Ticaret Bakanı Bolat:  Bu Yıl 92 Milyar Liraya Ulaşan Bir Kaçakçılık, Piyasa Dışı Yakalaması Gerçekleştirildi

Güncelleme:
Facebook'da Paylaş Twitter'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş Google News'de Paylaş

Ticaret Bakanı Ömer Bolat, "Gümrükler, Türkiye'nin kalbidir. 640 milyar dolar mal ihracat ve ithalatı gümrüklerden geçmekte ve gümrüklerimizi otomasyon, dijitalleşme noktasında çok iyi yenilemiş durumdayız. Gümrüklerde malların geçiş, kara gümrüklerinde bekleme süresi 3,5 saate kadar düşürülmüştür. Özellikle haksız, yasa dışı ticaretle mücadele noktasında gümrük muhafaza ve kaçakçılıkla mücadele ekiplerimiz bu yıl 92 milyar liraya ulaşan bir kaçakçılık, piyasa dışı ticaret yakalaması gerçekleştirmişlerdir. Özellikle 32 tonu aşan uyuşturucu ki bunun değeri yaklaşık 42 milyar liradır; gençlerimizi, vatandaşlarımızı zehirlemelerine müsaade etmedik, yakaladık, savcılıklara verdik, adli işlemler başlatıldı ve bunları imha ettik." dedi.

(TBMM) - Ticaret Bakanı Ömer Bolat, "Gümrükler, Türkiye'nin kalbidir. 640 milyar dolar mal ihracat ve ithalatı gümrüklerden geçmekte ve gümrüklerimizi otomasyon, dijitalleşme noktasında çok iyi yenilemiş durumdayız. Gümrüklerde malların geçiş, kara gümrüklerinde bekleme süresi 3,5 saate kadar düşürülmüştür. Özellikle haksız, yasa dışı ticaretle mücadele noktasında gümrük muhafaza ve kaçakçılıkla mücadele ekiplerimiz bu yıl 92 milyar liraya ulaşan bir kaçakçılık, piyasa dışı ticaret yakalaması gerçekleştirmişlerdir. Özellikle 32 tonu aşan uyuşturucu ki bunun değeri yaklaşık 42 milyar liradır; gençlerimizi, vatandaşlarımızı zehirlemelerine müsaade etmedik, yakaladık, savcılıklara verdik, adli işlemler başlatıldı ve bunları imha ettik." dedi.

Ticaret Bakanı Ömer Bolat, TBMM'de bakanlığının 2026 yılı bütçesi görüşmelerinde yaptığı konuşmada gümrükler, kaçakçılıkla mücadele ve ihracat desteklerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Bolat, şöyle konuştu:

"Dünya genelinde önemli bir ekonomik yavaşlama, buna paralel zayıflayan dış talep, yakın coğrafyamızda süre gelen savaşlar ve iç karışıklıklar, jeopolitik gerilimler ve temelde gümrük vergilerinde astronomik artışlar şeklinde tezahür eden ticaret korumacılığındaki artış eğilimi ile birlikte dünya ticareti uzun süredir görülmemiş ölçüde bir politika belirsizliğine sürüklenmiştir. Dünya ticareti normalde dünya ekonomik büyümesinin yaklaşık iki katı yıllık büyüme gösterip dünya ekonomisinde lokomotif görevi görürken, son 5-6 senedir dünya ticareti dünya büyüme oranının altında bir büyümeyi ancak gösterebilmektedir. IMF'nin son tahminlerine göre de 2025 yılında dünya büyümesi yüzde 3,2 olarak bekleniyor, bu tarihsel ortalama olan yüzde 3,9'un oldukça altında ve 2026 yılı için de benzeri bir tahmin var. Bu şartlar altında Türkiye ekonomisinin güçlü, istikrarlı ve dengeli bir şekilde performans göstermesi kayda değerdir. Özellikle Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğindeki son 22 yılda reel olarak yılda yüzde 5,4 reel büyüme gösteren dönemimiz milli geliri 1 trilyon 538 milyar dolara yükseltmeyi başarmıştır.

