Haberler

Dha yurt bülteni - 3

Depodan adeta cephanelik çıktıDEPOYA YAPILAN BASKINDA 787 TÜFEK ELE GEÇİRİLDİDenizli'nin Sarayköy ilçesindeki bir depoya operasyon yapan polis ekipleri, 787 tüfek ele geçirdi.

Depodan adeta cephanelik çıktı
DEPOYA YAPILAN BASKINDA 787 TÜFEK ELE GEÇİRİLDİ

Denizli'nin Sarayköy ilçesindeki bir depoya operasyon yapan polis ekipleri, 787 tüfek ele geçirdi. İnternetten satılan silahların kargoyla yollandığı, kargoda ise 'Otomotiv parçası' olarak beyan edildiği belirtildi.
İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, Denizli'den Türkiye'nin farklı illerine yasa dışı yollardan silah satıldığını öğrendi. Çalışma başlatan polis ekipleri tarafından yapılan teknik ve fiziki takibin ardından Sarayköy ilçesinde bulunan bir depoya, dün operasyon düzenlendi. Depoda yapılan aramalarda 787 adet izinsiz üretilmiş tüfek ele geçirildi. Operasyonda sevkiyat öncesi depoda yakalanan A.Ö., gözaltına alındı. Ele geçirilen tüfeklere el konuldu. Tüfeklerin, internet üzerinden satışının yapıldığı, kargoyla adreslere gönderildiği, kapıda ödeme sistemi ile ücretlerin alındığı kaydedildi. Satışı yapılan tüfeklerin kargoda otomotiv olarak beyan edildiği ortaya çıktı. Gözaltındaki A.Ö.'nün emniyetteki işlemlerinin sürdüğü bildirildi.

Görüntü Dökümü
----------
Polis ekiplerinin depoya girmesi
Depodaki silahların bulunması
Ele geçirilen silahlardan görüntüler

Haber- Kamera: Deniz TOKAT / DENİZLİ,

============================

Konya'da PKK için keşif yapan sanıkların cezaları belli oldu

Diyarbakır'da etkisiz hale getirilen PKK'lı 2 kadın teröristin üzerinde bulunan Konya Büyükşehir Belediyesi Stadı'nın maç günü keşif fotoğrafları ve görüntülerini çektikleri iddiasıyla tutuklanan 4 sanık hakkında karar verildi. Sanıklardan Mehmet G. ve Abdulmecit Ü.'ye 4 yıl 6 ay hapis cezası verildi. 3 yıl ceza alan Hakan T. de adli kontrol ve yurt dışı yasağı konularak tahliye edilirken,  daha önce tahliye olan ve tutuksuz yargılanan Mehmet O. ise delil yetersizliğinden beraat etti.
Diyarbakır İl Jandarma Komutanlığı ekipleri tarafından 11 Ocak 2019 tarihinde Kocaköy ilçesi Suçıktı Mahallesi kırsalında güvenlik güçlerinin düzenlediği operasyonda, PKK'lı teröristler 'Zinarin Berxwedan' kod adlı Hacire Yılmaz ve 'Zilan Tolhildan' kod adlı Suzan Çelik etkisiz hale getirildi. Teröristlerin üzerinde ele geçirilen dijital materyallerde Konya Büyükşehir Belediye Stadyumu ve stadyumun yakınındaki bir kafeye ait görüntüler tespit edildi. Jandarma, Konya Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele ve İstihbarat Şubesi ile irtibata geçerek, 30 Kasım 2018 tarihinde Atiker Konyaspor- Aytemiz Alanyaspor maçının olduğu gün keşif yapıldığını paylaştı. Keşfin, etkisiz hale getirilen 2 kadın teröristin bağlantılı olduğu kişiler tarafından yapıldığı bildirildi. Beyaz bir minibüsle stadın yanına gelen şüphelilerin, maç günü nedeniyle görev alan polislerin bulunduğu bölgelere ait fotoğraf ve videolar çektiği kaydedildi.
MİNİBÜS TESPİT EDİLDİ
Bu bilgiler üzerine çalışma başlatan Konya polisi, keşif yapılırken kullanılan minibüsün Diyarbakır nüfusuna kayıtlı Mehmet G. (33) üzerine kayıtlı olduğunu belirledi. Polis, Mehmet G.'nin ekim ve kasım aylarında sık sık Diyarbakır'a gidip geldiğini saptadı. Stat etrafındaki keşfi ise terör örgütü PKK/KCK adına yine Diyarbakır nüfusuna kayıtlı olan Mehmet O. (39) ve Hakan T. (28) ile birlikte yaptıkları tespit edildi. Ocak ve Mart aylarında gözaltına alınan Mehmet G., Mehmet O, Hakan T. ile bunlarla bağlantılı olan Abdulmecit Ü. (63), tutuklandı.
BEŞİKTAŞ STADINDAKİ SALDIRI ÖRNEK GÖSTERİLDİ
Cumhuriyet Savcısı tarafından hazırlanan 29 sayfalık iddianame, Konya 7'nci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Şüpheliler hakkında, 'Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüte bilerek isteyerek yardım etme' ve 'terör örgütü propagandası yapmak suçlarından' dava açıldı. 2016 yılında İstanbul'da Beşiktaş Vodafone Park Stadı'nda polise yapılan bombalı saldırının örnek gösterildiği iddianamede şu ifadelere yer verildi:
"10 Aralık 2016 tarihinde İstanbul Beşiktaş Vadofone Stadyumu çıkış kapısına yakın bir noktada çevik kuvvet otobüsü ve TOMA aracının yanında bir araçta ve Maçka Parkı yanında bir canlı bomba olmak üzere yapılan 2 ayrı saldırıda 39 polis ve 7 vatandaş şehit olmuş, 196 polis ve 41 vatandaş olmak üzere 237 kişi yaralandı. Ayrıca bu olaya benzer şekilde 17 Aralık 2016 tarihinde Kayseri'nin Talaş ilçesinde askeri servis aracına, 5 ocak 2017 tarihinde İzmir Adliyesi binasına yönelik bombalı araçla yapılan saldırıların benzer nitelikte olduğu, çok sayıda vatandaş ve güvenlik görevlisinin bulunduğu, güvenlik güçlerinin toplu hareket ettiği alanlara yönelik olduğu anlaşılmaktadır. Terör örgütü mensuplarının üzerlerinden çıkan dijital materyallerin içerisinde Konya Büşükşehir Stadyumu çevresinde polis servis araçlarının park edildiği yerler, polislerin toplu olarak bulundukları yerlerin maç hitamına (bitimine) ilişkin olması ve PKK/KCK terör örgütünün Beşiktaş stadyumu çevresinde yapılan bombalı saldırı gerçekleştirilmiş olması birlikte değerlendirildiğinde, Konya Büyükşehir Belediye Stadyumu'nda görev alan güvenlik güçlerine yönelik gerçekleştirilecek eylem öncesi keşif çalışması yapıldığı anlaşılmaktadır."
'POLİS VE ASKERE YÖNELİK KEŞİF ÇALIŞMASI YAPTIM'
İddianamede, tutuklanan Mehmet G.'nin de ifadesine yer verildi. 2013 yılından itibaren Konya'da inşaatlarda çalıştığını belirten Mehmet G., 2018 yılı içinde Diyarbakır Bağlar ilçesinde bulunan bacanağının yanına ziyarete gittiğini ve orada daha önceden tanımadığı 3 kişinin yanına gelerek PKK adına keşif yapmasını söylediklerini ileri sürdü. 3 kişinin dediklerini yapmazsa 3 çocuğunu kaçırıp öldüreceklerini söylediğini iddia eden Mehmet G., ifadesinde, şunları söyledi:
"Çok korkmuştum ve polise gidip durumu anlattım. Aynı yıl içerisinde evime giderken tanımadığım 3 kişi, yine yanıma gelerek PKK'ya yardım etmem konusunda beni tehdit etti. 2018'in Ekim ayında tarlada gübre atarken ismini Abdulmecit Ü. olarak bildiğim kişi yanıma gelerek bana kendi evinde görüşmek istediğini söyledi. Eve gittiğimde orada daha önce hiç görmediğim iki kadın vardı. Giysileri normaldi ve üzerlerinde tabanca vardı. Bana kendilerini Derya ve Leyla olarak tanıttılar. Kendilerinin PKK'dan geldiklerini, PKK'nın mali sorumlusu 'Hakkı' isimli şahsın kendilerini gönderdiğini, 'Hakkı' isimli şahsın Konya ilinde eylem yapma talimatı verdiğini söyleyip benden Konya ilinden polis ve jandarma noktaları için keşif yapmamı istediler. Ben kabul etmedim, ancak çocuklarımı öldürmekle tehdit ettiler. Ben de kabul etmek zorunda kaldım."
MAÇ GÜNÜ VE VİDEO ÇEKMİŞ
Konya'da oynanan Atiker Konyaspor- Aytemiz Alanyaspor maçının olduğu gün stat çevresinde keşif çalışması yaptığını da anlatan Mehmet G., "Yanıma yeğenim Hakan T.'yi de alarak kiralık bir araçla Konya'ya gittim. Hakan'ın bu olaydan haberi yoktu. Daha sonra ona PKK adına keşif olayını anlatınca, Hakan bu olaya çok sevindi. Hakan PKK'ya sempati duyan birisiydi. Konya'ya geldikten sonra Hakan ile keşif yapmaya başladık. Konya İl Jandarma Komutanlığı etrafında keşif yapıp, birkaç fotoğraf çektik. Konyaspor stadının ve polislerin yoğun olarak  bulunduğu bölgenin fotoğraflarını Hakan ile birlikte benim telefonuma çektik. Daha sonra çektiğimiz fotoğrafları karşılaştırdık. Eylem için en iyi yerin Konyaspor stadı ve polislerin maç çıkışı toplanma yeri olarak Hakan ile birlikte karar verdik" dedi.
Mehmet G. keşif çalışmasının ardından Diyarbakır'a dönerek çektiğin görüntüleri teslim ettiğini ifade etti.
BAHAR AYLARINDA EYLEM PLANLIYORLARMIŞ
