Enflasyon beklentileri Şubat verisiyle daha da yukarı gidecektir...
Türkiye’de Şubat ayında tüketici fiyatları aylık bazda %0,81 artış gösterdi. Enflasyonda geçen yıla göre oldukça yüksek olan ve piyasa beklentilerini de bir hayli aşan aylık artışın etkisiyle beraber yıllık enflasyon artışı da %10,13’e yükseldi. Özel kapsamlı TÜFE göstergelerinden I göstergesi yeni düzenleme ve sepet ağırlıklandırması sonrası C olarak değişmişti. Bu gösterge de %8,56 seviyesine ulaştı. Üretici fiyatlarındaki artışta da maliyet baskısının ve kur etkisiyle güçlü artış eğiliminin sürdüğünü görmekteyiz. Bir önceki aya göre %1,26 artan üretici fiyatları bir önceki yılın aynı ayına göre de %15,36 artış gösterdi.
Hafta içinde açıklanan İstanbul Ticaret Odası verileri ılımlı bir enflasyon artışına işaret etmekteydi. Manşet rakamlara baktığımızda, her zaman enflasyona yukarı doğru etki yapan gıda enflasyonun Şubat ayında manşet enflasyon seviyelerinde gerçekleştiğini görüyoruz. Yukarı yönlü etkiyi yapan kalemler ise %2,82 artış gösteren ulaştırma ile %1,18 artış gösteren konut olmuş. Giyim ve ayakkabıda mevsimsel etkilerle, ev eşyasında da ÖTV indirimi etkisiyle gerileme görülmektedir. Özellikle kur etkisi son dönemde enflasyon üzerinde çok yanıltıcı ve gecikmeli etkinin fiyatlara yansıyor olması, beklentilerden yüksek gelen rakamlarda rol oynuyor.
Enflasyon beklentilerini daha da bozacak derecede bir artış gerçekleştiğini belirtmek durumundayım. Gecikmeli kur etkisiyle Mart ayında çift haneye çıkmasını ve enflasyonun birkaç ay o seviyelerde kalmasını bekliyorduk. Bu beklenti bir ay erkenden gerçekleşti. Yıl içinde %11’e doğru gittiğini de görebiliriz. Yılsonunda ise enflasyonun %9,5 üzerinde gerçekleşmesini bekleyebiliriz. Tabii, ortalama kur seviyeleri arasında yıldan yıla oluşan fark bir etken olacaktır, özellikle ilerleyen aylarda TL tarafında da ilave değer kaybı görürsek, kur etkisi maliyetler kanalı üzerinden diğer aylarda da etkisini sürdürecek. Bu da yıl sonuna kadar enflasyonun yüksek seviyelerde, hatta çift hanelerde kalmasına sebebiyet verebilir. ÜFE’nin de bu noktada %15 üzerine gittiğini hatırlatmakta fayda var.
Merkez Bankası nezdinde de, sıkı para politikası duruşu devam edecek. Belki bir miktar daha ilave sıkılaştırmayı beraberinde getirebilecek bir enflasyon gelişmesi. Malum, kur önemli bir geçişken ve enflasyonu da yukarı iten başlıca etmen. TL’deki değer kaybı durdurulabilirse enflasyon da bir nebze olsun yumuşatılabilir. Bunun haricinde Fed de bir gösterge elbette ve 15 Mart’ta faiz artırma ihtimali çok arttı. USDTRY hareketinin ivmelenerek 3,75 seviyesine yaklaştığı görülmektedir. Beklentilerden yüksek gelen ve beklenen periyoddan önce çift haneye ulaşan enflasyonun etkisiyle beraber, Türk tahvil faizlerinde de kayda değer bir yukarı yönlü hareket gerçekleşmektedir. Bu kapsamda 10 yıllık tahvil faizi %11,15 seviyesine yükselmiştir. Biz 3,67’nin aşılması halinde 3,80 yolunun açılacağını önceden belirtmiştik, o marjın yarısına şimdiden gelmiş bulunuyoruz. 3,80 üzeri de görülebilir.
Hisse | Yön | Son | Fark | Saat |
---|---|---|---|---|
Dolar | 32,5316 | -0,03 | 17:25 | |
Euro | 34,9410 | 0,43 | 17:25 | |
İngiliz Sterlini | 40,6431 | 0,01 | 17:25 | |
BIST 100 | 9.679 | -0,45 | 17:06 | |
BIST 50 | 8.550 | -0,44 | 17:09 | |
BIST 30 | 10.443 | -0,79 | 17:06 | |
Gram Altın | 2432,8 | 0,41 | 17:25 | |
Çeyrek Altın | 3884 | 0,58 | 17:25 | |
Yarım Altın | 7767 | 0,58 | 17:25 | |
Cumhuriyet A. | 16550 | -0,05 | 17:00 |