"2026 yılında inşallah mal ihracatımızı 280 milyar doların üzerine çıkarmayı hedefliyoruz"

Bu tam 6 kata yakın bir büyüme; reel olarak ve dolar bazında. Aynı şekilde kişi başına milli gelirde yaklaşık 5 katından fazla bir artışla 3 bin 608 dolardan 17 bin 788 dolara yükselmiştir ve Orta Vadeli Program hedeflerinin üzerinde bir performanstır. Avrupa Birliği ortalaması 2002'de kişi başına milli gelirde 100 iken Türkiye 38 idi, şimdi 2024 itibarıyla Türkiye 70 rakamına yükseldi. OECD ortalaması 100 iken Türkiye 2002'de 33 iken şimdi 67 rakamına yükselmiştir. Benzer bir şekilde istihdamda da aynı performansı görmekteyiz ve yaklaşık 19,5 milyon kişi ile aldığımız toplam istihdam rakamını en son ekim ayı itibarıyla 32 milyon 780 bine ulaştırmış durumdayız. Türkiye'nin dış ticaret performansı 2025 yılı boyunca bahsettiğim küresel belirsizliklere rağmen güçlü, istikrarlı bir artış eğilimini korumuştur. Mal ihracatımız bu yıl kasım itibarıyla yüzde 3 artışla 270,6 milyar dolara yükselmiştir, bu 36 milyar dolardan seviye olarak tam 7,5 kat bir artışı temsil etmektedir ve 2026 yılında inşallah mal ihracatımızı 280 milyar doların üzerine çıkarmayı hedefliyoruz.

Aslında dünyada ticaret korumacılığı ve gümrük vergisi savaşları bu yıl bu kadar çetin geçmeseydi gelecek yıl için tahminlerimiz daha da iyi olabilecekti. Ancak her ay ihracatımızı kumbarada biriktirir gibi yükseltme çabası içindeyiz. Bu yıl 11 ayın 9'unda mal ihracatımız artış gösterdi, reel olarak aynı. Otomotiv ihracatı, 41 kere maşallah dedirtecek şekilde, yıl sonu itibarıyla 41 milyar dolara yükselecek. Makine ihracatımız 28 milyar dolara yükselecek. Keza tarım ihracatımızda da geçen yıl 32,5 milyar dolardık, bu sene de ona yakın bir rakama geleceğiz. Tekstil ve giyimde de geçen yıl 32 milyar dolarlık toplam ihracatımız vardı ve dünyada 7., Avrupa Birliği'nde de üçüncü en yüksek tedarikçi ülke konumumuzda bulunmaktayız. Orta yüksek ve yüksek teknolojili ihracatımızın payı, değerli milletvekilleri, yüzde 43'ü aşmış bulunmaktadır. Bu rakam 2002'de yüzde 37 idi. yüzde 43'ün karşılığı olarak 116,5 milyar dolarlık orta yüksek teknolojili ürünler ihraç edebilmekteyiz. Savunma sanayinde ise 2002'de 240 milyon dolardan aldığımız ihracatımızı bu yıl inşallah 8,59 milyar dolar bandına yükseltmek durumundayız ve kasım ayı 11 aylık rakamlar da buna rahatça ulaşabileceğimizi göstermektedir.

"Türkiye, dünyada hizmetler fazlasında en iyi performans gösteren 5 ülke konumuna ulaşmış bulunmaktadır"

Bir diğer önemli gösterge, kendi içimizde yükseliyoruz ama dünyadaki payımız nedir acaba diye baktığımızda, orada da vaziyet Allah'a şükür iyi. Dünya ihracatında mal ticaretinde aldığımız pay yüzde 0,55'ten (2002'de) bugün yüzde 0,7'ye yükselmiş durumdadır. Hizmetler sektörü de Türkiye'nin rekabet gücünün yüksek olduğu çok önemli bir sektörümüz; milli gelirimizde ve istihdamımızda yüzde 60'a yakın bir pay oluşturuyor. Orada da 2002'de 14 milyar dolarla başladığımız ihracat yolculuğumuz şu anda kasım itibarıyla yıllık 122,5 milyar dolara yükselmiş bulunmaktadır. Böylece mal ve hizmet ihracat toplamımız 393 milyar doları aşmış bulunmaktadır. Dünya hizmet ihracatındaki payımız da yüzde 0,87'den yüzde 1,32'ye yükseldi. Hizmet ithalatını bir arkadaşımız gündeme getirdi. Orada da geçen yıl itibarıyla 55,8 milyar dolar yıllık ithalatımız vardı, geçen yıl 117 milyar dolar ihracatımız vardı; toplamda 61,4 milyar dolar hizmet ticaretinde fazla elde ettik. Türkiye, dünyada hizmetler fazlasında en iyi performans gösteren 5 ülke konumuna ulaşmış bulunmaktadır.