Mehmet G., keşif fotoğraflarını teslim ettikten sonra iki kadının, eylem için Konya'ya geldiklerinde evinde kalacaklarını söylediklerini, evde 20 kişi kaldığını belirtmesi üzerine günlük kiralık ev tutmasını istediklerini söyledi. Eylemin bahar ayında yapılmasının planlandığını  anlatan Mehmet G., "Kadınlar, beni daha sonra arayacaklarını, eylem planının yaptıktan sonra eylem için kullanılacak malzemeyi, yani 2 adet Kalaşnikof ya da bombayı benimle Konya'ya göndereceklerini, eylemi 2019 yılının bahar aylarında yapacaklarını söylediler. Bu malzemeleri bana gönderdiklerinde, saklayıp saklayamayacağımı sordular. Ben de malzemeleri inşaatlarda saklayabileceğimi söyledim. Diyarbakır'da beklemeye başladım.12 Ocak tarihinde 2 PKK'lı kadın teröristin öldürüldüğünü duydum. Ben de Leyla ve Derya olabileceğini düşündüm. O sırada yanıma Abdulmecit geldi ve hafıza kartına verdiğim 2 PKK'lı kadının çatışmada öldüğünü söyleyip, bu olaydan kimseye bahsetmemem gerektiğini söyledi" diye konuştu.
'PKK/KCK TERÖR ÖRGÜTÜ İLE BİR BAĞLANTIMIZ YOK'
Davanın ilk duruşmasında sanıklardan Mehmet O, tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Dün görülen davanın son duruşmasına ise tutuklu sanıklar Mehmet G., Hakan T., Abdulmecit Ü. ile birlikte avukatları ve yakınları katıldı. SEGBİS ile bağlanan 3 sanıkta kendilerinin terör örgütü ile herhangi ilişkilerinin olmadıklarını ileri sürdü. Sanıklardan Mehmet G., şunları söyledi: "Benim törer örgütüyle herhangi bir bağlantım yoktur. Hakkımdaki suçlamaları kabul etmiyorum. Görüntüleri ben çekmedim. Emniyette verdiği ifadeleri kabul etmiyorum" dedi.
Diğer tutuklu sanık Abdulmecit Ü. ise, "Ben Türk vatandaşıyım. Türkiye Cumhuriyeti bayrağı altında yaşıyorum. Ben çiftçilikle geçimini sağlayan biriyim. Benim PKK/KCK terör örgütü ile bir bağlantım yoktur. Beraatemini talep ediyorum" dedi.
Hakkındaki terör örgütü progapandası yaptığı yönündeki suçlamaları kabul etmediğini belirten Hakan T. ise, "Ben terör örgütü propagandası yapmadım. Sosyal medya hesabında paylaştığım fotoğraf eskiden kullandığım bir hesaptı. Terör örgütü ile hiçbir alakası olmayan paylaşımdır. Çekilen görüntülerin benimle hiçbir alakası yoktur. PKK/KCK ile bir bağlantım yoktur. Suçsuçum. Beraatimi istiyorum"dedi.
HAPİS CEZASI ALDILAR
Tutuklu sanık ve avukatlarının savunmalarının ardından mahkeme heyeti kararını açıkladı. Heyet tutuklu sanıklardan  Mehmet G. ve Abdulmecit Ü.'ye 'PKK/KCK silahlı terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etme' suçları sabit olduğundan 6 yıl hapis cezası, sanıkların örgüt üyesi olmayıp, örgüte yardım eden konumunda bulunmaları nedeniyle cezalarının 3 yıla indirilmesine, sanıkların işlediği suçların 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun 3'üncü maddesinde sayılan suçlardan olması nedeniyle cezalarının yarı oranında artırılarak 4 yıl 6 ay hapis cezası verilmesine karar verdi.  Hakan T.'ye  ise aynı suçtan önce 6 yıl ceza verildi, örgüt üyesi olmadığı ve yardım eden konumunda olduğu için cezası 2 yıla indirildi. Suçun Terörle Mücadele Kanunu kapsamında olduğu içinde cezası yarı oranında artırılarak 3 yıla çıkarıldı. Ardından da  mevcut delil durumu gözönüne alınarak sanığın adli kontrol ve yurtdışı çıkış yasağı konularak tahliyesine, sanığın 'PKK/KCK terör örgütü propagandası yapma suçu'sabit olmadığından beraatine, tutuksuz yargılanan Mehmet O.'nun ise 'PKK/KCK silahlı terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etme' suçu sabit olmadığından beraatine karar verildi.

