Emine Hanım'la Çankaya Yanıtı
Baykal, Erdoğan'ı Sert Sözlerle Eleştirirken 'Onlar Cumhurbaşkanı ve Cumhurbaşkanı Eşi Oldu da Biz Olamadık, Hazımsızlığı Yapan Yok Bizim Yanımızda. Biz Köşk'e İlkelerimiz Yüzünden Gitmiyoruz' Dedi
Başbakan, bu değerlendirmeyi yapmadan önce, aile fertlerini evinde toplayıp, ’Çankaya Köşkü’ne gitmemek kin ve nefret yansıması mıdır?’ diye sorup aynı cevabı alsaydı; yine aynı şeyleri söyler miydi? Onlar cumhurbaşkanı ve cumhurbaşkanı eşi oldu da biz olamadık, hazımsızlığı yapan yok bizim yanımızda. Biz Köşk’e ilkelerimiz yüzünden gitmiyoruzCHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Kraliçe Elizabeth onuruna Çankaya Köşkü’nde verilen yemeğe katılmamasını "Bu ne kindir, bu ne nefrettir" sözleriyle eleştiren Başbakan Tayyip Erdoğan’a, sert yanıt verdi. Baykal, "Başbakan bu değerlendirmeyi yapmadan önce, aile fertlerini evinde toplayıp, ’Çankaya Köşkü’ne gitmemek kin ve nefret yansıması mıdır?’ diye sorup, aynı cevabı alsaydı; yine aynı şeyleri söyler miydi?" dedi. Baykal, dün grup konuşmasında, Cumhurbaşkanı Gül’ün, eşi Hayrünnisa Gül ile Başbakan Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın yan yana gelmemeye özen gösterdiği haberlerine gönderme yaptı. Baykal, "Onlar cumhurbaşkanı ve cumhurbaşkanı eşi oldu da biz olamadık, hazımsızlığı yapan yok bizim yanımızda. Biz Köşk’e ilkelerimiz yüzünden gitmiyoruz" dedi. Baykal, konuşmasında özetle şu mesajları verdi:Sokakta, pazardayım"Başbakan’ın gündeminde varsa yoksa CHP ve Deniz Baykal. Sen bırak CHP’yi, Baykal’ı da işine bak. Neymiş, ’CHP halkla arasında duvar örmüş, kaymak tabakasıyla berabermiş.’ CHP, halkın içinde. Ben koruma ordusuyla dolaşmıyorum. Sabah altıdan gece yarısına kadar sokakta, pazardayım.Hediye teatimiz yokEşim ve iki torunumla ortalama bir Türk ailesi gibi yaşamımızı sürdürüyoruz. Kendi işimizi, kendimiz yapıyoruz. Sen kendine bak! Sosyetik 7 yıldızlı otellerde maaile devlet imkanlarıyla yapmak, bizim işimiz değil. Bunlar bizim defterimizde yazmaz. Biz Arap şeyhleriyle otellerde hediye teatisi yapmıyoruz.Yolunu ben açtımBenim lügatimde kin, nefret yok. Ben kin ve nefret duysam önce sana duyardım. Yüzde 34 oy almış bir partinin genel başkanı olarak, siyasi yasağının kalkmasını sağlayarak sana başbakanlık yolunu açan ben değil miyim?Sana tuzak kurmadımSayın Abdullah Gül’e de duymam. Üstelik arkadaşlığından da keyif duyarım. Ama Cumhurbaşkanı seçimine gelince; AKP’nin kurulmasına katkıda bulunan üç kişiden biri olarak onun cumhurbaşkanı seçilmesi, ’Yanlıştır’ demek benim görevimdi. Ben sana tuzak kurmadım. Şimdi Başbakanla kapalı kapılar ardında yapılan özel sohbetlerde, diyorlar ki ’Bu cumhurbaşkanlığı seçiminde hata yaptık.’ Beni dinlememişti. Şimdi pişman. Ben seni, sen o yanlışı görmeden uyarmıştım.Seçim ekonomisiGidişat, seçim ekonomisi gidişatıdır. Hükümete, ’Aman elde, avuçta ne varsa, her şeyi, ekonominin gerektirdiği biçimde değil, benim seçim hesabımın gerektirdiği şekilde kullanmalıyım’ anlayış egemen. Çok tehlikeli bir seçim ekonomisi istikametinde sürüklenme ortaya çıkmıştır."
- AK PARTİ
- AVRUPA BİRLİĞİ
- AZERBAYCAN
- BASKETBOL
- BELEDİYE
- BEŞİKTAŞ
- CHP
- ÇEVRE
- DEM
- DİPLOMASİ
- DOĞA
- DONALD TRUMP
- DEVLET BAHÇELİ
- EĞİTİM
- EKREM İMAMOĞLU
- ELON MUSK
- EMEKLİ
- EMLAK
- ENERJİ
- ENFLASYON
- ESNAF
- FENERBAHÇE
- FİKSTÜR
- FİLİSTİN
- FUTBOL
- GALATASARAY
- GASTRONOMİ
- GAZZE
- GÜNCEL
- GÜVENLİK
- GÖÇMEN
- HAKAN FİDAN
- HASTANE
- HAYVAN HAKLARI
- HIRSIZLIK
- HUKUK
- IRAK
- İNSAN HAKLARI
- İRAN
- İSRAİL
- İSTANBUL
- İŞÇİ
- İTFAİYE
- JANDARMA
- JOSE MOURINHO
- KAZA