"Türk Eximbank'ın sermayesini 88,4 milyar liraya yükselttik"

Değerli milletvekilleri; Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin kabul ettiği bütçe ödeneği ile bu yıl 2025 yılında 18 bin 213 mal ihracatçı firmamıza 20 milyar lira desteklerde bulunduk ve 2 bin 9 hizmet ihracatçımıza da 6,3 milyar TL destek ödemeleri gerçekleştirdik. İhracatçılarımız için kritik öneme sahip finansman kanalımız olan Türk Eximbank'ın sermayesini de bu iki buçuk yıl içinde 13,8 milyar liradan 88,4 milyar liraya yükselttik; yaklaşık 6 katından fazla, 7 katı bir artış oldu. Çünkü Eximbank'ın ihracat reeskont kredileri yaklaşık piyasa maliyetlerinin yarısı nispetinde ve ihracatçı için önemli bir maliyet avantajı getiren bir kaynaktır. Bu yıl inşallah 52 milyar doları Eximbank desteklerinde aşacağız.

Ayrıca Eximbank alıcı kredilerini devreye almak için yeni bir destek modeli yürürlüğe aldı. Bunun yanında İhracatı Geliştirme Şirketi ile 191 milyar liralık ihracatçılarımıza kefalet sağladık ve Türk Ticaret Bankası'nı devreye alarak bu yıl 75 milyar liralık ihracat reeskont kredisi onlara da sağlamış olduk. Bu yıl toplam 77 somut tedbirden oluşan ihracat eylem planını bütünüyle uyguladık. Yeşil dönüşüme uyum için uyum konusunda danışmanlık ve eğitim giderlerine destek anlamında "Sorumluluk" başlığı ile bir program ortaya koyduk. Kolay İhracat Platformu ile ihracatçılarımız için her an bir tık kadar yakınız ve danışmanlık hizmeti sağlıyoruz. Uzak ülkelere ihracat stratejisi ve İslam İşbirliği Teşkilatı ülkelerine ihracatı geliştirme programlarımız devam ediyor.

"Cari işlemler açığının milli gelire oranı yüzde 1,3'tür ve tarihsel ortalama yüzde 3,5'in çok altındadır"

Diğer taraftan 19 serbest bölgemizde geçen yıl 12 milyar dolarlık ihracat yaptık ve bu ihracatın içinde özellikle teknolojik ürünlerin payı yüzde 75'e ulaşmaktadır. Bu yıl da ilk 11 ayda 11,3 milyar dolar seviyesine ulaştık. Diğer taraftan ithalat konusunda da mal ithalatımız kasım itibarıyla yıllıklandırılmış olarak 361,9 milyar dolar seviyesindedir. Kasım ayı itibarıyla ihracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 74,8'dir ve yıllıklandırılmış dış ticaret açığı da 91 milyar dolar seviyesinde bulunmaktadır. İthalat konusunda özellikle yerli ve milli üretimi korumak amacıyla ve de haksız ve uluslararası kurallara da uymayan ithalat uygulamalarına karşı savunma araçları noktasında en çok karar alan ülkelerin başında geliyoruz. Damping ve sübvansiyonlu ithalatı önlemede 4., korunma önlemlerinde 3. sıradayız. 142 ürün grubunda antidamping vergilerimiz var, 118 ürün grubunda da antidamping ve sübvansiyon vergilerimizi destekleyen önlemlerimiz var. Bunun yanında da 4.537 ürün grubunda şu an Dünya Ticaret Örgütü kapsamında taahhüt edilen gümrük vergilerimizin üzerinde ilave gümrük vergileri uygulamaktayız.

