İnşaatta Yanarak Ölen 11 İşçi Anıldı *esenyurt'ta Bir Alışveriş Merkezinin Şantiyesindeki...

Haber-kamera: Yaşar KAÇMAZ-İSTANBUL DHA

İşçi Ölümlerine Son Platformu üyesi bir grup, saat 13.00 sıralarında Marmarapark AVM'nin önünde toplandı. Aralarında yangında hayatını kaybeden işçilerin yakınlarının da bulunduğu topluluk, üzerinde "Marmara AVM patronları öldürdü, hesabını soracağız" yazılı pankart açtı. "İşçi katillerinden hesap soracağız", "İşçi ölümleri kader değildir" ve "Adalet istiyoruz" yazılı dövizler taşıyan topluluk, zaman zaman "İşçiler ölüyor AVM'ler yükseliyor", "İşçiler ölüyor Başbakan susuyor" ve "İşçiler ölüyor Bakan Çelik gülüyor" sloganları attı.

Topluluk adına basın açıklamasını yangında eşi Ahmet Yağal'ı yitiren Selma Yağal yaptı. Kucağındaki 4,5 aylık oğluna Ahmet adını verdiğini belirten Selma Yağal, yaşadığı acının dinmediğini, olayda sorumlulukları bulunan kişilerin en ağır cezaya çarptırılması gerektiğini söyledi. Eşinin de aralarında olduğu 11 işçinin denetimsizlik sonucu öldüğünü anlatan Selma Yağal, "İşçiler ağır çalışma koşullarında, plastik çadırlarda sağlıksız ve güvencesiz bir şekilde yaşıyorlardı. Çıkan yangında çadır çabucak alev aldı ve işçiler birkaç dakikada hayatlarını kaybettiler. Hala devam eden davada görüyoruz ki, yasalar patronlardan yana işliyor. Ölen işçilerin hesabını hiçbir yasal düzenleme soramıyor" dedi.

"ÇALIŞMA BAKANI SÖZÜNÜ TUTMUYOR"

Çalışma Bakanı Faruk Çelik'in yangının ardından şantiyeye geldiğini, burada yaptığı açıklamada da ihmal neredeyse bulup gerekeni yapacaklarını söylediğini öne süren Selma Yağal, "Çalışma Bakanı Faruk Çelik neden görevini yapmıyor. Beşinci duruşması gerçekleşen davada Marmara AVM sahipleri ve denetlemeyenler neden yargılanmıyor?" dedi. Selma Yağal, " Bir yıl geçmesine rağmen hala hiçbir girişimde bulunmayan hükümeti öreve çağırıyoruz. Yetkililer bu davada adaletin yerini bulması için üzerine düşeni yapmalıdır."Açıklamanın ardından topluluk, yangının meydana geldiği yere kadar yürüdü. Burada ölen işçilerin fotoğrafları yere bırakıldı, fotoğrafların üzerine de karanfiller atıldı. Topluluk açıklamanın ardından olaysız dağıldı.

"BABASINI HİÇ GÖREMEYECEK"

Oğluyla birlikte anmaya katılan Selma Yağan, basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Eşi Ahmet Yağal'ın ölümünün üzerinden 1 yıl geçtiğini belirten Selma Yağal, şöyle konuştu:

"Sesimizi kimseye duyuramıyoruz. Oğluma eşimin adını verdim. Babasını hiçbir zaman göremeyecek. Para vererek, para önererek bu durumu telafi edemez. Benim eşim büyük bir ihmal sonucu hayatını kaybetti. Eceliyle ölmedi. Benim eşim de şu anda çocuğunu kucağına almış olabilirdi. Buna fırsat vermediler. Devlet büyüklerine sesleniyorum. Onlar da anne babalar. Eşimin katilleri ellerini kollarını sallayarak dolaşıyorlar. Benim tattığım acıyı onlar tatmasın diyorum."

"PARAYI ALDINIZ NEDEN ŞİKAYETÇİ OLDUNUZ"

Yangının ardından kendilerine bir miktar para verildiğini kaydeden İdris Topal, "Kardeşim Seyfettin Topal yanarak öldü. Bize para sözü verildi. Bir miktar para aldık. Ama biz durmayacağız ki. Bize "Parayı aldınız niye şikayetçi oldunuz?" denildi. Ölen kişinin 3 çocuğu var. Birisi askerde diğer ikisi hastanede" diye konuştu. İdris Topal, sorumlular cezalandırılana kadar mücadelelerine devam edeceklerini belirtti.

SANIKLAR HAKKINDA 2 YILDAN 23 YILA KADAR HAPİS İSTENİYOR

Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada 13 sanık hakkında, önceden ön görülebilecek neticenin istenmemesine karşın yangın meydana gelmesi nedeniyle "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olmak" ve "taksirle yangına neden olmak" suçlarından iki yıldan 23 yıla varan hapis cezası isteniyor. Marmarapark AVM'sinin yapımında çalışan işçilerin kaldığı bir çadırda, 11 Mart 2012'de elektrik kontağından çıkan yangında, Bayram Egepehlivan, Çetin Coşgun, Seyfettin Topal, Abdurrahman Demir, Sevdin Özen, İsa Topal, Ahmet Yağal, Barış Kıyak, Hakim Alican, Fatih Acun ve Ahmet Keskin yanarak ölmüştü.

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel