BoJ ve USD
Geçen yazımızda USD kurunun global artışının ABD için riskler ortaya çıkardığını ve bu risklerin ülkenin en önemli değerlerinden biri olarak sunulan iPhone satışları üzerinden ortaya çıktığını söylemiştik. Bununla beraber gelişmekte olan ülkelerdeki değerli USD kuru risklerinin FED toplantısında fikir birliğini bozacağından ve faiz artışı üzerine 2 farklı görüşün tartışılacağından bahsetmiştik. Toplantı bu şekilde gelişti.
FED beklendiği gibi faiz artırım planını koruduğunu açıkladı ancak kararsızlığı piyasaları etkiledi. Kur trendini aşağı yönlü çevirdi. USD gelişmiş ve gelişmekte olan para birimleri karşısında değer kaybetmeye başladı. Bu etkideki asıl aktör ise hemen her zaman kararları ile FED’i ters köşe yapan Japon Merkez Bankası BoJ’dan geldi. Ancak BoJ, FED’i ters köşe yaparken FED için olumlu bir dışsal da ortaya çıkmış oldu.
Bunun iki aşaması vardır. Birincisi, BoJ’un negatif faiz oranını benimsemesinin dünyada ve özellikle de ABD’de resesyon riski görenlerin elini güçlendirmiş olmasıdır. Bu durum gelişmiş ülke kurları üzerinde aşağı yönlü etki yapmıştır. Böylece USD kurundaki negatif trendi destekleyen BoJ, FED’in bir sonraki toplantıya kadar önünü açmış oldu. Bu da ikincisidir. BoJ’un kararının USD kuru üzerindeki etkisi FED için kur üzerindeki kontrolün mümkün olduğu mesajı vermektedir. Bu da kurun kontrol altında olduğu anlamına gelir.
EUR/USD paritesinin 1,12 seviyelerine gelmiş olması ile FED’in USD ucuzdur algısı desteklenmiştir. Bu gelişmeler çerçevesinde FED kendi iç piyasasına kararlı tutum sergilediği izlenimi vererek güven vermek isteyecektir. Kararlı tutumunu sergilemek içinse faiz artış planında bir değişikliğe gitmeyeceğini vurgulamak ihtiyacı hissedecektir.
Çok kısa vadede USD kurunun TL’de olduğu gibi diğer para birimleri karşısında da aşağı yönlü trendini sürdürmesi beklenebilir. Artık asıl önemli olan ABD ve diğer gelişmiş ekonomilerden gelecek büyüme rakamlarıdır. Resesyon durumu ile karşı karşıya kalınmadığı sürece merkez bankaları pozisyon değiştirmekten sakınacaktır. Bu arada resesyon, 2 dönem üst üste büyümeme veya daralma olarak tanımlanır.
USD kurundaki aşağı yönlü trend ABD’de ihracatı dolayısıyla da büyümeyi destekleyecektir. ABD’de artan şirket karlılıkları pozitif algı oluşturarak konut satışlarını destekleyebilir. Bu gelişmeler ABD ekonomisinde resesyon riskini azaltabilir.