Haberler

İmar kirliliğine neden olma suçu, imara aykırılık nedeniyle idari para cezaları ve yıkım kararları

Av. Arb. Mahmut Altınel

Av. Arb. Mahmut Altınel

Avukat-Arabulucu / Altınel Hukuk ve Arabuluculuk Bürosu
02.02.2024 01:26
  • İMAR KİRLİLİĞİNE NEDEN OLMA SUÇU ve İMARA AYKIRILIK NEDENİYLE İDARİ CEZALAR

Ülkemizde yapı ruhsatı olmadan veya yapı ruhsatı olup ruhsata aykırı yapı yapılması eylemi çok fazla görülmektedir. Bu tür eylemler Türk Ceza Kanunu'na göre suçtur, ayrıca idari para cezası ve yıkım kararı uygulanabilmektedir.

İstanbul'un % 70'i kaçak diye haberi bir çok yerde okumuştum. İstanbul gibi deprem riskinin en çok olduğu illerde bile kaçak ve depreme dayanıksız yapılar çok fazla bulunmaktadır. Kaçak yapı, yetkili kurumlardan hukuksal olarak inşaat ruhsatı alınmaması veya ruhsat alındıysa bile ruhsata aykırı bir şekilde inşaatın yapılmasını ifade etmektedir.

Kaçak yapılara karşı hem idari hem de cezai müeyyideler öngörülmüştür. İdari olarak hem yıkım kararı, hem de idari para cezası uygulanabilmektedir. Ayrıca, Türk Ceza Kanunu'nun 184. Maddesi gereği imar kirliliğine neden olma suçu nedeniyle ceza yaptırımı söz konusudur. Ayrıca bu yapılar, korunan alanlarda yapılmış ise bu artırıcı cezayı artırıcı neden olmaktadır.

İmar kirliliğine neden olma suçu Türk Ceza Kanunu'nun 184. Maddesinde düzenlenmiştir.

TCK m. 184/1'de düzenlenen suçun konusu, belediye sınırları veya özel imar rejimine tabi yerlerde bulunan binadır. Yani; belediye sınırları veya özel imar rejimine tabi yerler dışında bulunan binalar, TCK m. 184/1 hükmüne konu teşkil etmemektedir.

Yapı ile bina arasındaki fark önemlidir. Hangi yapıların, bina olduğu ya da hangi inşa faaliyetlerin yapı olduğu bu cezaların uygulanması açısından önemlidir.

Sadece esas olarak değil, usul olarak idari para cezalarının ve yıkım kararlarının incelenmesi gerekir. Eğer usul şartlarına uygun olarak ceza verilmemişse ve yıkım kararı alınmamışsa usulden idari işlem iptal edilebilir.

Öncelikle bu suç kapsamında olabilmesi için yapılan yapının bina olması gerekmektedir. Bina, kendi başına kullanılabilen, üstü örtülü ve insanların içine girebilecekleri ve insanların oturma, çalışma, eğlenme veya dinlenmelerine veya ibadet etmelerine yarayan, hayvanların ve eşyaların korunmasına yarayan yapılara bina olarak kabul edilmektedir. Bina olmayan yapılar bu kapsamda değildir. Her yapı bina değildir. Bahçe duvarı olmayan istinat duvarı yapıldığında bu yapıdır fakat bina değildir. İmara aykırılık nedeniyle idari yaptırım uygulanabilir ama imar kirliliğine neden olma suçu oluşmayacaktır. Sadece, betondan yapılmış binalar değil, bina özelliği taşıyan ahşap yapı, kagir yapılarda bina vasfına sahiptir.

Bu suç için fail sadece yapıyı yapanlar değildir. Yapı için kontrol ve denetim hizmete veren kişilerde olabilmektedir.Ya da bu yapıyı yapan işçiler, ustalar, kalfalar, mühendisler, mimarlarda fail olabilir. Fakat, kişilerin yapının kaçak olduğunu bilmesi gerekir. Ayrıca, Yapı ruhsatiyesi olmadan başlatılan inşaatlar dolayısıyla kurulan şantiyelere elektrik, su veya telefon bağlantısı yapılmasına müsaade eden kişilerde cezalandırılır.