Sonuçta bu dış ticaret rakamlarının sonunda şunu memnuniyetle görüyoruz: Cari işlemler açığının milli gelire oranı yüzde 1,3'tür ve tarihsel ortalama yüzde 3,5'in çok altındadır. Ağustos ayında 5,5 milyar dolarla Cumhuriyet tarihinin en yüksek aylık fazlasını verdik; temmuz, ağustos, eylül ve ekimde de inşallah cari işlemler fazlasını 4 ay üst üste vermiş olacağız. Yıl sonu için 20 milyar doların biraz üzerinde bir cari işlemler açığıyla yılı kapatmış olacağız; bunun milli gelire oranı yüzde 1,3 düzeyindedir. TAREKS uygulamasıyla da ithal ürünlerde zararlı ve sağlığa aykırı ürünler karşısında yapay zeka teknolojilerini uygulayarak tedbirler alıyoruz, tam 4 milyon ürünü denetime tabi tuttuk. Helal Akreditasyon Kurumu 2019 yılında kuruldu, tam 121'in üzerinde tesisin helal belgeleri akreditasyon güvencesi altına alınmıştır. Hakkın katkılarıyla Helal Akreditasyon Kurumları İslami Forumu kuruldu, merkezi Cidde'dedir ve Türkiye'de kendi standartlarını uygulayarak helal standartlarını uygulamaktadır.

"Pürüzlü alanları Gümrük Birliği içinden oldukça temizledik"

Değerli Başkan, değerli milletvekilleri; bu çalışmaları yaparken ticaret diplomasisi faaliyetlerimiz de çok büyük önem taşımaktadır. Bu yıl şu ana kadar 99 ülkeden muhataplarımla 171 üst düzey toplantıyı ikili ve çok taraflı platformlarda gerçekleştirdim. 17 ülke ile KEİK toplantılarının koordinasyonunu yürüttük diğer bakan arkadaşlarımla ve beş ülke ile JETCO toplantılarını gerçekleştirdik. Ülkemizin hak ve menfaatlerini ileri taşımak amacıyla Türkiye–Avrupa Birliği arasında yüksek düzeyli ticaret diyaloğunu başlatmıştık. İlk toplantısı Temmuz 2024'te, ikinci toplantısı Ankara'da 1 Temmuz 2025'te gerçekleştirildi. Böylece pürüzlü alanları Gümrük Birliği içinden oldukça temizledik. Gümrük Birliği'nin modernizasyonu ve güncellenmesi için de düşünüyoruz. Bu noktada Avrupa Birliği Komisyonu da bizim tutumumuza benzer bir tutum belirleyerek Türkiye ile Gümrük Birliği'nin modernleştirilmesi, güncellenmesi çalışmaları için Avrupa Birliği Konseyi'ne tavsiye raporu yazdı. Ancak henüz Avrupa Birliği Konseyi, Gümrük Birliği'ni modernize etme müzakerelerinin başlaması konusunda kararını alamadı.

Amerika Birleşik Devletleri ile, dünyanın 3,4 trilyon dolar ithalatıyla en büyük ticaret ülkesiyle ticaret hacmimizi her iki ülke liderlerinin ortaya koyduğu 100 milyar dolar seviyesine çıkarmaya yönelik yol haritası üzerinde muhataplarımızla birlikte ticaret müzakerelerini sürdürmeye devam ediyoruz. Rusya Federasyonu ile ticari ilişkilerimizi güçlendirmek amacıyla Türkiye–Rusya Karma Ekonomik Komisyonu'nun 19. toplantısını haziran ayında Moskova'da yaptık ve yeniden bir yol haritası için protokol imzaladık. Ukrayna'nın yeniden inşası forumunda Türkiye olarak ev sahipliği yapıyoruz. Ukraynalı yetkililerle, bizim müteahhitlik gruplarımız ve Türk iş insanları arasında toplantılara devam ediyoruz. İslam İşbirliği Teşkilatı, Ekonomik İşbirliği Teşkilatı gibi platformlarda da ikili ve çok taraflı ekonomik ilişkilerimizi geliştirmeye yönelik gayretlerimizi büyük bir kararlılıkla ve azimle sürdürüyoruz ve zirve toplantılarına, ticaret bakanları konsey toplantılarına katılarak dış ticaretimizi artırma ve pürüzlü konuları çözme konusunda ilerleme sağlıyoruz. 2003 yılında başladığımız Afrika stratejisi çerçevesinde kurduğumuz Türkiye–Afrika Ekonomi ve İş Forumu'nun beşincisini de İstanbul'da 28 ülkeden gelen ticaret bakanları, bakan yardımcıları ve 4 bine yakın iş insanının katılımıyla başarıyla gerçekleştirdik. 5,4 milyar dolarla başladığımız Türkiye–56 ülkeli Afrika topluluğu arasındaki ticaret seviyesini yedi kattan fazla artışla 37 milyar dolara yükselttik.

