Kıskanç Karıkocalara Uydu Müjdesi

Motorola, Intel, Toshiba ve HP gibi global bilişim devlerine teknoloji üreten İsrailli Kai-Tek bünyesindeki Track Tek, şirketlerin her türlü operasyonunu uydu aracılığıyla takip ederek müdahale edebileceği çok amaçlı yer tespit ve araç takip cihazı DPL'yi Türkiye'ye getiriyor.

Küçük bir cihazla takip ve izleme uygulamaları yapan DPL cihazı, bankaların zırhlı araçlarından mücevher ve değerli kağıt taşınan çantalara, çalınma riski yüksek lüks otomobillerden dondurma taşıyan soğutuculu bir araca kadar izlenmesi istenen araçlara ya da cihazlara takılabiliyor. Eşini izlemek isteyenler bile aracına cihazı koyarak hangi saatte nerede olduğunu görebiliyor. Sistemde istenmeyen bir sorun çıktığında kontrol noktasına anında SMS veya e-mail ile uyarı gidiyor. Cihazın bağlı olduğu kablo

koparılsa bile içindeki batarya sayesinde 4-5 saat boyunca nerede olduğu izlenebiliyor.

ALKOLLÜ SÜRÜCÜYÜ BİLDİRİYOR

Kişisel otomobillerde gerekli yüklemeler yapıldığında araç eve girdiği anda anahtar kullanmadan kapıları açmak, klima gibi cihazları çalıştırmak da mümkün. Yine kişisel kullanımda sürücünün alkollü olması halinde de gerekli kişi veya kontrol noktasına anında uyarı yapılarak sürücüyle temas kurulabiliyor. Böylece kaza ve ölüm riski de azaltılıyor.

TRACK TEC, SATIŞLAR 20 BİN ADEDİ GEÇTİĞİNDE TÜRKİYE'DE ÜRETİM YAPACAK

Şirketlerde verimliliği artırırken maliyetleri düşürmeyi amaçlayan sistemi Türk ortağı Artec ile pazara sunacak olan Track Tec, satışları 20 bin adedi geçtiğinde Türkiye'de üretim yapmak için harekete geçecek. Başlangıçta en az 300 kişiye istihdam oluşturacak olan yatırım, Avrupa ve diğer çevre ülkelere ihracat imkanı doğdukça büyütülecek. Kai Tec'in kurucusu ve CEO'su David Frachi, "Yatırımı adım adım büyüteceğiz. Başlangıçta 2-3 milyon dolarlık yatırım planımız var. İhracat imkanları arttıkça adım adım

8 milyon dolara kadar çıkarabiliriz" dedi.

SMS İLE UYARIYOR

Artec'in Genel Müdürü Kubilay Özçelik ise ilk yıl Türkiye'de 50 bin adet DPL cihazı satmayı hedeflediklerini söyledi. Kai Tec'in Türkiye'de yatırım müjdesini almaktan mutlu olduklarını söyleyen Özçelik, DPL cihazının özellikle lojistik firmalarına tek merkezden şirket ve saha denetimlerini yapabilme imkanı sağladığını vurguladı. Özçelik, "Bu şekilde şirketler, filolarındaki araçlarını çalınma risklerine karşı koruyabildikleri gibi sürücülerin hız kontrolü, frigo dolapların ısı kontrolü gibi hassas

konuları merkezden denetleyebiliyor. Ayrıca araçların akaryakıt durumlarından, nerede olduklarına kadar istenilen her türlü bilgi SMS, e-mail yoluyla şirket merkezine ya da cep telefonuna anında gönderiliyor. Böylece personelin hem daha etkin hem de duyarlı çalışması sağlanmış oluyor" diye konuştu.

DLP cihazını tüketicinin ihtiyaçlarına göre geliştireceklerini kaydeden Özçelik, bu teknolojnin depodan rafa kadar çözüm sunduğunu anlattı. Özellikle geniş çaplı lojistik operasyonlara sahip firmaların DPL ile zaman, enerji ve iş gücünden yüzde 15-20 tasarruf sağlayabildiğini belirten Özçelik, "Artec'in araçlara ya da sabit cihazlara takacağı DPL ile, örneğin bir dondurma firması sahadaki bir aracında bir derece sıcaklık artışını tespit edip anında şoförünü uyarabilecek. Ya da bir market zinciri,

herhangi bir şubesinde bir buzdolabının ne kadar süre ile açık kaldığını görerek önlemini alarak enerji tasarrufu yapabilecek" dedi.

