Türkiye ekonomisi 2015 yılını güçlü büyüme ile kapattı…
Türkiye ekonomisi 4. çeyrekte yüzde 5 bandında yoğunlaşan beklentilere karşılık yüzde 5,7 büyüyerek güçlü bir performans gösterdi. Böylece 2015 yılı büyümesi de yüzde 4 olarak gerçekleşti. Özellikle 4. çeyrekte başta sanayi üretimi ve güven endeksleri olmak üzere öncü göstergelerde yakalanan güçlü momentum, 4. çeyreğe ilişkin büyüme beklentilerinin de yükselmesini sağlamıştır. Üretim yöntemiyle hesaplanan gayrisafi yurtiçi hasıla, 2015 yılının 4. çeyreğinde de beklentilerin üzerinde artarak 34,77 milyar TL olurken, TL’nin değerinin düşmesi kişi başı milli gelire olumsuz yansıdı. 2015 yılında kişi başı gelir 9261 dolara kadar düştü, bu değer 2014 yılında 10.395 dolar seviyesindeydi.
GSYH büyüme hızının alt kalemlerine baktığımızda, en önemli katkının devletin nihai tüketim harcamaları, bir başka deyişle kamu harcamalarından geldiğini görüyoruz. 2015 yılının 4. çeyreğinde kamu harcamaları yüzde 6,7’lik bir büyüme gösterirken, hane halkı tüketim harcamalarında da yüzde 4,5 büyüme hızı görmekteyiz. Genel olarak harcama bazlı kalemlerin büyümeye olumlu katkı verdiği dikkat çekmektedir. Bu durum gelişmiş ülke ekonomilerinde belki şu anda arzulanan bir tablo olabilir, ancak sanayi üretiminde istikrarı sağlayamayan ve yoğun şekilde ithalata bağlı olarak ihracat yapan bir ekonomik modele sahip olan Türkiye’de önemli olan üretim ve yatırımlarla ilgili kalemlerin katkısıdır.
Sektör bazlı büyüme oranlarına baktığımızda tarım sektörünün yüzde 7,6 büyüdüğü, hizmet sektörünün ise yüzde 4,8 artışla onu takip ettiği görülmektedir. Sanayi sektörünü oluşturan faaliyetlerin toplamı ise yüzde 3,3’lük bir artış oranı yakalayabilmiştir.
Seçim belirsizliğinin yoğun olduğu 3. çeyrekte ekonomik büyümenin gösterdiği yüksek performansın 4. çeyrekle beraber iyice ivmelendiği görülmektedir. İthalat ve ihracat tarafındaki seyir biraz olumlu gibi görünse de, buradaki iyileşme kur ve enerji fiyat seviyelerinden kaynaklanmaktadır. İthalattaki daralmanın da içerideki üretim ve dolayısıyla ihracat açısından da baskılayıcı etkisinin olduğunu görmek gerekmektedir.
2016 yılının ilk aylarına ilişkin öncü göstergelerden ise henüz net sinyaller alamamaktayız. İthalattaki azalmayla beraber dış ticaret açığı gerileme momentumuna devam ederken; Kasım ayında 77,15 seviyesini görmüş tüketici güveni 2016 yılı ile beraber 67 seviyesine gerilemiştir. Sanayi öncü göstergelerinde ve sanayi üretiminde ise karışık bir momentum görülmektedir. Geçen yıl olduğu gibi ilk yarının biraz sıkıntılı geçmesi, ikinci yarı ise küresel ekonomilerde beklenen iyileşmeyle beraber ekonominin ivmelenmesi beklenebilir. 2016 yılında ise yüzde 3-4 bandında bir büyüme beklemekle beraber, küresel ekonomilerde gerçekleşebilecek olası hızlı bir toparlanma büyümeyi kolaylıkla yüzde 4 üzerine de taşıyabilir.
Hisse | Yön | Son | Fark | Saat |
---|---|---|---|---|
Dolar | 32,4854 | -0,17 | 20:00 | |
Euro | 34,8644 | 0,17 | 20:00 | |
İngiliz Sterlini | 40,6552 | 0,05 | 20:00 | |
BIST 100 | 9.717 | -0,05 | 18:10 | |
BIST 50 | 8.569 | -0,22 | 18:10 | |
BIST 30 | 10.481 | -0,43 | 18:10 | |
Gram Altın | 2432,6 | 0,41 | 20:00 | |
Çeyrek Altın | 3889 | 0,72 | 20:00 | |
Yarım Altın | 7778 | 0,72 | 20:00 | |
Cumhuriyet A. | 16550 | -0,05 | 17:00 |