TÜM KATEGORİLER
Basiad Başkanı Bekki Açıklaması
Balıkesir Sanayici ve İş Adamları Derneği (BASİAD) Başkanı Abdullah Bekki, 15 Temmuz'daki darbe girişimi sonrası yaşanan olumsuzlukları aşmak, iş dünyası olarak yaraların hızla sarılması için ellerinden geleni yaptıklarını belirterek, "İşimizin başındayız. Türkiye için çalışmaya ve üretmeye devam ediyoruz.
Balıkesir Sanayici ve İş Adamları Derneği (BASİAD) Başkanı Abdullah Bekki, 15 Temmuz'daki darbe girişimi sonrası yaşanan olumsuzlukları aşmak, iş dünyası olarak yaraların hızla sarılması için ellerinden geleni yaptıklarını belirterek, "İşimizin başındayız. Türkiye için çalışmaya ve üretmeye devam ediyoruz." dedi.
Beki, Güney Marmara Kalkınma Ajansı Salonunda gerçekleşen "Bireysel Emeklilik Sistemi, Otomatik Katılım ve Genel Ekonomi Bilgilendirmesi" konulu toplantıda yaptığı konuşmada. iş dünyasının darbe girişimi sonrası üretimden gelen gücünü, ülke ekonomisinin gelişmesi yönünde kullandığını belirtti.
Atatürk'ün "Yurtta Sulh, Cihanda Sulh" sözünün, bugün daha da önemli bir hale geldiğini ifade eden Bekki, şunları kaydetti:
"Ülkemize ve dünya insanlarına barış, huzur ve kardeşlik temenni ediyorum. İçeride ve dışarıda olağanüstü gelişmelerin yaşandığı ve barışa hasret kaldığımız bir dönemden geçiyoruz. İş dünyası olarak yaraların hızla sarılması için üzerimize düşeni yaparak üretimden gelen gücümüzü ülke ekonomisinin gelişmesi yönünde kullanıyoruz. İşimizin başındayız. Türkiye için çalışmaya ve üretmeye devam ediyoruz."
Bekki, Türkiye'nin sermaye birikimi konusunda yol alması gerektiğine işaret ederek, şöyle devam etti:
"Bugün için inovatif ürünler ile katma değeri arttırarak birikim yakın gözükmüyor. Sermaye birikimini patlatacak petrol, doğal gaz ve benzer yeraltı kaynaklarında bir keşif yok. Önümüzdeki en makul seçenek ülkemizin pekte gerçekleştiremediği bir konuya dayanıyor. Evet bireysel anlamda kötü haber, ülke ekonomisi için iyi haber; tasarruf etmek zorundayız. Ne yapıp edip mutlaka ülke insanımızın geneline yayılmış kesiminin kazandığının en az yüzde onunu tasarrufa ayırabilecek ekonomik iklimi oluşturmak durumundayız. İşin daha da zoru bu tasarruf dengesini aynı zamanda iç pazar dengelerini bozmadan yapmak durumundayız."