KASKO MALİYETİ DÜŞECEK

İsteyen herkesin aracına DPL'i takarak çalınma riskini sıfıra indirebileceğini kaydeden Kubilay Özçelik, böylece aracın kasko primi için daha az ödeme yapılabileceğini vurguladı. Bu çerçevede görüşmeye başladıkları Birlik Sigorta ile anlaşmaya vardıklarını belirten Özçelik, "Otomotiv firmalarıyla da görüşmelere başladık. Bu teknolojiyi daha araç satılmadan entegre edebilirsek, hırsızlık gibi durumlarda aracın yeri kolayca temin edilebildiği için kasko primleri daha az ödenecek. Bu teknoloji devletin

yetkili kurumları tarafından benimsenmesi halinde araçlara takılması zorunlu kılınırsa, trafik ve asayiş polislerinin iş yükünü önemli ölçüde azaltacak" değerlendirmesini yaptı.

Artec, 2007'nin ikinci çeyreğinden itibaren takip sistemi cihazlarını şirketlerde test etmeye başladı. Artec'in ürün denemesi yaptığı kurumlar arasında Aras Kargo, Merkez Bankası, Halk Bankası, Hedef Ecza Deposu, Novartis İlaç, Emniyet Gıda, Harley Davidson, Bahçıvan Gıda, Altur, Sürat Kargo, Alya Şirketler Grubu, Özge Plastik, ATC Lojistik, Marmara Dondurulmuş Gıda, Üstün Plastik gibi şirketler bulunuyor.

PO TANKERLERİNİ İZLEYECEK

Kubilay Özçelik, DPL teknolojisini tanıtmaya başladıkları şirketlerden bazılarının kendileri için özel projeler istediğini söyledi. Özçelik, "Örneğin Petrol Ofisi için bir harita hazırladık. Petrol Ofisi, araçları başka akaryakıt istasyonlarına girdiğinde veya yakıt almaya girmelerine kısa bir süre kala onları görmek ve uyarı almak istedi. Bunu hazırladık. Şu anda tüm istasyonlarını ve giriş çıkışları görüyorlar. Frito Lay ise sadece kendi ürünlerini satan marketleri göreceği bir sistem istedi. Kemal

Unakıtan'ın yumurta şirketiyle de görüştük. Onlar da DPL ile ürün prosesini takip edecek" dedi. Özçelik, Avea ve İş Bankası ile görüştüklerini, Türkiye Finans'ta denemelerin başarılı olduğunu ve sistemin çalıştığını da söyledi. Bankalar için özel projeleri olduğunu da anlatan Kubilay Özçelik, DPL kullanımı halinde POS makinelerinin aylık maliyetlerini ciddi oranda indirileceğini belirtti. Tek kasası olan bir işyerinde POS cihazının aylık maliyetinin 50 YTL olduğunu söyleyen Özçelik, "DPL kullanan işyerinde

bu maliyet 3 YTL'ye düşüyor. Kasa sayısı arttıkça maliyetteki düşüş de ciddi oranlara çıkıyor" dedi.

ORGAN MAFYASINA KARŞI KOL SAATLİ UYDU TAKİBİ

Artec, DPL teknolojisini, son zamanlarda artan organ mafyasına olaylarına karşı çocuklarını korumak amacıyla çözüm arayan aileler için kol saatine uyarlama çalışmasını kısa sürede tamamlayarak Türkiye piyasasına sunmayı hedefliyor. Kol saatine kolayca uyarlanacak olan teknoloji ile aileler çocuklarını uydudan takip edecek ve çocuklarının kötü amaçlı kişiler tarafından kaçırılsa bile uydudan nokta tespiti ile yerini bulabilecek.

YAZILIM MALİYETİ OLMAYAN CİHAZ 250-300 DOLARA SATILACAK

Dual Purpose Locator (DPL) cihazı, düşük maliyetli, düşük enerjili ve yüksek performanslı bir yer tespit ve takip cihazı olarak tanımlanıyor.

