Marmara Uluslararası Kent Forumu başladı

Marmara Belediyeler Birliği ve Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, "Kenti herkes için güvenli ve huzurlu bir mekan yapmak durumundayız. Bunun yollarından biri sağlık ve güvenlik standartlarının oluşturulması ise diğeri de ilgili herkesin karar süreçlerine katılmasının sağlanmasıdır." dedi.

Marmara Belediyeler Birliği (MBB) tarafından "Çözüm Geliştiren Kentler" sloganıyla düzenlenen Marmara Uluslararası Kent Forumu (MARUF21) çevrimiçi ortamda başladı.

Büyükakın, forumun açılışında yaptığı konuşmada, salgının, dünyanın her tarafında herkesi etkilese de bu sürecin kalabalık kent yaşamı içindeki insanları daha yoğun etkilediğini kaydetti.

Sağlıklı ve yeterli gıdaya ulaşım, ekonomik üretim sürecinin devam etmesi, işini kaybedenlerin yaşam kaygısı, kırılgan grupların daha riskli koşullara maruz kalması, kayıt dışı göçmen ve çalışanların özel durumu ve benzeri gibi onlarca yeni meselenin de yeniden gündeme geldiğine işaret eden Büyükakın, diğer taraftan küresel ısınma ve iklim değişikliği, gelir dağılımı eşitsizliği, küresel çatışma ve kriz durumlarının da etkisini artırarak yeni sonuçlar üretmeye devam ettiğini anlattı.

Doğanın korunması ile yaşam kalitesi yüksek, sürdürülebilir bir kentsel ortamın sağlanmasının daha da önemli hale geldiğini vurgulayan Büyükakın, kırılgan ve göçmen grupların ise hem devletin ve yerel yönetimlerin sosyal hizmetlerdeki rollerinin yeniden tanımlanmasına hem de birlikte yaşama meselesinin önemsenmesi gerektiğine işaret ettiğini söyledi.

Büyükakın, hiç olmadığı kadar cesurca düşünmeye, kararlar almaya, uygulamaya ve birlikte hareket etmeye ihtiyaçlarının olduğunun altını çizerek, "Bu nedenle bu yılki MARUF'u 'Yeniden Düşün, Birlikte Hareket Et /Re-Think Co-Act' başlığıyla düzenliyoruz. Ayrıca tüm meseleleri 'sağlıklı, kapsayıcı, dirençli, yenilikçi, yaratıcı, sürdürülebilir' kentler oluşturmak amacıyla 6 ana eksende tartışacağız. Yeni durumda, yeniden düşünmeye ve birlikte hareket etmeye bir davet bu. Bu davetimiz yerel ve ulusal ölçeklerle sınırlı değil, büyük insanlık ailesinin her bireyinin yaşam kalitesinin yükseltilmesini, refahını ve mutluluğunu hedef alan küresel bir çağrı." diye konuştu.

Doğal veya insan faaliyetleri sonucu oluşan afetlere dayanıklı kentler oluşturmak ve riskleri önceden yönetebilmenin yolunu bulmak gerektiğini aktaran Büyükakın, "Deprem, sel, yangın gibi afetlerin yanında artık pandemi, kuraklık, siber saldırı gibi afetlerle de karşı karşıyayız." dedi.

Büyükakın, çok büyük bedeller ödemeden bunlarla başa çıkmanın ancak önceden yapılacak hazırlıklar ve yeni durumlara uygun refleksler geliştirebilen hızlı ve esnek yönetim yapılarıyla mümkün olduğunu belirterek, "Kenti herkes için güvenli ve huzurlu bir mekan yapmak durumundayız. Bunun yollarından biri sağlık ve güvenlik standartlarının oluşturulması ise diğeri de ilgili herkesin karar süreçlerine katılmasının sağlanmasıdır." ifadesini kullandı.

Marmara Belediyeler Birliğinin, son zamanlarda gerek Marmara Bölgesi Mekansal Strateji Belgesi gerek Marmara Bölgesi Göç Raporu gerekse Marmara Denizi Eylem Planı konusunda farklı ölçekteki belediyeleri ve farklı kurumları bir araya getirerek diğer paydaşlarla iş birliği halinde ortak aklı harekete geçirme konusunda inisiyatif almakta önemli çabalar sergilediğini anlatan Büyükakın, kentler arasındaki ilişkiler dikkate alınmadan, etkileşim ve kaynak paylaşımları irdelenmeden yapılacak çalışmaların eksik kalacağını vurguladı.

Büyükakın, böylece ulusal ile kentsel düzey arasında bölgesel düzeyi esas alan yaklaşımların ortaya konmasının uzun vadede ulaşımdan turizme, su kaynaklarından çevre korumaya kadar daha verimli ve sürdürülebilir çözümlere kapı aralayacağını sözlerine ekledi.

"Yeni gündemimizi uygulamaya sokmak konusunda çalışmalara başladık"

Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Yerleşimleri Programı (UN-Habitat) İcra Direktörü Maimunah Mohd Sharif de foruma gönderdiği video mesajda, salgın döneminde şehirler ve bireyler arasında dayanışmayı artırmanın önemine vurgu yaptı.

Sharif, ekim ayının ilk pazartesi günü Dünya Habitat Günü'nün, 31 Ekim'de de Dünya Şehirler Günü'nün kutlandığını aktararak, bu etkinliklerin iklim eylemlerinde etkili olacağını kaydetti.

Haziran ayında Türkiye'ye gelerek Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan ile bir araya geldiklerini hatırlatarak, şöyle devam etti:

"Ortaklığımızı nasıl bir sonraki düzeye çıkartırız, bunu görüştüm. Onların habitat konusuna bağlılığı için teşekkür ediyorum. Aynı zamanda şunu açıklamaktan mutluluk duyuyorum ki daha aktif olarak yeni gündemimizi uygulamaya sokmak konusunda çalışmalara başladık. Gençlik ve Spor Bakanlığı ve Türkiye'deki Belediyeler Birliği ile sürdürülebilir kentleşme konusunda çalışmalar yapmaya kendimizi adadık."

Sharif, çeşitli kent etkinliklerinde küresel bir topluluk oluşturarak birlikte hareket edip daha iyi bir gelecek ümit ettiklerini sözlerine ekledi.

Konuşmaların ardından program "Yeniden Düşün, Birlikte Hareket Et" başlıklı açılış oturumuyla devam etti.

Dünyanın dört bir yanından 400'den fazla konuşmacı ve 100'ün üzerinde oturuma ev sahipliği yapacak forumda paneller, eğitimler, çalıştaylar, networking toplantıları, yuvarlak masa toplantıları gibi farklı türlerde etkinlikler gerçekleştirilecek.

İklim değişikliği, göç, gençlik, kültür, altyapı, eşitsizlikler, hareketlilik, dijitalleşme, döngüsel ekonomi, kamusal alan, konut, yerel kalkınma, kentsel lider gibi konuların ele alınacağı forum, 3 Ekim Pazar günü sona erecek.

Güncel Haberler