Görüntü Dökümü
----------
Stattan detay

Haber- Kamera: Tolga YANIK KONYA-DHA

===============================

Üniversite öğrencileri, kira fiyatlarını yüzde 10 artırdı

Üniversite öğrencileri için kiralık ev ve yurt maratonu başladı. 'Üniversiteler kenti' İzmir'de yoğun talep, kiralık daire fiyatlarını artırdı. Geçen yıl 900 TL olan Buca'daki eşyalı 1+1 evlerin aylık kirası 1000-1200 TL'ye çıkarken boş daireler ise 800-900 TL'den kiralandı. 1+1 yerine geniş dairelerin birkaç öğrenci tarafından kiralandığı Bornova'da ise fiyatlar 2000 TL'ye kadar yükseldi.
Üniversite sınav sonuçları açıklandı, kazananların kalacak yer arayışı başladı. Üniversite öğrencilerinin ev arayışı, kiralık ev fiyatlarını artırdı. Bu artıştan en fazla etkilenen şehirlerden biri de öğrenci kenti İzmir oldu. Ege ve Dokuz Eylül Üniversitelerinin kampüs olarak hizmet verdiği Bornova ve Buca ilçelerinde emlak piyasası hareketlendi. Müteahhitler de bu iki ilçede öğrenci talebini göz önünde bulundurarak 1+1 evlerin yapımını artırdı. 1+1 daire bulamayan öğrenciler, birkaç kişi bir araya gelerek 3+1 daireyi ortak kiraladı. Yeni açılan fakültelerin yanı sıra Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel sanatlar Fakültesi'nin de Narlıdere'den Buca Tınaztepe Yerleşkesi'ne taşınmasıyla, Buca'da öğrenciler arasında tam anlamıyla kiralık ev yarışı başladı. Talep artışı kira fiyatlarını en az yüzde 10 artırdı. Geçen yıl 900 TL olan Buca'daki eşyalı 1 + 1 evlerin aylık kirası 1000 - 1200 TL'ye çıkarken boş daireler ise 800 - 900 TL'den kiralandı. 1+1 yerine geniş dairelerin sirkaç öğrenci tarafından kiralandığı Bornova'da ise fiyatlar 2000 TL'ye kadar yükseldi.
KİMİ YATIRIM AMACIYLA SATIN ALIYOR
Emlakçılar, bazı ailelerin 1+1 daireleri kira öder gibi ev sahibi olmak adına satın aldıklarını, çocuklarının eğitimi sona erdiğinde de sattıklarını ve kar elde ettiklerini ya da kiraya verdiklerini söyledi. Emlak danışmanı Tuğçe Bağcı, "Şu an bizim için tam anlamıyla sezon başladı. Bir aydır hareketlilik sürüyordu. Ev taleplerini karşılamakta zorluk yaşıyoruz. Güzel Sanatlar Fakültesi'nin de Buca'ya gelmesi öğrenci sayısını artırdı. Talep artınca fiyatlarda da bir önemli ölçüde artış oldu" dedi. Emlak danışmanı Cengiz Polat, "Bizler daireleri öğrencilerin isteklerine eşyalı ya da boş olarak kiralıyoruz. Ev arayan çok ama daire sayısı yetersiz. İnşaatlar da geçen yıllara kıyasla yavaşladı. Bu da fiyatları yaklaşık yüzde 10 arttırdı. Kiralayan ailelerin yanı sıra mesela öğrenci babası geliyor, çocuğu burada en az 4 yıl okuyacak. Kira vermek yerine ev satın alıyor. Öğretim hayatı sonunda bunu satıyor. Böylelikle yatırım yapmış oluyor" dedi. Emlakçı Semih Taş, "Ev sahipleri fiyatlarını arttırdı. Çünkü büyük oranda talep var. Bir de İzmir'in farklı yerinde bir daireye 500 bin TL verip aylık 2 bin TL kira almak yerine yatırımcılar, burada aynı paraya üç daire alıp onlardan toplam 3 bin 600 TL'ye kadar kazanç elde edebiliyorlar. Bu nedenle de bu bölgede inşaat yapılacak alan kalmadı. Bu da hızlı bir kentsel dönüşüme neden oluyor" dedi.
Oğlu için ev kiralayan Fatih Tülek ise, yoğun çabalar sonrasında oğluna ev bulabildiğini, fiyat kriterlerine fazla bakamadığını ev bulabildiğne şükrettiğini söyledi.

Görüntü Dökümü
---------
Evlerden görüntü.
Röportajlar

Haber: Taylan YILDIRIM, kamera: Tekin GÜRBULAK / İZMİR

=======================

At yarışı cinayeti

Adana'da Nazım A. (21) babasına at yarışı oynattığını iddia ettiği gangan bayii  Hamza Irk'ı (63) tabancayla vurarak öldürdü.
Olay, 9 Eylül'de Seyhan ilçesi Küçükdikili Mahallesi'nde meydana geldi. İddiaya göre, Nazım A. babasına at yarışı oynattığını iddia ettiği  ganyan bayii  Hamza Irk'ın işyerine gitti. Babasının at yarışı oynamasına izin verilmemesini isteyen Nazım A. ile işletmeci Hamza Irk arasında kavga çıktı. Nazım A., ruhsatsız tabanca ile Hamza Irk'a 3 el ateş etti. Ağır yaralanan Irk, kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi. Kaçan katil zanlısı Nazım A., gizlediği evde 16 Eylül'de yakalandı. Cinayeti at yarışı yüzünden işlediğini itiraf eden zanlı tutuklandı.