Eğer bina, imara aykırılık nedeniyle mühürlenirse, mührü kaldıranda mühür bozma suçu kapsamında cezalandırılır. Mühür bozmadan sonra inşaata devam edilmesi de zincirleme suç hükümlerinin uygulanması ayrıca değerlendirilir.

Bu maddede belirtilen ve imar mevzuatına aykırılık teşkil eden fiil ve hallerin tespit edildiği tarihten itibaren on iş günü içinde ilgili idare encümenince sorumlular hakkında, üstlenilen her bir sorumluluk için ayrı ayrı olarak bu maddede belirtilen idari müeyyideler uygulanır.

Ruhsat alınmaksızın veya ruhsata, ruhsat eki etüt ve projelere ve imar mevzuatına aykırı olarak yapılan ya da 27 nci madde kapsamında ruhsat alınmadan yapılabilen yapılardan aynı maddede belirtilen koşullar sağlanmadan yapılanların sahibine, yapı müteahhidine ve aykırılığı altı iş günü içinde idareye bildirmeyen ilgili fenni mesullere, yapının mülkiyet durumuna, bulunduğu alanın özelliğine, durumuna, niteliğine ve sınıfına, yerleşmeye ve çevreye etkisine, can ve mal emniyetini tehdit edip etmediğine ve aykırılığın büyüklüğüne göre ceza uygulanır. Ayrıca, İmar Kanunu, Madde 32 – Bu Kanun hükümlerine göre; ruhsat alınmadan yapıya başlandığı veya ruhsat ve eklerine veya ruhsat alınmadan yapılabilecek yapılarda projelerine ve ilgili mevzuatına aykırı yapı yapıldığı ilgili idarece tespiti, fenni mesulce (...)[29] tespiti ve ihbarı veya herhangi bir şekilde bu duruma muttali olunması üzerine, belediye veya valiliklerce o andaki inşaat durumu tespit edilir. Yapı mühürlenerek inşaat derhal durdurulur.

Ruhsata aykırılık olan yapıda, bu aykırılığın giderilmiş olduğu veya ruhsat alındığı ve yapının bu ruhsata uygunluğu, inceleme sonunda anlaşılırsa, mühür, belediye veya valilikçe kaldırılır ve inşaatın devamına izin verilir. Aksi takdirde, ruhsat iptal edilir, ruhsata aykırı veya ruhsatsız yapılan bina, belediye encümeni veya il idare kurulu kararını müteakip, belediye veya valilikçe yıktırılır ve masrafı yapı sahibinden tahsil edilir.

İstanbul İmar Yönetmeliğine'ne göre "Yapı ruhsatı gerekmeyen inşai faaliyetlerMADDE 62 – (1) Basit tamir ve tadiller, balkonlarda yapılan açılır kapanır katlanır cam panel uygulamaları, korkuluk, pergola, çardak/kameriye ve benzerlerinin yapımı ile bölme duvar, bahçe duvarı, duvar kaplamaları, baca, saçak, çatı ve benzeri elemanların tamiri ve pencere değişimi ruhsata tabi değildir. Ruhsatı tabi olmayan yapılar için idari cezai müeyyide uygulanma imkanı bulunmamaktadır. Ayrıca, TCK göre suç oluşmayacaktır. Ruhsatı tabi olup olmadığının teknik bir inceleme incelenmesi gerekmektedir.

İmar kirliliği neden olma suçu, imara aykırılık nedeniyle ceza ve yaptırımlar konusu çok detaylı bir konudur.

Yapı Kayıt Belgesi verilen yapılarla ilgili 3194 sayılı Kanun uyarınca alınmış yıkım kararları ile tahsil edilemeyen idari para cezaları iptal edilir.

Yapı Kayıt Belgesi verilen yapılarla ilgili 3194 sayılı Kanun uyarınca alınmış yıkım kararları ile tahsil edilemeyen idari para cezaları iptal edilir.

Yapı Kayıt Belgesi, 31.12.2017 tarihinde yapılmış olan yapılar için mümkündür. Bu tarihten sonra yapılan yapılar için alınan yapı kayıt belgesiyle yapının hukuka uygun hale gelmesi mümkün değildir. Yapı kayıt belgesi olup ta hakkında suç duyurusu ya da şikayet varsa, yapının hangi tarihte yapıldığının bilirkişi marifetiyle tespiti gerekmektedir. Eğer, inceme sonucu yapı 31.12.2017 tarihinden sonra yapılmış fakat yapı kayıt belgesi alınmışsa, yapı kayıt belgesi sahibine idari ve cezai yaptırım uygulanabilir.

