TÜM KATEGORİLER
CHP Genel Başkan Yardımcısı Böke Açıklaması
CHP Genel Başkan Yardımcısı Selin Sayek Böke, "Ülkemiz, her alanda olduğu gibi turizm alanında da oluşan yaraları iyileştirme potansiyeline fazlasıyla sahiptir.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Selin Sayek Böke, "Ülkemiz, her alanda olduğu gibi turizm alanında da oluşan yaraları iyileştirme potansiyeline fazlasıyla sahiptir. Gün bu sektörün işverenlerine, çalışanlarına ve geçimini bu sektörden sağlayan esnafa sahip çıkma günüdür." ifadesini kullandı.
Böke, yazılı açıklamasında, TÜİK'in ikinci çeyrek turizm verilerini değerlendirdi.
Geçen yılın ilk iki çeyreğinde yaklaşık 13,9 milyon yabancı turist tarafından ziyaret edilen Türkiye'nin bu yılın ilk iki çeyreğinde 10,3 milyon turisti ağırladığını belirten Böke, "Dış politikada yapılan yanlışlar ve güvenlik zafiyetlerinin sonucu olarak bu yılın ilk yarısında 3,6 milyon turisti kaybetmiş durumdayız." görüşünü dile getirdi.
En yüksek kayıpların Rusya ve Almanya'dan olduğuna işaret eden Böke, Rusya ile ilişkilerin düzeltilmesine olumlu baktıklarını ancak bozulan ilişkilerin şimdilik ortaya çıkan maliyetinin de iç açıcı olmadığını vurguladı.
Geçen yılın ilk yarısında 1,5 milyona yakın Rus turist ağırlayan Türkiye'ye bu yıl sadece 184 bin Rus turist geldiğine dikkati çeken Böke, bu azalmanın maliyetinin kabaca hesaplandığında ortaya çıkan rakamın ise 840 milyon dolar olduğunu açıkladı.
Rusya ile ilişkilerin düzelmesinin kısa vadede sonuç getirmeyeceği göz önünde bulundurulduğunda turizmdeki kayıpların artmasının kaçınılmaz gibi durduğunu savunan Böke, "Türkiye güvenli ve huzurlu bir ülke haline getirilmeden turizmdeki kayıplar önlenemez. Bütün ekonomi politikaları için ilk ve öncelikli adım ülkede güven ortamının sağlanmasıdır. Güven ortamının sağlanması, hukuk kurallarının işlemesi ve özgürlükçü demokrasi, yatırımcı için uygun ortamı yaratırken turisti de ülkemize çekmemizi kolaylaştırır." ifadesini kullandı.
Böke, şunları kaydetti:
"Bunun yanında turizmde uygulanabilecek mikro politikalar 4 temel başlık altında toplanabilir. Bir; turizm tanıtım faaliyetlerini etkinleştirilerek turist sayısı arttırılmalı. İki; turizm çalışanları desteklenerek yaşanan istihdam kayıplarının önüne geçilmeli. Üç; turizm ve bu sektörle bağlantılı sektörlerde işverenlere teşvikler verilerek sektörün tekrar canlanması sağlanmalı. Dört; turizm sektöründe çeşitliliğe gidilmeli ve mutlaka alternatif ülke ve turist grupları içinde cazibe merkezi olacak çalışmalar yapılmalı. Ülkemiz, her alanda olduğu gibi turizm alanında da oluşan yaraları iyileştirme potansiyeline fazlasıyla sahiptir. Gün, bu sektörün işverenlerine, çalışanlarına ve geçimini bu sektörden sağlayan esnafa sahip çıkma günüdür. Yaşadıklarımız bize demokrasinin, uzlaşmanın ve hukukun üstünlüğünün ne kadar önemli olduğunu bir kez daha hatırlattı. Çare demokrasiden uzaklaşmak değil, özgürlükçü demokrasiye geçebilmektedir."