Görüntü Dökümü
----------
-Zanlının adli tıp birimine getirilmesi
-Adli tıp biriminden çıkarılması
-Polis aracına bindirilmesi
-Öldürülen şahsın sağlık fotoğrafı

SÜRE: 47" BOYUT: 81 MB

Haber-Kamera: ADANA,

====================

Anne-kız cinayetini, 8 yaşındaki çocuk aydınlatacak

Bursa'da, eşi Hayat Meşail (29) ile kayınvalidesi Sabah Meşail'i (61), arkadaşıyla birlikte domuz bağı ile bağlayarak öldürdüğü iddiasıyla tutuklanan Suriyeli Ali Hattab'ın (28) davasında, çifte cinayet sırasında evde olan 8 yaşındaki oğlu tanık olarak dinlenecek. Mahkeme, annesi ve anneannesi gözleri önünde öldürülen çocuğun bir sonraki duruşmada hazır edilmesini istedi.
Korkunç olay, Nisan ayında Bursa'nın merkez Yıldırım ilçesi Zümrütevler Mahallesi'nde
meydana geldi. Mahalle sakinleri, 4 katlı apartmanın giriş katından gelen çığlık sesleri üzerine polisi aradı. Adrese gelen polis ekipleri, kapısı açık olan daireye girdiği sırada bir kişi pencereden atlayarak, kaçtı. Polis, evde el ve ayakları domuz bağı ile bağlanmış, ağzı ve burnu koli bandıyla bantlanmış kadın cesedi buldu. Yapılan detaylı aramada ise, üzeri parke parçaları, halı ve valiz gibi eşyalar ile kapatılmış, yine el ve ayakları domuz bağı ile bağlanmış, ağzı bantlı ikinci kadın cesedini bulundu. Kadınların Suriye uyruklu Hayat Meşail ve annesi Sabah Meşail olduğu belirlendi. Görgü tanıklarının ifadelerinden anne- kızın katil zanlılarının Hayat Meşail'in eşi Ali Hattab ve arkadaşı Khaled Jarad (21) olduğu ortaya çıktı.
Şüphelilerden Khaled Jarad, olay yerine yakın bir bölgede, Suriye'ye kaçacağı belirlenen Ali Hattab ise Adana'da yakalandı. Üzerinden eşi Hayat Meşail'e ait 12 bin 400 TL ile 5 bin TL değerindeki altınlar çıkan Ali Hattab ve arkadaşı, tutuklanarak cezaevine gönderildi. 2 şüpheli hakkında 'kasten adam öldürmek' suçundan 2'şer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle dava açıldı.
'KARAKOLDA BENİ DÖVDÜKLERİ İÇİN CİNAYETİ KABUL ETTİM'
Davanın görülmesine Bursa 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatının da hazır bulunduğu duruşmada tutuklu sanık Ali Hattab, "Kimseyi öldürmedim. Karakolda beni dövdüler, bu yüzden cinayeti kabul etmiş gibi ifade verdim. Olay günü eşim, annesiyle beraber olduğunu ve gelmeyeceğini bana mesaj attı. Ben de arkadaşım Khaled'i arayarak, alkol ve sigara alıp bize gelmesini söyledim. Evin odasına girdiğimde karımın cesedini gördüm. Telaşlandığım için kaçmaya başladım. Eşim ve kayınvalidemi akrabaları öldürmüş olabilir. Onlardan şüpheleniyorum" dedi.
CİNAYETİ, 8 YAŞINDAKİ ÇOCUKLARI AYDINLATACAK
Diğer tutuklu sanık Khaled Jarad ise "Ali, akşam saatlerinde beni arayarak, alkol ve sigara alıp evlerine gitmemi istedi. Eve girmemle birlikte polisler geldi. Ali, kaçmaya başladı. Beni iki polis yakaladı. Cinayetlerle ilgim yok" diye konuştu.
Mahkeme, annesi ile anneannesinin öldürüldüğü sırada evde olan ve çifte cinayete tanıklık eden çiftin 8 yaşındaki oğulları M.'nin, bir sonraki duruşmaya getirilerek, ifadesinin alınmasına karar verdi. Duruşma ertelendi.