Yapı kayıt belgesi ile ilgili T.C. D A N I Ş T A Y İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU Esas No : 2023/7 Karar No : 2023/8 verdiği önemli bir karar bulunmaktadır. Artık, yapı kayıt belgesi aldım cezalardan kurtulurum diye düşünmemek gerekir. Bu karara göre, İmar Kanunu'nun geçici 16. maddesi ile bu madde uyarınca yürürlüğe konulan Tebliğ kapsamında düzenlenen yapı kayıt belgesinin, imar mevzuatına aykırı yapının kullanımına imkân sağladığı, yeniden yapılmasına veya kentsel dönüşüm uygulamasına kadar hüküm ifade ettiği anlaşılmaktadır. 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu kapsamında kalıp, Kültür ve Turizm Bakanlığınca satışı uygun görülmeyen, 2873 sayılı Milli Parklar Kanunu uyarınca milli park, tabiat parkı, tabiat anıtı ve tabiatı koruma alanları içinde kalması nedeniyle Orman ve Su İşleri Bakanlığına tahsisi gereken, 3083 sayılı Kanun kapsamında kalıp da uygulama alanı ilan edilen bölgelerde kalan ve ilgili kurumunca satışı uygun görülmeyen, 3621 sayılı Kıyı Kanununa göre kıyıda kalan (ki sahil şeritleri ayrıca belirtilmemiştir.), Mera Kanunu kapsamında kalan ve 644 sayılı KHK gereğince tabiat varlıkları, doğal sit alanları (arkeolojik ve tarihi sitler yine ayrıca belirtilmemiştir.) ile özel çevre koruma bölgelerinde olup tasarruf yetkisi Çevre ve Şehircilik Bakanlığında bulunan, devletin hüküm ve tasarrufu altındaki taşınmazların geçici 16. madde kapsamında değerlendirilmeyerek bu alanlarda yapı kayıt belgesi düzenlenmeyeceği kabul edilmiştir. KVKBK'dan izin alınmadan inşa edilen yapılar hakkında yapı kayıt belgesi düzenlenemeyeceği, düzenlenmiş olması halinde de bu belgenin, ilgililere herhangi bir hak bahşetmeyeceği ve 2863 sayılı Kanun uyarınca tesis edilen idari işlemleri hukuka aykırı hale getirmeyeceği karar verilmiştir.

Eğer yapı kayıt belgesi yukarıdaki alanlarda düzenlenmesi mümkün değildir, düzenlenmişse idarece resen iptali gerekir. Ya da şikayet sonucu idare tarafından iptali gerekir. Bu kişiler için, Yapı Kayıt Belgesi düzenlenemeyecek yapılar için bu belgenin düzenlendiğinin tespit edilmesi durumunda, Yapı Kayıt Belgesi iptal edilir, bu belgenin sağlamış olduğu haklar geri alınır, Yapı Kayıt Belgesi bedeli olarak yatırılmış olan bedel iade edilmez ve belge düzenlenmesi safhasında yalan beyanda bulunan müracaat sahibi hakkında 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 206 ncı maddesi uyarınca suç duyurusunda bulunulur.

Yapı kayıt belgesine sahip olmak hukuki koruma altına tamamen girmek anlamı taşımamaktadır.

İdari para cezaları, yanlış hesaplama sonucu kesilmektedir. Hesaplama yapılırken İmar Kanunu'na uygun yapılması gerekmekte olup aksi halde iptali mümkündür. Ayrıca, yıkım kararlarının bu açıdan iptali sağlanabilir. Yıkım kararları için yürütmeyi durdurma kararı almak mümkündür. Eğer şartlar taşıyorsa, telafisi güç bir zarara yol açacaksa yıkım kararının yürütmesi durdurulabilir.

Bu konu hakkında yazılarımız devam edecektir, imar kirliliğine neden olma suçu, imara aykırılık nedeniyle yıkım kararı, imara aykırılık nedeniyle idari para cezası, yapı kayıt belgelerinin geçerliliği dahil kapsamlı bir konudur. İçinde hukuki ve teknik birçok hususu barındırmaktadır.

title