Adalet Peşinde Aileleri Platformu'nun "Adalet Nöbeti" Sürüyor: "53 Bin İnsanı Öldürenleri Affetmesinler"

Güncel Haberler

Adalet Peşinde Aileleri Platformu Sözcüsü Döne Kaya, "53 bin insanı öldürenleri affetmesinler. Bu sanıkların affedilmesi demek, bizlerin yeniden yeniden 6 Şubat'ları yaşaması demektir. Biz yeniden 53 bin insan ölmesin istiyoruz" dedi.

Haber: Mehmet OFLAZ - Kamera: Hakan KARADUMAN
(ANKARA) - Adalet Peşinde Aileleri Platformu Sözcüsü Döne Kaya, "53 bin insanı öldürenleri affetmesinler. Bu sanıkların affedilmesi demek, bizlerin yeniden yeniden 6 Şubat'ları yaşaması demektir. Biz yeniden 53 bin insan ölmesin istiyoruz" dedi.
Adalet Peşinde Aileleri Platformu üyelerinin, deprem sanıklarının 11'nci Yargı Paketi'nin 27'nci maddesi kapsamından muaf tutulması istemiyle Cemal Süreya Parkı'nda başlattıkları "Adalet Nöbeti" sürüyor. Platformun sözcüsü Döne Kaya, yaptığı açıklamada şunları kaydetti:
"Üç gündür bizlere destek veriyorsunuz. Yanımıza ziyarete gelen tüm halkımıza da ayrıca teşekkür ederim. Bugün, adalet nöbetimizin enkaz altında kalmaması için sürdürdüğümüz nöbetin 3. günündeyiz. Bugün de yine Meclis'teydik. Sabah saat 9 gibi girdik, gerekli görüşmeleri yaptık. Öncelikle DEM Parti bizi ağırladı. Dünkü ağırlama sonrasında, Adalet Komisyonu üyeleriyle tekrardan bir toplantı yapılacağını, her siyasi partiden milletvekillerinin katılacağını söylemişlerdi. O sürece ilişkin gelişmeleri bize aktardılar. Adalet Komisyonu'nda AK Parti Milletvekili Cüneyt Bey'in görüşmelere katıldığını ifade ettiler. O toplantıda aynı zamanda Adalet Bakanlığı temsilcilerinin de bulunduğunu, problemin nasıl çözülebileceğinin ele alındığını söylediler. Umarım gerçekten bu problemi çözerler. Umarım bu bir oyalama taktiği değildir.
Bugün DEM Parti ile birlikte bir basın toplantısı yaptık ve gerekli açıklamalarımızı tekrar ettik. Yine 27. maddeye neden 'hayır' dediğimizi açıkladık. Deprem suçlarının muaf tutulması gerektiğini, ailelerimizle birlikte tek tek, gözyaşlarımızla anlattık. Daha sonrasında CHP'nin Grup toplantısındaydık. CHP Genel Başkanı Özgür Özel de problemlerimizi dile getirdi. Meclis'te haykırdık: 'Unutmak yok, affetmek yok, helalleşmek yok.' Bundan sonraki süreç artık, oradaki milletvekillerinin iradesine kalmıştır. Aynı zamanda bugün, Adalet Komisyonu içindeki milletvekillerinin tekrar bir toplantı yapacağı, ardından paketin görüşülmeye başlanacağı bilgisi bize ulaştı. Umarım bu toplantı, dün verdikleri sözler doğrultusunda çözüm önerilerinin bulunabildiği ve buna uygun düzeltmelerin yapıldığı bir toplantı olur. Henüz içeriden bir gelişme gelmedi. Çünkü dünden beri bu maddeye ilişkin problemin çözümünü ve çözüm yöntemini biz halktan bekliyorlar. Bu maddeyi düzenleyen biz olmadığımız için, çözüm önerisini yapacak olan da bizler değiliz.
"Tek isteğimiz deprem sanıklarının bu yasa dışında tutulmasıdır"
Taleplerimizi ilettiğimizde, 'yeni bir eşitsizlik yaratır' diyorlar. Biz eşitsizlik yaratmıyoruz. Bu tarz paketleri çıkararak eşitsizliği başlatan kendileridir. Şimdi bu eşitsizliği çözmek için yeni eşitsizlikler ortaya çıkarıyorlar. Bu eşitsizliği ortaya çıkaran da, çözecek olan da kendileridir. 'Yasa geneli kapsamalıymış, tek kişi üzerinden anlaşmak istiyormuşuz' diyorlar. Hukukçu olanlar onlar, yasa koyucu olanlar onlar, çözüm yollarını bilenler de onlar. Çözüm önerilerini bizden beklemelerini kabul etmiyoruz. Bizim tek isteğimiz var: Deprem sanıklarının bu yasa dışında tutulmasıdır. Umarım bize verilen sözleri; gerek DEM Parti vekillerinin, gerek CHP'nin ve gerekse Cüneyt Bey'in verdikleri sözleri yarınki oylamada görürüz.
Tekrardan hatırlatmak isteriz: Birincisi; '31 Temmuz 2023 öncesi' denildiği için 6 Şubat'ı da kapsamaktadır. Bunu kabul etmiyoruz. Tarih değiştirilebilir. İkincisi; henüz mahkemeler tarafından cezası dahi verilmemiş, infazı gerçekleşmemiş insanların affedildiği bir madde olduğu için bunu kabul etmiyoruz. Henüz cezası kesinleşmemiş insanların bu madde dışında tutulmasını istiyoruz. Bunu önerdiğimizde, 'ilk Covid yasasından faydalanamayanlar için eşitsizlik doğuyor' diyorlar. Bizim yargılamalarımız ne 7 Şubat 2023'te başladı ne de 31 Temmuz 2023'ten önce başladı. O yüzden yargı sürecinde mağdur olacak tek bir sanık yok bizim davalarımızda.
Yargılamalar, depremden yaklaşık 1,5 yıl sonra başladı. Asıl mağdur olan bizleriz. Asıl eşitsizliği yaşayan bizleriz. Bunu çözecek olan da kendileridir. İlk Covid yargı paketinde eşitsizliği yaratan da kendileridir. Yargı sürecinde mağdur edilenleri tespit etmek inanın çok basit. Ben 70 dava takip ediyorum; 70 davanın esas numarasını biliyorum. Onlar da Covid yasasında yargılama sürecinde kimlerin mağdur olduğunu tek tek biliyorlardır. Onları affetsinler. Ama 53 bin insanı öldürenleri affetmesinler. Üçüncü talebimiz şudur: Bu önerilerimiz kabul edilmiyorsa, 27. madde bu şekilde düzenlenmeden geçirilmesin; geçirilmesine de izin verilmesin.
Tüm deprem bölgesi milletvekilleri başta olmak üzere, 6 Şubat'ta yanımızda dayanışma gösteren tüm halkı buraya davet ediyoruz. Çünkü biz 6 Şubat'ta enkaz altında kaldık. Bugün de adaletin enkazı altında bırakılmaya çalışılıyoruz. Bunu kabul etmiyoruz. Bu sanıkların affedilmesi demek, bizlerin yeniden yeniden 6 Şubat'ları yaşaması demektir. Çünkü bu sanıklar duruşmalarda bağıra çağıra, 'Ben yeniden inşaat yapacağım, yeniden mezarlar diktireceğim' diye söz veriyorlar. Hem de hakimin, savcının yüzüne, bizim gözümüzün içine baka baka, gülerek söylüyorlar. Bunu kabul etmiyoruz. Biz gelecek için adalet istiyoruz. Biz dirençli kentler istiyoruz. Biz yeniden 53 bin insan ölmesin istiyoruz."
"Unutmak yok, affetmek yok, helalleşmek yok"
Ebrar Sitesi'nde ailesini kaybeden Fatma Irmak ise, "Halk bizim yanımızda. Yaklaşık 30 sivil toplum örgütü bizim yanımızda; imza verdiler. '27. madde geçmesin' diyorlar. Ankara halkı bizim yanımızda. Türkiye tek yürek olmuş, 27. maddenin geçmemesini, katillerin affedilmemesini bekliyor. Bizim buradan gitmemizi istiyorlar. Ama biz gitmiyoruz. Çünkü dayanışmayla buradayız. Biz umutluyuz. Buradan tek bir adım atmayacağız. Vazgeçmeyeceğiz. Çünkü: Unutmak yok, affetmek yok, helalleşmek yok" diye konuştu.