Görüntü Dökümü
-----------
-Olaya ilişkin ARŞİV görüntüler

HABER: Halil ÖZÇOBAN/BURSA,

==============================

Sakız koyunları Köpek Paris'e emanet

Aydın Büyükşehir Belediyesi Evcil Hayvan Rehabilitasyon Merkezi'nde bir süre eğitim gören 'Paris' isimli Rottweiler cinsi köpek, Aydın Büyükşehir Belediyesi'nin sakız koyunu üretim çiftliğinde bekçi oldu.
Aydın Büyükşehir Belediyesi Evcil Hayvan Rehabilitasyon Merkezi'ne, geçen Mart ayında 2 yaşındaki 'Rottweiler' cinsi bir köpek getirildi. Burada eğitilen köpeğe 'Paris' ismi verildi. Bakımı ve gerekli aşıları da yapılan Paris'in, saldırgan davranışlarının olmadığı belirlendi. Sevimli köpek, insan ve hayvanlara karşı iletişiminin iyi olduğunun anlaşılması üzerine, Aydın Büyükşehir Belediyesi'nin 'Aile Tipi Koyunculuk' projesi kapsamında 2.5 yıl önce kurduğu Koçarlı ilçesi, Yeniköy Mahallesi'ndeki Sakız koyunu üretim çiftliğine bekçilik yapması için gönderildi. Çiftliğe uyum sağlayan Paris, buradaki koyunları, çobanlar ve diğer çoban köpekleri ile birlikte yönlendirmeye başladı. Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, Paris'in sakız koyunu çiftliğindeki görüntülerini Twitter hesabından "Sakız koyunu çiftliğimizin amiri Paris ile bir günümüzü birlikte geçirdik. Evcil Hayvan Rehabilitasyon Merkezi'mizden mezun olduktan sonra çiftlikte çalışmaya başladı. Haydi, birlikte izleyelim" notuyla paylaştı. Paris davranışları ile sosyal medyada büyük beğeni aldı ve 200 binden fazla kişi izledi.

Görüntü Dökümü
-----------
-Rottweiler cinsi 'Paris' isimli köpeğin çiftlikteki Sakız koyunları ile görüntüsü
-Aydın Büyükşehir Belediyesi Sakız Koyunu Üretim Çiftliği'nden görüntü
-Genel ve detay görüntüler

