Cami Minaresini Hatıra Olarak Götürmüşler

BURAK AKAY - Çanakkale'nin Biga ilçesine bağlı Eşelek köyünün sakinleri, baraj yapımı nedeniyle 1997'de boşaltılan ve Gökçeada'ya taşınan yerleşim alanlarından hatıra olması amacıyla köy camisinin minaresini de söküp, götürdü.Gökçeada'ya taşınan köye yapılan camiye 2000 yılında eklenen "hatıra minare"den 3 yıl verilen ara dışında yaklaşık yarım asırdır ezan okunurken, köylülere atalarından miras eski yerleşim yerini anımsatıyor.AA muhabirinin edindiği bilgilere göre, Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından yapımına 1986 yılında karar verilen ve 1990'da temeli atılan Bakacak Barajı, 1999'da hizmete açıldı.136 milyon metreküp su tutma kapasitesine sahip barajın havzasında bulunan ve boşaltılmasına karar verilen Biga'nın 85 haneli Eşelek köyünün sakinlerine, Çanakkale'nin Gökçeada ilçesinde yeni köy oluşturulması için yer gösterildi.Gökçeada'ya gelen köylüler, burada adanın kuzeyinde kalan bölgede kendileri için gösterilen alana yerleşme kararı aldı. Köydeki 85 haneden 60'ı Gökçeada'ya gelmeyi kabul ederken 25 hane ise Biga merkezi ile civar köylere yerleşti.Barajdaki su tutma sağlanınca kapakların 1995'te açılacağı ve köyde kalanların da bir an önce Gökçeada'daki yeni Eşelek köyüne taşınmaları gerektiği çağrısı yapıldı.Evlerinden eşyalarını kamyonlara yükleyen Eşelekliler, acı ve tatlı hatıralarını, çocukluk ve gençlik anılarını baraj sularının altında bırakmak üzere köyden ayrılmaya başladı.Bölge halkı topraklarından ayrılmadan önce yeni köylerine, hatıralarını yıllar sonra bile canlı tutmalarını sağlayacak bir anı olarak Eşelek köyü camisinin 1964 yılında yapılan minaresini götürmeye karar verdi.Minareyi yapan ustayı bulan köy halkı, 1997'de taşları tek tek söküp numaralandırdı. Minarenin parçalarını kamyona yükleyen vatandaşlar, yaklaşık 200 kilometre uzaklıktaki yeni Eşelek köyüne gitti.Bir süre civarda kiralık evlerde kalan ve evlerinin 2000 yılında tamamlanmasının ardından yeni köylerine taşınan halk, yanlarında getirdikleri "hatıra minare"yi köylerinin camisine ekledi. 40 gün gibi bir sürede yeniden inşa edilen 52 yıllık minareden, 3 yıllık aradan sonra tekrar ezan sesi duyulmaya başlandı.Köyün taşınma sürecindeki muhtarı Nazmi Ceylan, yaptıkları işin dünyada bir örneğinin olmadığını söyledi.Yıllarca biriken acı ve tatlı tüm anılarının suların altında kalacağının kesinleşmesi üzerine köyden bir hatırayı yanlarında götürme istediğinin ortaya çıktığını anlatan Ceylan, şöyle konuştu: "Biz tabi köyü bırakıp gideceğiz ama köy bir yere gitmeyecek. Evler, köyün meydanı, çeşmeler, cami, okul herşey orada kalacaktı. Suyun altına gömülecekti bizim Eşelek köyümüz. Düşündük bize köyün hatırasını ne yaşatabilir diye. Hatıra olsun diye fotoğraflar çektirdik. Köyün her noktasından fotoğraflarımız var elimizde şimdi. Sonra oturduk konuştuk. Camimizin minaresi de gerçekten çok güzeldi. Her gelen hayran kalıyordu. Dedik ki, sökelim götürelim yeni köyümüzdeki camimize minare olsun bu. Hem minaremiz oldu hem de en önemli hatıramız. Önce nasıl yaparız diye düşündük taşındık. Minareyi yapan ustayı bulduk, durumu anlattık. ve minareyi sökmeye başladık. Söktüğümüz her taşı numaralandırdık. Bizim minaremizin bugünlere ulaşan hatırası böyle başladı.""Minaremiz bizim gözbebeğimiz"Köy halkından İdris Yavaş ise barajın, köydeki bir çok hatırayı suların altında bıraktığını dile getirdi."Minaremiz, bizim gözbebeğimiz" diyen Yavaş, "Onu eski köyümüzden buraya getirdik. Köyümden tek hatıramız bu en değerlimiz güzelim minaremiz. Bütün köy öyle sever. Burada ona bakınca bütün herşey film şeridi gibi gözümüzden geçiyor. Hatıralar canlanıyor." dedi.Eşelek Camisi imamı Ahmet Özbek de 2 yıl önce ilk görev yeri olarak buraya atandığını, köylülerden minarenin hikayesini duyduğunda çok etkilendiğini söyledi.Böyle bir köyde ve böyle bir camide görev yapmaktan dolayı mutluluğunu dile getiren Özbek, zaman içinde minarenin kendisi için de önemli bir yere sahip olduğunu kaydetti."Köy halkı en zor hatırayı seçmiş"Köy muhtarı Erol Dönmez, baraj yapılacağı için zorunlu göç olarak Biga'dan Gökçeada ilçesine geldiklerini söyledi.Eşelek'in taşınmasının kesinleşmesinin ardından "Kalıcı bir hatıra ne olsun" sorusuna minare olarak cevap bulduklarını anlatan Dönmez, "Bence köy halkımız en zorunu, minareyi seçmişler. Aslında en zorunu seçmişler ama bunu da başarmışlar. Ben bunun dünyada ilk ve tek örnek olduğunu düşünüyorum. Minare sökülüp taşlar tek tek numaralandırılmış. Buraya gelip yapılırken yine meşakkatli bir süreç. Anlatılmaz yaşanır dercesine bir hikaye bu. Umarım minare önümüzdeki yıllar hatta yüzyıllar zarar görmeden korunabilir." diye konuştu.cami minaresiÇanakkaleEşelek köyüGökçeadaMuhabir Burak AkayCopyright Redaktör Zafer Akpınar