"481 milyon dolar düzeyinde Filistin'in talep ettiği ihtiyaçları karşılamış bulunuyoruz"

Sayın Cumhurbaşkanımızın da büyük bir azimle ve kararlılıkla başını çektiği ve ülke olarak milletimizle, devletimizle, hükümetimizle ve gazi Meclisimizle hep birlikte İsrail'in Gazze'deki zalim katliamları karşısında diplomasi, siyaset, insani yardım, hukuk, ticaret ambargosu ve ulaşım ambargosu gibi bütün mekanizmaları uyguladık. 2 Mayıs 2024 tarihinde hükümetimizin aldığı kararla Türkiye'den İsrail'e bütün ürün gruplarında ihracat, ithalat ve transit ticareti durdurduk ve 20 ay boyunca bu aynen devam etmektedir. Ticaret Bakanlığı verileri, gümrük idaresi verileri, TÜİK verileri zaten bunu net olarak gösteriyor ve bu sadece Filistinliler tarafından değil, bütün dünyadaki Filistin davasına duyarlılık gösteren ülkeler tarafından da takdirle karşılanıyor. Bu ekonomik baskılar sonunda Batı'da da giderek İsrail büyük bir zemin kaybetti ve ateşkes anlaşması ve barış antlaşmasına razı olmak zorunda kaldı. Ama Filistin'in limanı olmadığı için, gümrüğü olmadığı için Filistin'in ihtiyaçları konusunda Filistin Devleti ve hükümetinin bizden yardım istemesi üzerine 7 Haziran 2024'ten beri kararlı bir şekilde hem Filistin tarafı hem Türkiye tarafından kontrol mekanizmalarıyla Filistin'in acil ihtiyaçları için kendileriyle ticaret yapıyoruz ve bu yıl 481 milyon dolar düzeyinde Filistin'in talep ettiği ihtiyaçları karşılamış bulunuyoruz.

"Suriye ile ticaret hacmimiz de yüzde 50 artarak 3,2 milyar dolara yükseldi"

Suriye'nin yeni dönemindeki temaslarımız kapsamında Türkiye–Suriye Ortak Ekonomi ve Ticaret Komitesi JETCO'yu kurduk. Suriye ile Türkiye arasında idari gelişim ve yönetişim alanında iş birliğine ilişkin mutabakat zaptını imzaladık. Türkiye–Suriye İş Konseyini kurduk ve Suriye ile toplam 11 gümrük kapımızın sekizi fiilen çalışmaktadır ve bu kapılarımızın hepsinde genişletme ve yenileme çalışmaları vardır. Siyasi durum el verdiği takdirde de Nusaybin ve Mürşitpınar gümrük kapıları noktasında da inşallah Türkiye ve Suriye olarak bunları açabiliriz. Ancak bu konu tabii bir devlet kararıdır. Bunu bu açıdan şunu da özellikle vurgulamak isterim ki gümrük kapısı açmak sadece bizim inisiyatifimizde olan bir şey değildir; karşı devletin de buna rıza göstermesi, gerekli altyapıları, yolları, tesisleri hazırlaması önemlidir. Bu yıl Suriye ile ticaret hacmimiz de yüzde 50 artarak 3,2 milyar dolara yükselmiştir.

"İlan siteleri ciddi biçimde denetlenmektedir"

