yapmasının memnuniyet verici olduğunu kaydetti.
Wadephul, Trump'ın planının Ukrayna'yı mevcut cephe hattının da gerisinde toprak tavizleri vermeye zorlamasına karşı olduklarını ifade etti:
"Müzakerelerin başlangıç noktasının mevcut cephe hattı olması gerekiyor" dedi.
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio'nun, planın Ukrayna ve Avrupa tarafından kabul edilebilir bir hale getirilmesine önemli katkılar sunduğunu dile getiren Wadephul, "Savaşı Rusya başlattı, sonuçlarına da Rusya katlanacak" diye konuştu.
Avrupalı liderler karşı atak başlatmıştı
ABD Başkanı Donald Trump'ın geçen hafta basına sızan Ukrayna barış planı Avrupa'da büyük tepkilere yol açmış, Avrupalı siyasetçiler ve uzmanlar tarafından Ukrayna için "teslimiyet planı" olarak yorumlanmıştı.
Trump'ın Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy'ye 27 Kasım'daki Şükran Günü'ne kadar zaman vermesi ve planda Avrupa adına tavizler verilmesini öngören maddelerin yer alması da Avrupa başkentlerinden şok etkisi yaratmıştı.
İlk şoku üzerlerinden attıktan sonra planın revize edilmesi ve bu sürece Avrupa'nın da dahil edilmesi için karşı atak başlatan Avrupalı liderler, kısmen de olsa sonuç almış görünüyor.
Almanya Başbakanı Friedrich Merz, ABD yönetiminin hazırladığı Ukrayna planının revize edilmesi için Trump'ı arayan ilk Avrupalı liderlerden biri oldu.
Merz'den 'Avrupa için kader anı' çıkışı
Güney Afrika'daki G20 zirvesinde ve ardından 24 Kasım'da Angola'da başlayan AB-Afrika zirvesi çerçevesinde yoğun diplomatik çabalarını sürdüren Merz, burada gazetecilere yaptığı açıklamada, içinden geçilen dönemin "Avrupa için kader anı" olduğunu söyledi.
Cuma akşamı ABD Başkanı Trump ile telefonla görüştüğünü belirten Almanya Başbakanı, Trump'ın ortaklaşa hazırlanacak bir barış planına açık olduğu mesajını verdiğini aktardı.
Bunun üzerine Cenevre'de ABD, Ukrayna heyetleri ve Avrupalılar arasında görüşmeler yapıldığını söyleyen Merz, ulaşılan "ara neticeyi" memnuniyetle karşıladıklarını ifade etti.
Merz, Cenevre'de yapılan görüşmelerde ABD, Ukrayna ve Avrupa ülkeleri arasında Rusya'ya karşı ortak bir tutum belirlenmeye çalışıldığını aktardı.
Üzerinde anlaşmaya varılan ana hatların ABD ve Ukrayna liderleri tarafından onaylanması gerekeceğini belirtti.
"Ukrayna'nın çıkarları aynı zamanda Avrupa'nın ortak çıkarlarıdır ve biz bunları birlikte kalıcı olarak korumak istiyoruz" dedi.
Alman lider, Avrupa'nın onayı olmadan Avrupa'nın çıkarlarını ve egemenliğini ilgilendiren konulara yer verilen bir plan hazırlanamayacağını savundu.
Merz, Ukrayna'nın tek taraflı toprak tavizlerine zorlanamayacağını, ayrıca Ukrayna'nın gelecekte de kendisini koruyabilecek güçlü bir orduya sahip olması gerektiğini vurguladı.
Ukrayna'ya güçlü güvenlik garantileri verilmesi gerektiğinin de altını çizen Merz, bu sürecin uzun ve çetin olduğunu, bu hafta içinde bir barış planının kabul edilmesini olası görmediğini dile getirdi.
"Şimdi asıl belirleyici adım Rusya'dan gelmeli" diyen Merz, "Rusya bu adımı atmadıkça, bir süreç de olmayacaktır. Süreç olmazsa barış da olmaz" dedi.
Merz'in 'kabul edilemez' dediği maddeler
Merz, Trump'ın barış planının basına sızmasının ardından yaptığı açıklamalarda ABD Başkanını doğrudan eleştirmekten kaçınmıştı.
Planın içeriğinde yer alan unsurları ise açık bir dille eleştirmiş, bunların kendileri için kabul edilemez olduğunu söylemişti.
Trump, 28 maddelik barış planında Rusya'nın G8'e geri dönüşüne kapı aralarken, Almanya Başbakanı Merz, hafta sonunda gazetecilere yaptığı açıklamada, bunu kesin bir dille reddetti.
Merz, "Bunda bir değişiklik olacaksa bu ancak G7'de bulunan herkesin kararıyla olabilir. Şu anda, Amerika dışındaki altı G7 üyesinin Rusya'yı bu gruba yeniden kabul etmeye istekli olduğunu göremiyorum" dedi.
Alman Dışişleri Bakanı Wadephul, yaptığı son açıklamada planın değiştiğini açıkladı.
28 maddelik planda, AB tarafından dondurulan Rusya'nın varlıklarının ABD tarafından Ukrayna'daki yeniden imar çalışmalarında kullanılacağı belirtiliyordu.
Merz, bu maddeye ilişkin olarak da "bu kabul edilemez" açıklaması yaptı, AB tarafından dondurulan Rus varlıklarının ABD'yi ilgilendiren bir konu olmadığını dile getirdi.
Planda Avrupa'yı ilgilendiren konuların, Avrupa'nın onayı olmadan uygulanamayacağını söyleyen Merz şöyle devam etti:
"Şimdiye kadar Rus varlıklarının bir kredi için kullanılması tartışılmıştı. Ve bu kredi verilirse AB tarafından verilecek ve Ukrayna'ya silah satın alabilmesi için verilecek.
"Amerikalıları şu anda doğrudan ilgilendiren bir konu değil. Bu nedenle Amerikalılar da elbette bu tutarı kullanamazlar."
Donald Trump, Diplomasi, Güvenlik, Ukrayna, Almanya, Dünya, Nato, Nato, Ukrayna, Almanya, Donald Trump, Güvenlik, Diplomasi, Dünya, Haberler
- AK PARTİ
- AVRUPA BİRLİĞİ
- AZERBAYCAN
- BASKETBOL
- BELEDİYE
- BEŞİKTAŞ
- CHP
- ÇEVRE
- DEM
- DİPLOMASİ
- DOĞA
- DONALD TRUMP
- DEVLET BAHÇELİ
- EĞİTİM
- EKREM İMAMOĞLU
- ELON MUSK
- EMEKLİ
- EMLAK
- ENERJİ
- ENFLASYON
- ESNAF
- FENERBAHÇE
- FİKSTÜR
- FİLİSTİN
- FUTBOL
- GALATASARAY
- GASTRONOMİ
- GAZZE
- GÜNCEL
- GÜVENLİK
- GÖÇMEN
- HAKAN FİDAN
- HASTANE
- HAYVAN HAKLARI
- HIRSIZLIK
- HUKUK
- IRAK
- İNSAN HAKLARI
- İRAN
- İSRAİL
- İSTANBUL
- İŞÇİ
- İTFAİYE
- JANDARMA
- JOSE MOURINHO
- KAZA