Süheyl Batum AKP'nin Gönüllü PropagandaCısı

Politika Haberleri

Halkın Sesi Partisi Genel Başkan Yardımcısı Erol Erdoğan TEKİRDAĞ'da Basın Toplantısı Yaptı.

Halkın Sesi Partisi Genel Başkan Yardımcısı Erol Erdoğan TEKİRDAĞ İl Başkanlığında düzenlediği basın toplantısında, başkanlık ve iki partili sistem için Başbakan'ın ABD'yi model göstermesine tepki göstererek Başbakan "ABD'yi demokrat bir ülke mi zannediyor. Bir milyon kişinin ölümüne sebep olan bir ülke demokrat olamaz" dedi. Erdoğan basın toplantısında başkanlık sistemine, diplomalı işsizliğe, Süheyl Batum'un askerle ilgili sözlerine ve seçilme yaşına değindi.

Erol Erdoğan'ın açıklamaları şöyle;

Süheyl BATUM kendi kalesine gol atan futbolcu gibi

Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Zonguldak Şubesini ziyaret eden Batum'un ''Koca bir askeri yıktılar, meğer kâğıttan kaplanmış, biz bunu asker zannedermişiz, meğer ABD içini oymuş. O koca ağacı hop diye yıktılar. Ancak CHP'yi yıkamadılar'' şeklindeki sözleri siyasetçiye yakışmıyor.
Süheyl Batum, çok koşturan, çok çalışan ama her defasında topu kendi kalesine gol olarak gönderen bir futbolcuya benziyor.

Süheyl Batum böyle devam ederse, AK PARTİ'nin kendisine "AK PARTİ Gönüllü Propagandacı" madalyası vermesi gerekir.
CHP'nin her defasında YARGIYI ve ORDU'yu göreve davet eder tarzı konuşmalardan vazgeçmesi gerekir. CHP sırtını askere, yargıya, darbeye, derinlere dayamaktan vazgeçmelidir.

Genelkurmayın sitesinde 27 Nisan e-muhtırası acilen kaldırılmalıdır

Söz darbeye gelmişken, bu vesileyle önceki bir çağrımı yinelemek istiyorum.
27 Nisan 2007'yi bu ülkede herkes hatırlar. Adına E-Muhtıra denilen girişimi. İçinde Hazreti Peygamberin anıldığı programları, çocukların ilahi okumalarını diline dolayan meşhur metin. O muhtıra halen Genel Kurmayın sitesinde duruyor.

Sayın Cumhurbaşkanı, Sayın Meclis Başkanı, Sayın Başbakan ve Sayın Genel Kurmay Başkanının dikkatini çekmek istiyorum.
27 Nisan e-muhtıra metninin Genel Kurmayın web sitesinden kaldırılmasını talep ediyorum.

Seçilme yaşı aşağıya çekilebilir; askerlik şartı kaldırılabilir

Sayın Başbakan geçen hafta "Seçme ve seçilme yaşı aynı olsun" dedi. Bu teklifi tartışabiliriz.
Bu tartışmaya şunu da eklemek istiyorum:

Seçilme yaşını aşağıya çekip sonra da ASKERLİK yap öyle ADAY ol derseniz; bu olmaz. Bu tavır gençlere haksızlıktır. Seçilmenin önündeki ASKERLİK YAPMA engelini kaldırmaya dönük bir revizyon yapılmalıdır. Bunu da tartışmalıyız. Askerlik yapmadan evlenebiliyor bu ülkenin gençleri. Genel Müdür de oluyor, patron da oluyor, vergi de veriyor, milli sporcu da oluyor. Bu konunun müzakere edilmesi gerekir. Konuyu tartışmaya açalım. Sözgelimi yerel meclislerde seçilme yaşını daha aşağılara çekebiliriz.

Gençler için temel şart: İşsizliğin çözümüdür

Seçilme yaşını 18'e de 20'ye de indirsek gençlerimizin önündeki temel problem işsizliliktir. Ama önce GENÇLERE iş bulmamız lazım.
Gençler iş istiyor. Geleceğe güvenle bakmak istiyor. Yuva kurmak istiyor. Siyaset yapmak istiyor. Bunun için de İŞ şart. İşsiz bir genç nasıl siyaset yapsın! İşsiz bir genç, kendisi, ailesi, şehri ve ülkesi için hayallerini nasıl gerçekleştirsin!
"Ben her okuyana iş mi bulacağım, her üniversite bitirene iş bulmak zorunda mıyım" diyerek bu iş olmaz.

Üniversiteli işsizlik oranı 2–3 yıl sonra 2 katına çıkabilir.

Başbakan "ben her okuyana iş mi bulacağım, her üniversite bitirene iş bulmak zorunda mıyım" dediği için durumun farkında olmayabilir.
Ancak, bir tehlikeyi görmemiz lazım. Son yıllarda açılan yeni üniversiteler ve arttırılan kontenjanlar sebebiyle liseli ve üniversiteli yani diplomalı işsiz sayısının artışı sınırlı kaldı.

AK Parti Hükümeti, istihdam oluşturmayan, reel sektörü dikkate almayan, tarımı dışa bağımlı hale getiren DERVİŞ EKONOMİK modelini sürdürmeye devam ederse, 2–3 yıl sonra DİPLOMALI işsiz sayısı 2–3 katına çıkabilir.
Bu ciddi bir ikazdır. Hükümet, HAS PARTİ'nin ekonomi politikalarına dair eleştirileri dikkate almak zorundadır.
HAS PARTİ, Başbakan gibi "ben her okuyana iş mi bulacağım, her üniversite bitirene iş bulmak zorunda mıyım" demez, demiyor, demeyecek.

Yargıda, ekonomide, siyasette adaletsizlik var

Evet; sorun adaletsizliktir. Gelir dağılımında adaletsizlik var. Yargıda adaletsizlik var. Vergide adaletsizlik var. Eğitimde adaletsizlik var. Hizmette adaletsizlik var. Siyasette adaletsizlik var. Türkiye'nin sorunu adaletsizliktir.
Yoksa bu ülkede, para var, kaynak var, imkân var, iş gücü var, gençlik var, fırsatlar var. Eksik olan ADALETTİR.

Hükümet 75 milyonu değil 500 bin kişiyi düşünerek EKONOMİ POLİTİKASI oluşturuyor. Bu ülkenin memuru, işçisi, çiftçisi, emeklisi, esnafı, sanayicisi devleti SÜBVANSE ediyor; devlet de sayısı birkaç yüzbini bulan dar bir gruba durmadan transfer yapıyor.
İstihdam üretmeyen, işsizliğe çözüm olmayan, reel sektörü dikkate almayan, üretimi desteklemeyen bu ekonomik model çöpe atılmalıdır. ADALET olsun, her şey yoluna girer. Halkın Sesi Partisi, adalet için var.

Kaynak: Bültenler / Politika

Politika, Politika, Haberler