Zeytinyağı tesisi geleneksel yöntemlerle üretimi sürdürüyor

Gazze'deki zeytinyağı tesisinden detay görüntülerZeytinyağı üretiminden detaylarGazze Şeridi'nde zeytinyağı tesisini işleten İbrahim Mikdad ile röportajGazzeli Riyad Ebu Yusuf ile röportaj GAZZE (AA) – MÜCAHİT AYDEMİR - İsrail ablukası altındaki Gazze Şeridi'nde her yıl ekim ayının ortasında başlayan hasat mevsimiyle zeytinyağı üreticileri için de hummalı bir çalışma içine girdi.Zeytin hasadı ve zeytinyağı üretimi, mevsimlik işçi binlerce Filistinli erkek ve kadın için ekonomik fırsat yaratıyor.Filistin Tarım Bakanlığı tahminlerine göre, bu yıl, Batı Şeria, Doğu Kudüs ve Gazze Şeridi dahil işgal ve abluka altındaki Filistin'de toplam zeytinyağı üretiminin yaklaşık 31 bin tona ulaşması bekleniyor.Bakanlığın verilerine göre, ülkede yaklaşık 12,5 milyon toplam zeytin ağacı bulunurken, bunların 10 milyon kadarından ürün elde ediliyor.Gazze Şeridi genelinde, 32 modern, 6 geleneksel (yarı otomatik) ve eski taşa dayalı manuel pres yöntemiyle faaliyet gösteren 2 tesis olmak üzere toplam 40 zeytinyağı üretim tesisi bulunuyor.Çok sayıda Filistinli, kültürel miraslarından biri olarak, granit taş değirmenler kullanarak geleneksel tekniklerle elde edilen zeytinyağını tercih ediyor.Gazzeli işletme asit oranı az, soğuk sıkım zeytinyağı üretiyorİbrahim Mikdad, Gazze Şeridi'nde işlettiği zeytinyağı tesisinde sabahın erken saatlerinden itibaren işe koyularak bu parlak yeşil renkteki yağın sıkım sürecini takip ediyor.Tesiste, kentin farklı bölgelerinden toplanan zeytinlerden kaliteli zeytinyağı elde etmek için soğuk sıkım yapılıyor.AA muhabirine konuşan 61 yaşındaki Mikdad, tamamen modern cihazlara bağlı kalmak yerine yarı otomatik, geleneksel yöntemlerle çalıştıklarını belirtti.Bu yöntemle asit oranı az, soğuk sıkım zeytinyağı ürettiklerini kaydeden Mikdad, dedelerinden miras bu aile mesleğini kendisinin de 40 yıldır sürdürdüğünü dile getirdi.Taş değirmende öğütme yoluyla elde edilen yağın besinsel değerinin, modern yöntemlerle elde edilenden daha fazla olduğunu söyleyen Mikdad, "Geleneksel yöntemlerle yaptığımız üretim, modern yöntemlerde ihtiyaç duyulandan daha fazla zaman ve emek gerektiriyor." dedi."Abluka kaldırılsa ihracat rekabetinde yer alabiliriz"Zeytinlerin sıkıldığı, depolandığı ve satıldığı bu tesisin yılda 30-40 gün faaliyet gösterdiğini belirten Mikdad, bu yıl zeytin hasadındaki rekoltenin "iyi" olduğunu söyledi.Filistinli üretici, 100 kilogram zeytinden yaklaşık 14 ila 18 litre yağ elde ettiklerini aktardı.Tesiste oğulları ve diğer aile fertleriyle çalışan Mikdad, Gazze Şeridi'ndeki kötü ekonomik koşullar nedeniyle yabancı işçi çalıştıramadığına dikkati çekti.Gazze Şeridi'nde üretilen zeytinyağının kalitesinden de güvenle söz eden Mikdad, "İsrail tarafından 16 yıldır Gazze'ye uygulanan ablukanın kaldırılması ve ihracat kapılarının açılması durumunda, sektördeki ticaret rekabetinde yer alabiliriz." dedi.Zeytinin posası da çevre dostu yakıt olarak kullanılıyorTesiste sıkılan zeytinin posası da çöpe gitmiyor. Bu yüksek kalorili posa, çevre dostu yakıta çeviriyor.Gazzeli işletme sahibi, kömüre göre kalorisi çok yüksek, duman oranı düşük olan bu posayı, yakıt olarak kullanılmak üzere tavuk çiftlikleri gibi yerlere gönderdiklerini söyledi.Müşteriler, geleneksel yollarla üretilen yağı tercih ediyorGazzeli Riyad Ebu Yusuf da, zeytinlerini sıktırmak için her yıl bu tesise gelerek, elde ettiği zeytinyağını müşterilerine satarak geçiniyor.Ebu Yusuf, müşterilerinin, "yüksek besin değerine sahip olduğu için, özellikle geleneksel yöntemlerle elde edilen bu zeytinyağını talep ettiklerini" belirtti.Ebu Yusuf, Filistin mutfak kültüründe zeytinyağının çok önemli bir yeri olmasına rağmen çok sayıda Gazzeli ailenin, satın alma gücündeki düşüş nedeniyle daha az miktarlarda zeytinyağı tükettiğine dikkati çekti.İsrail'in Gazze ablukasıİsrail'in 2006'dan bu yana hava, kara ve denizden abluka altında tuttuğu Gazze Şeridi'nde 365 kilometrekare alanda 2 milyondan fazla insan yaşıyor.Dünyanın nüfus yoğunluğu en yüksek bölgeleri arasında gösterilen Gazze'de 16 yıldır süren abluka, buradaki Filistinlilerin hayatını doğrudan olumsuz etkiliyor.Birleşmiş Milletlerin eylülde hazırladığı rapora göre, Gazzelilerin yüzde 65'inden fazlası yoksulluk sınırının altında yaşıyor ve nüfusun yüzde 60'tan fazlası işsiz.