Çukurhisar Mahallesi'nde Çimento Fabrikasının Tozu ve Dumanı Nedeniyle Artan Kanser Vakaları

Çukurhisar halkı çimento fabrikasının tozu ve dumanı altında

Mahalledeki çatı ve ağaçlar beyaza büründü, bölge halkı artan kanser vakalarının fabrikadan salınan toz ve dumandan kaynaklandığını düşünüyor

Hasan Hüseyin Tetik: "Köyümüzdeki kadınlarda ve erkeklerde kanser oranı arttı"

Hülya Altun: "Akşam olunca hiçbir yerde çamaşır göremezsiniz"

Serkan Tura: " Çukurhisar'da herkesin evinde bir hastası var"

ESKİŞEHİR - Eskişehir'de faaliyet gösteren ÇİMSA Çimento Fabrikasından salınan toz ve duman, yakınında bulunan bir mahallede çatıları ve ağaçları beyaza bürüdü. Bölgede yaşayan birçok kişi, mahallede artan kanser vakalarının, fabrikadan salınan toz ve dumandan olduğunu düşünüyor.

Tepebaşı ilçesine bağlı 7 bin nüfuslu Çukurhisar Mahallesi'nin sakinleri, mahallenin yakınında bulunan ÇİMSA Çimento Fabrikasının kötü etkileriyle mücadele ettiklerini belirtti. Vatandaşlar, özellikle akşam saatlerinde fabrikadan gaz, toz ve dumanın salındığını, mahalledeki evlerin çatılarının ve bitkilerin neredeyse tamamının beyaz tozla kaplandığını anlattı. Mahalleli kadınlar, akşam vakti dışarıya çamaşır asamadıklarını, hatta sıcak havalarda serinlemek için cam bile açamadıklarını belirtti.

"Köyümüzdeki kadınlarda ve erkeklerde kanser oranı arttı"

Mahallede yaşayan Hasan Hüseyin Tetik, fabrikadan çıkan tozun olduğu gibi kendilerine geldiğini söyledi. Toz sebebiyle mahalledeki kanser oranının arttığını öne süren Tetik, "Çok pislik oluyor, bu da sinek yapıyor. Suyun rengi değişiyor. Bitkilerin üzerine taştığı zaman duvara sıçrıyor. Herhalde içinde silikon var. Fabrikadan çıkanlar bize geliyor. Arkadaşlar çamaşır seremiyor. Cam ve kapı sildiğimiz zaman bulanık kalıyor. Çimento fabrikasından sürekli buraya toz geliyor. O toz gelmeye başlayınca hastalık oldu. Burası köy yeri olduğu için herkes birbirini tanıyor ama kimse birbirine bir şey demiyor" dedi. Bölgede araştırma yapılmasını isteyen Tetik, "Köy yeri olduğu için herkes çocuğunu bu durumdan koruyor. Köyümüzdeki kadınlarda ve erkeklerde kanser oranı arttı" ifadelerini kullandı.

"Akşam olunca hiçbir yerde çamaşır göremezsiniz"

Sabahları eşleri tarlaya giderken kamyonlarının camlarını sirkeyle yıkamak zorunda kaldıklarını belirten Hülya Altun, akşam saatlerinde evin dışında çamaşır asamadıklarını söyledi. Asılan çamaşırların geceden sabaha tekrar kirlendiğini söyleyen Altun, "Çatılar bembeyaz oluyor. Akşam bir çamaşır serince onları ertesi gün tekrar yıkamak zorunda kalıyoruz. Ben astım hastasıyım. Hava karardıktan sonra tıkama yapıyor. Çok pis kokular geliyor. Benim midem ve bağırsaklarımda kanser politleri var. Aşağı yukarı 6-7 senedir tedavi görüyorum. Mahallede de çok rahatsızlananlar var. Kimisi tam hastalığını söylemiyor. Akşam olunca hiçbir yerde çamaşır göremezsiniz, herkes toplamaya çalışır. Gece daha çok koku oluyor, bulut gibi çöküyor. Çatılardan da belli oluyor, her yer bembeyaz" şeklinde konuştu.

"Çukurhisar'da herkesin evinde bir hastası var"

Bölgede yaşan Serkan Tura ise ağaçlarda yetişen meyvelerin bile tadının değiştiğini belirterek yetkililerden yardım istedi. Mahalle genelinde hastalıkların arttığını da belirten Tura, şu ifadeleri kullandı:

"Çimento fabrikası gece 00.00'dan sonra tozu bırakınca kiremitler, güneş panelleri, ağaçlar ve meyvelerimiz toz oluyor. Burası sis olmuş gibi oluyor, her taraf toz. Evimiz, üstümüzdeki kıyafetler, arabalarımız ve ekinlerimiz kirleniyor. Bununla ilgili çimento fabrikasıyla konuşulmasına rağmen hiçbir önlem alınmıyor. Gündüz toz gözükmediği halde gece buradan çıkan toz kırmızı kiremitleri bembeyaz yapıyor, beton haline getiriyor Yeşil bitkiler yeşillikten çok çimento gibi gözükmeye başladı. Bunlarla ilgili sıkıntılarımız var. Meyvelerimizden tat alamaz olduk. Yetkililerden bu konuyla ilgili çalışma yapmasını istiyoruz. Hastalıklarımız çoğalmaya başladı. Çukurhisar'da herkesin evinde bir hastası var. Yetkililer bu toza nasıl önlem alacak, ne yapmaları gerekiyor bilmiyoruz. Yapacak bir şeyimiz de çalacak kapımız da kalmadı. Sesimizi duysunlar."