DPL'in en büyük özelliği geniş programlama imkanı sunan Merkezi İşlem Ünitesi'nden oluşması. Cihazın düşük enerjili mikro-kontrol, entegre CDMA/GSM modem, gelişmiş GPS alıcısı, -40 ile +80 derecede çalışabilme, kolay kurulum, sürücü davranış kontrolü, uzaktan programlama, alarm, durum tespiti ve parametre geçişi gibi özellikleri bulunuyor.

Geçen yıl 90 milyon doları İsrail'deki faaliyetlerinden olmak üzere Çin gibi farklı ülkelerde yaptırdığı üretimlerle toplam 150 milyon dolarlık ciroya ulaşan Kai Tec bünyesinde faaliyet gösteren Track Tec'in CEO'su Amir Lorber, DPL'nin ekstra bir yazılım gerektirmediğini, sadece kullanıcı adı ve şifrenin yeterli olduğunu anlattı.

DPL, şu anda İtalya, İngiltere, İrlanda, Romanya ve Brezilya'ya satılıyor. Cihazın fiyatı istenen özelliklere göre 200-400 dolar arasında değişiyor.

Türkiye'de iki tane benzer cihaz bulunuyor. DPL'in tüm özelliklerine sahip olmayan bu cihazlar 480 euroya satılıyor. Artec, motosiklet takibinde de kullanmayı planladığı DPL'yi Türkiye'de 250-300 dolara satacak.

ÜÇÜNCÜ GÖZ KAZALARI AZALTACAK

Artec'in Türkiye pazarına sunacağı diğer bir yenilik ise, Tractec'in teknoloji partneri Mobileye'in geliştirdiği "Geliştirilmiş uyarı sistemi." 'Sürücü davranış kontrolü' temeline dayanan teknoloji, aracın dışındaki ve içindeki renk ve hareketleri algılayan akıllı kameralar ile sürücüyü uyaran gösterge cihazı ve ses sisteminden oluşuyor. Taşıtın belirli yerlerine yerleştirilen kameralar aracın önünde ya da arkasında seyreden diğer araçları ya da yayaları sürekli kontrol altında tutuyor. Tehlikeli şekilde

taşıtlara ya da yayalara yaklaşan aracın akıllı kamerası mesafeyi hesaplayıp sesli alarm vererek sürücüyü uyarıyor. Bununla birlikte uykusu gelen sürücünün sinyal vermeden şerit değiştirmesi halinde hem göz taraması yaparak hem de hem de siyah beyaz sensör ile aracın şerit değiştirdiğini algılayarak sesli uyarı veriyor. Sistem karanlıktan ve olumsuz hava şartlarından etkilenmiyor.

KARAYOLLARI YATIRIM YAPMAYACAK

Böylece sürücü, reflekslerini kullanarak olası bir kazadan saniyeler içinde kurtulabiliyor. Sürücünün üçüncü gözü olarak adlandırılan sistemle sürücü hatalarından kaynaklanan kazaların önemli oranda azaltılması ve buna bağlı olarak kasko ödemelerinde yüzde 20'lere varan indirimlerin yapılması bekleniyor. Dünyada her gün 3 bin 242 kişi trafik kazalarında hayatın iı kaybediyor. Bu kazaların yüzde 93'ü insan faktörü ile oluşuyor. Trafik kazalarının yüzde 80'i ise kaza anından hemen üç saniye önce oluşan

dikkatsizlik sonucu meydana gelirken, bu kazaların yüzde 60'ı ise yine dikkatsizlik sonucu şerit değiştirmekle oluşuyor. Sistemin uygulanması için Karayolları gibi kuruluşların yatırım yapmasına gerek yok. Çünkü, akıllı kameralar yoldaki şeritleri siyah beyaz sensörü ile tanıyor. Ayrıca kameralar harekete duyarlı olduğu için yaklaşma ikazı verebiliyor. Bu teknoloji üretim aşamasında araçlara monte edilebileceği gibi, sonradan isteyen sürücülerin araçlarına da uygulayabilecek. Sistemin bir otomobile monte

edilmesinin ise bin ila bin 500 dolar arasında bir maliyet gerektireceği belirtiliyor.

(ERÖ-ERÖ-ÖK-E)