Haberler

"Faizsiz Finansman Ürünlerine Karşı Ortak Bir Dil Geliştirmek Gerekiyor"

Hazine Müsteşarı Çanakçı: "2020 yılında İslami finansman hacminin 6,5 trilyon dolara ulaşacak" "Bu artışın kalıcı, sağlıklı ve sorunsuz gerçekleşmesi için atılması gereken önemli adımlar var. Bu çerçeveden baktığımız zaman öncelikle faizsiz finansman ürünlerine karşı ortak bir dil geliştirmek gerekiyor" "Ağustos ayında bir ihraç daha gerçekleştireceğiz"

Hazine Müsteşarı İbrahim Çanakçı, 2020 yılında İslami finansman hacminin 6,5 trilyon dolara ulaşacağını belirterek, "Bu artışın kalıcı, sağlıklı ve sorunsuz gerçekleşmesi için atılması gereken önemli adımlar var. Bu çerçeveden baktığımız zaman öncelikle faizsiz finansman ürünlerine karşı ortak bir dil geliştirmek gerekiyor" dedi.

Sermaye Piyasası Kurulu'nun  (SPK) ev sahipliğinde ve İslam Kalkınma Bankası iş birliği ile gerçekleştirilen "İslami Finansman Araçları: Türkiye İçin Beklentiler ve Fırsatlar" konulu konferansta konuşan Çanakçı, İslami finans piyasalarının mevcut durumu, karşı karşıya bulunduğu zorluklar ve geleceğe yönelik beklentiler konusunda bilgi vererek,  İslami finansın hem küresel ölçekte hem de Türkiye'de yeni bir konu olmadığını söyledi.

İslami finansın, küresel ölçekte kurumsallaşma ve finansal piyasaların bir parçası olması anlamında 60 yılı, Türkiye'de ise 30 yılı geride bıraktığını belirten Çanakçı, İslami finansın geçmişten bugüne birçok evrelerden geçtiğini aktardı.

Çanakçı, İslami finansın başlangıçta sadece belli bir bölgeye ve belirli ürünlere yönelik ortaya çıktığını belirterek, İslami finansın ilk önce Körfez ülkelerinde, bankacılık faaliyetlerine benzer faaliyetler olarak başladığını dile getirdi.

Faizsiz finansmanın bugün daha kapsamlı bir yapıya kavuştuğunu belirten Çanakçı, "Geleneksel bankacılık faaliyetlerinin yanına, sigortacılık faaliyetleri, sermaye piyasası araçları ve para piyasası araçları devreye girdi" ifadesini kullandı.

Çanakçı, İslami finansta önce Ortadoğu bölgesine ardından Asya'ya doğru bir kaymanın söz konusu olduğunu belirterek, günümüzde Avrupa ve Kuzey Amerika'da da son derece yaygınlaştığının altını çizdi.

"Latin Amerika hariç dünyanın her bölgesinde İslami finans kurumlarını görmek mümkün" diyen Çanakçı, İslami finansmanda 1980'li yıllarda 5 milyar, 1990'lı yıllarda  ise 150 milyar olmak üzere son 20 yılda 10 katı kadar bir büyüme gerçekleştiğini aktardı.

Çanakçı, İslami finansman sektörünün 75 ülke ve 600 finans kurumu ile güçlü bir yapıdan oluştuğunu  vurgulayarak, sektörün yüzde 80'inin bankacılıktan, yüzde 15'e yakın bir kısmının ise kira sertifikalarından oluştuğunu ifade etti.

Hazine Müsteşarlığı olarak bu alanda gerçekleştirilen çalışmalara değinen Çanakçı, ilk kira sertifikası ihracının 2012 yılının eylül ayında uluslararası piyasalarda gerçekleştirildiğini hatırlatarak, "1,5 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdik, buna 5 kat talep geldi. İhracın yüzde 70'lik bölümünü Körfez ve Ortadoğu bölgesine sattık. Bu ihraç bize önemli bir katkı sağladı, önemli bir pencere açmış oldu" şeklinde konuştu.

"Ağustos ayında bir ihraç daha gerçekleştireceğiz"

Ekim ve şubat aylarında toplam 3,1 milyar liralık satış gerçekleştiğini belirten Çanakçı, ağustos ayında bir ihraç daha gerçekleştireceklerini bildirdi. Bu ihracın Hazine açısından yatırımcı tabanının çeşitlendirilmesi noktasında çok önemli olduğunu kaydeden Çanakçı, şöyle devam etti:

"İslami finansman, Katılım Bankaları açısından finansman imkanı sunarken, likidite sıkıntısını gideriyor. Faize hassasiyeti olan kesimlerin yatırım imkanlarını çeşitlendiriyor. Kira sertifikası ihraçlarını Hazine'nin finansman programının düzenli bir parçası olarak tasarladık."

"Faizsiz finansmana yeni, yoğun ve yaygın bir ilginin olduğunu hep beraber görüyoruz" diyen Çanakçı, bunun en önemli nedeninin ülkelerin fon birikimine erişme amacı ve küresel kriz döneminde bu piyasaların dayanıklılığı olduğunu kaydetti.

Çanakçı, faizsiz finansmanın önümüzdeki dönemde çok daha hızlı büyüyeceğini belirterek, konuşmasını söyle tamamladı:

"2020 yılında hacmin 6,5 trilyon dolara ulaşacağı yani bugünkü mevcut durumun 4 katından daha fazla artış olacağı bekleniyor. Bu artışın kalıcı, sağlıklı ve sorunsuz gerçekleşmesi için atılması gereken önemli adımlar var. Bu çerçeveden baktığımız zaman öncelikle faizsiz finansman ürünlerine karşı ortak bir dil geliştirmek gerekiyor. Likidite ve risk yönetiminde boşluklar var burada adımlar atmak gerekiyor. Şeffaflık, gözetim ve denetim çerçevesinde standartlaştırılması anlamında bazı adımlar atılması gerekiyor. Finans piyasalarındaki gelişmelerle paralel güncel tutulması gerekiyor. Finansal farkındalığı, finansal tabana yayılmayı sağlayacak özellikle risk sermayesi ve mikro finans gibi ürünlere yönelmek gerekiyor." - İstanbul

Kaynak: AA / Ekonomi

Sermaye Piyasası Kurulu İslam Kalkınma Bankası Türkiye Çanakçı Ekonomi Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title