Haber - Kamera: Burhan CEYHAN / AYDIN,

====================

Tarladan sofraya uzanan bulgurun serüveni

GAZİANTEP'te Türk yemek kültürünün vazgeçilmezi olan bulgur sıcak yaz günlerinde uzun ve zahmetli bir üretim sürecinin ardından tezgahlardaki yerini alıyor. Bulgur üretim tesisi sahibi İbrahim Sarı, "Dünyada en kaliteli durum buğdayı Güneydoğu Anadolu bölgesinde üretilir" dedi.
Gaziantep başta olmak üzere Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde yetişen buğday, hasadı yapıldıktan sonra işlem yapılmak üzere tesislere getiriliyor. Fabrikalarda eleme işlemlerinden geçen buğday büyük kazanlarda haşlanıp, römorklarla serim alanlarına dökülerek güneşin altında kurumaya bırakılıyor. Yaklaşık 2 gün kavurucu sıcakta kurutularak daha doğal ve lezzetli hale getirilen bulgurun üretiminde gastronomi kenti Gaziantep önemli rol oynuyor. Belirli aralıklarla traktörlere takılan tırmıklar yardımıyla buğday tanesinin her tarafının güneş görmesi sağlanıyor. Kuruyan buğdaylar yine traktörlerle toplanarak kırım yapıldıktan sonra bulgur haline getiriliyor. Uzun ve meşakkatli bir yolculuğu olan bulgur, lezzetiyle tüm dünyada vazgeçilmez ürünler arasında yer alıyor.
EN KALİTELİ DURUM BUĞDAYI GÜNEYDOĞU'DA
Dünyada en kaliteli durum buğdayının Güneydoğu Anadolu bölgesinde üretildiğini ifade eden, Bulgur üreticisi İbrahim Sarı, "Kaliteli bulgur, durum buğdayından üretilir. Dünyada en kaliteli durum buğdayı Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde üretilir. Biz burada buğdayı alıyoruz, daha sonra yabancı maddelerden ayırmak için eleniyor ve ardından yıkama işlemi yapılıyor. Sonra haşlama yapıldıktan sonda en doğal şekilde yere seriyoruz. Şu anda teknoloji gelişti, kış aylarında kapalı devre kurutma sistemi ile kurutuyoruz. Ama doğal olduğu için yaz aylarında güneşten faydalanarak hem lezzet hem de renk olarak daha güzel ürün elde ediyoruz. Burada toplanan bulgur tekrar yıkama işlemine geçiyor. Daha sonra dış yüzeyindeki kabuk beş-altı kat soyuluyor. Soyulan bulgura kırma işlemi yapılıyor. Biz kendi tesislerimizde doğal olması için taş değirmende üretim yapıyoruz. Ürettiğimiz bulguru kurutma işlemleri bittikten sonra pilavlık ve köftelik olarak ayırıyoruz. Yine taş ayırıcısında geçerek içerisindeki yabancı maddeleri temizliyoruz" diye konuştu.
BULGURUN YURT DIŞINA SATIŞI HER GEÇEN GÜN BÜYÜMEYE DEVAM EDİYOR
Yurt dışından taleplerin olduğunu belirten Sarı, "Bulgur buğdaydan üretilen bir ürün olduğu içi buğdayın rekoltesi neyse bulgurun rekoltesi de o olur. Bu sene Türkiye genelinde iklim şartları nedeniyle bir düşüş yaşandı. Bulgurun yurt dışına satışı her geçen gün büyümeye devam ediyor. Hala istediğimiz yerlere gelemedik ama yurt dışı pazarında daha iyi yerlere geleceğimizi düşünüyorum. Bulgur sağlık açısından çok faydalı ve içerisinde nişasta barındırmayan bir ürün. Şu anda Amerika'da ordunun en önemli gıda maddelerinler birisi, bu şekilde tanıtımı arttırırsak dünyada daha çok tanınacak. Bulgurun güneşte kurumasının lezzeti çok farklı güneş bulguruyla ısıtma sistemindeki bulgurun tatları anı olmaz. Her ikisinde de lezzet alınabiliyor. Bizim bölgemizde güneşin buğdayımıza vermiş olduğu ayrı bir lezzet var" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
------
Buğday kurutma drone görüntüsü
Traktörün buğdayları yayması
Anons
Serilen bulgurların karıştırılması
İbrahim Sarı ile röp.
Genel ve detay görüntüler

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 665 MB

Haber: Mustafa KANLI Kamera: Kadir GÜNEŞ -GAZİANTEP-DHA)



Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

PKK Haberler

Eurovision'da LGBT+ propagandası! Nemo'ya birinciliği tüylü ceketi ve saten eteği getirdi

Eurovision'da LGBT+ propagandası! Nemo'ya birinciliği tüylü ceketi ve saten eteği getirdi

Özhaseki'nin Hatay'da vatandaşları kentsel dönüşüme ikna etmeye çalıştığı programın görüntüleri ortaya çıktı

Özhaseki'nin Hatay'da vatandaşları kentsel dönüşüme ikna etmeye çalıştığı programın görüntüleri ortaya çıktı

Restoranda suyun fiyatını gören yaşlı adam cinnet geçirdi

Restoranda suyun fiyatını gören yaşlı adam cinnet geçirdi

Eurovision'da LGBT propagandası yaparak birinci olan Nemo: Kupayı kırdım

Eurovision'da LGBT propagandası yaparak birinci olan Nemo: Kupayı kırdım

title