İç ticaret konusunda 17 adet mevzuat düzenlemesini yürürlüğe koyduk, kimisi kanun yoluyla, kimisi yönetmeliklerle. Hepinize teşekkür ediyoruz. Otomotiv sektöründe, emlak sektöründe, ikinci el satışlarda güvenli ödeme sistemleri, elektronik ilan doğrulama sistemlerini yürürlüğe koyduk. Böylece her iki alandaki oynaklıkları ya da ticarette aykırı uygulamaları kontrol altına aldık ve bu konularda yoğun bir denetim de yapmaktayız. İlan siteleri de bu konuda ciddi biçimde denetlenmektedir. Bunun yanında alışveriş merkezleri hakkında yönetmelik çıkardık. Tüketicinin korunmasına yönelik mevzuat düzenlemelerinde doğrudan satış hakkında yeni bir yönetmelikle düzenleme sağladık. Piramit yapıları ortadan kaldıran bu düzenlemelerin yanında, fiyat etiketi yönetmeliğinde önemli düzenlemeler ve daranın da mutlaka hesaplanması uygulamasını getirdik. Kafe, pastane, lokanta, restoran gibi işletmelerin fiyat düzenlemelerini, menü düzenlemelerini, iş yeri önüne, masaların üstüne ve karekod uygulamalarını zorunlu koymalarını sağladık.

"Fahiş fiyat ya da stokçuluk yapmak isteyenlere karşı affımız yok"

Denetlemeler noktasında da amacımız; biz üreticinin, ticaret yapanın gelişmesini arzu ediyoruz ve ülke ekonomisini ancak böyle büyütürüz. Ancak fırsatçılık yapmak isteyen, fahiş fiyat ya da stokçuluk yapmak isteyenlere karşı da affımız yoktur. Bu konuda 81 ilimizde bu yıl 11 ayda 522 bin 219 işletme denetlendi, 35 milyondan fazla ürün denetlendi ve kanunlara, mevzuatlara ve tüketiciye aykırı davranan firmalar nezdinde 2,5 milyar liranın üzerinde idari para cezası uygulandı. Rekabet Kurumu da başta gıda endüstrisi, sigorta hizmetleri, finans işlemleri, inşaat ve kimyasal ürünler alanında hizmet gösteren 212 firmaya da 12,5 milyar lira idari para cezası uyguladı.

"e-ticaret yapan firma sayısı 5 senede 60 binden 600 bine ulaşmıştır"

Hal Kanunu uygulanmakta ve hal sonunda yeni idari değişiklikler noktasında hazırladığımız taslakları da biz grubumuza gönderdik, görüşe açmış bulunuyoruz. Elektronik ticarette de özellikle şunu vurgulamak istiyorum: 3 trilyon liralık bir ticaret var, toplam elektronik ticaret toplam ticaretin yüzde 20'sine ulaşmış durumda. Bu konuda Meclisimizin çıkardığı kanunlar önemli ve harfiyen, titizlikle uygulanmakta. Sadece şu kadarını söyleyeyim: e-ticaret yapan firma sayısı 5 senede 60 binden 600 bine ulaşmıştır. Onun için hükümler harfiyen uygulanmaktadır. Bu noktada geçen yıl Meclisimizde çıkan değişiklikle de rekabet artmıştır. Toplam elektronik ticaretin yüzde 20'sini hiçbir firma geçemez. Dolayısıyla tekelci ya da kartelci bir yapıya asla müsaade edilmemektedir ve geçen yıl Ekim 2024'te çıkarılan kanun değişikliğinden sonra 4 uluslararası yatırımcı daha fazla Türkiye'ye giriş yapmıştır ve rekabet tüketicilerimiz lehine daha da hızlanmıştır.

"Her üç açılan esnafa karşılık bir kapanma olmuştur"

Tüketici şikayetleri noktasında da tüketici hakları çalışmaktadır. Esnaflarımızla alakalı olarak da şunu memnuniyetle söylemek istiyorum: Esnaflarımızı finansal açıdan desteklemekte, elimizden gelen bütün desteği vermekteyiz. Bu çerçevede bizden önce esnafların finansmanlarında yüzde 20 olan Hazine desteği, bizim dönemimizde 23 senedir yüzde 50'ye çıkarılmıştır ve şu ana kadar 4 milyon 600 bin kullandırım yapılarak esnaflarımıza 718 milyar Türk lirası finansman sağlanmıştır. Bunun önemi, piyasa maliyetlerinin yüzde 50'si katındadır. Esnaflarımızdan, şirketlerimizden kapanan olduğunda hepimiz üzülüyoruz. Ancak bu kapanma sebepleri farklı nedenlerle de olabiliyor. Bu anlamda şunu memnun da söylüyorum: Ülkemizde son beş yılda ve son iki yılda ve son 11 ayda her üç açılan esnafa karşılık bir kapanma olmuştur. Her açılan üç şirkete karşılık bir kapanma olmuştur ve sayıları artmaktadır. 1,3 milyon esnafla aldığımız toplam esnaf sayımızı 2 milyon 400 bine taşımış bulunuyoruz. Şirket sayısı da 2,5 milyona yaklaşmış bulunmaktadır. ve Türkiye'de işletmelerimizin yaklaşık yüzde 75'inin uzun ömürlü olduğunu görüyoruz. 10 yıl ve üzeri olanların oranı yüzde 40, 3 ve 10 yıl arası olanlarda yüzde 35'tir. ve esnaf kredilerimizin limitini işletmeler için 1 milyon Türk lirasına, yatırım, ticari araç alımı ve makine alımı için 2,5 milyon liraya yükseltmiş bulunuyoruz.

"Bu yıl 92 milyar liraya ulaşan bir kaçakçılık, piyasa dışı ticaret yakalaması gerçekleştirildi"

"Biraz da gümrüklerden bahsetmek istiyorum. Şimdi özellikle gümrükler noktasında gümrükler Türkiye'nin kalbidir. 640 milyar dolar mal ihracat ve ithalatı gümrüklerden geçmekte ve gümrüklerimizi otomasyon, dijitalleşme noktasında çok iyi yenilemiş durumdayız. Birçok ülkenin bakanları Türkiye'de gümrükleri görerek örnek almaya çalışıyorlar ve takdirlerini iletiyorlar ve gümrüklerde malların geçiş, kara gümrüklerinde bekleme süresi 3,5 saate kadar düşürülmüştür. Bu çerçevede gümrük işlemlerinde elektronik sistemler gerçekleştirildi ve yeni gümrük kapıları arasında da özellikle Gürbulak Gümrük Kapısı'nın yenileme çalışmaları tamamlandı.

Ve özellikle haksız, yasa dışı ticaretle mücadele noktasında gümrük muhafaza ve kaçakçılıkla mücadele ekiplerimiz bu yıl 92 milyar liraya ulaşan bir kaçakçılık, piyasa dışı ticaret yakalaması gerçekleştirmişlerdir. Özellikle 32 tonu aşan uyuşturucu ki bunun değeri yaklaşık 42 milyar liradır; gençlerimizi, vatandaşlarımızı zehirlemelerine müsaade etmedik, yakaladık, savcılıklara verdik, adli işlemler başlatıldı ve bunları imha ettik. ve orada da en önemli teknik aletler kullanmaktayız ki yakalamalarımız gerçekten son iki buçuk yılda 10 katı bir artış göstermiş bulunuyor. Gümrüklerde Türkiye'nin vergi gelirlerinin yüzde 21'i gümrüklerde toplanıyor ve anında Hazine ve Maliye Bakanlığımıza devrediliyor. Gümrüklerimiz bu kadar önemlidir ve bu anlamda teşkilatımızla gurur duyuyoruz. Bu çalışmalarımızı gerçekleştiriyoruz.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Ticaret Bakanlığımızın sizlere takdim olunan amaç ve faaliyetleri doğrultusunda kullanılmak üzere 2026 yılı bütçesinin 45 milyar lirası ihracatçılarımıza verilecek desteklerden oluşmak üzere toplam 76 milyar 251 milyon 159 bin Türk lirasıdır. Sayın Cumhurbaşkanımızın 23 yıldır ortaya koyduğu yüksek irade doğrultusunda Cumhur İttifakı olarak Türkiye Yüzyılı hedeflerimizi inşallah ticaretinde yüzyılı yapmaya kararlıyız. Ülkemizin dünya ticaretindeki başarılarını daha ileriye taşımak için var gücümüzle çalışıyoruz. Bütçe sürecinde emeği geçen bakanlıktaki çalışma arkadaşlarıma, siz değerli milletvekillerimize çok teşekkür ediyorum. Sayın Başkanımıza çok teşekkür ediyorum. Ticaret Bakanlığımız bütçesinin ülkemiz, milletimiz için hayırlı ve bereketli olmasını Yüce Allah'tan niyaz ediyorum. Hepinize selam ve saygılarımı sunuyorum."

Kaynak: ANKA / Güncel
Haberler.com
500

Haberler.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve haberler.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

title