TÜM KATEGORİLER
Şehit Oğlunun Anılarını Müzede Yaşatıyor
Ordulu şehit babası Sami Aktaş, 2010 yılında şehit düşen oğlunun eşyalarını "şehit müze evi" adını verdiği iki katlı binada sergiliyor.
HAYATİ AKÇAY - Ordulu şehit babası Sami Aktaş, 2010 yılında şehit düşen oğlunun eşyalarını "şehit müze evi" adını verdiği iki katlı binada sergiliyor.
Hakkari'nin Yüksekova ilçesi Dağlıca Bölgesi Oramar Tepesi'nde 8 Mayıs 2010'da mayın patlaması sonucu şehit düşen Komando Çavuş Emrah Aktaş'ın babası Sami Aktaş, Ordu'nun Ulubey ilçesi Ören Mahallesi'nde oğlunun mezarı yanına iki katlı bina yaptı.
Aile mezarlığı olan ve evine yürüme mesafesinde bulunan arazisinde, yaklaşık 40 metrekarelik alana kurduğu binanın alt katını ibadethane olarak değerlendiren Aktaş, üst katını ise oğlunun eşyalarının yer aldığı müze haline getirdi.
Baba Aktaş, dış cephesini Türk bayrağıyla süslediği binada, oğlunun okul çağında kullandığı kitap, saat, anahtarlık, telefon, künye, çakmak, kalem, ayakkabı, fotoğraf ve askerde kullandığı bot, üniforma ve bere gibi eşyalarını sergiliyor.
Şehit oğlu için müze eve taziye defteri de koyan Aktaş, oğlunun anısına her yıl anma etkinliği düzenleyerek kurban kesiyor.
Sami Aktaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, evladının 6 yıl önce Hakkari'de vatani görevini yaparken şehit düştüğünü belirterek, "Bize düşen bundan sonra artık 'vatan sağ olsun' demektir." dedi.
Bir baba olarak oğlunun anılarını yaşatmak istediğini, bundan dolayı oğlu için bu müze evi yaptığını anlatan Aktaş, evde oğlunun bütün eşyalarını sergilediğini söyledi.
"Oğlumun hayalini gerçekleştirmeye çalıştım"
Aktaş, oğlunun hep kendi evi olmasını istediğini ancak bunun mümkün olmadığını ifade ederek, "Ben de oğlumun bu hayalini, ev kurmak istediği yere müze evi yaparak gerçekleştirmeye çalıştım. Ben de bir gün oğlum gibi bu dünyadan göçüp gideceğim. Önemli olan bundan sonraki nesiller burayı gelip görsün, oğlumun anılarını birlikte yaşasın." diye konuştu.
Oğlunun eşyalarının yer aldığı müze eve gelen herkesin hayran kaldığını dile getiren Aktaş, misafirlerinin ilk defa böyle bir şey gördüklerini söyleyerek kendisine teşekkür ettiğini, bu sözlerin az da olsa kendisini mutlu ettiğini belirtti.
Aktaş, şehit oğlunun hiçbir eşyasını atmadıklarını, bütün eşyalarını müze evde değerlendirdiklerini kaydederek, oğlunu bir nevi burada yaşatmaya çalıştığını, ruhunun bu evde olduğuna inandığını söyledi.
"Ömrümün sonuna kadar sürdürmeyi düşünüyorum"
Oğlunun anısına her ölüm yıl dönümünde anma etkinliği düzenleyip kurban kestiklerini aktaran Aktaş, "Ben Alevi Bektaşi kültüründen gelen bir insanım ama kimseye ayrım yapmadım. Bu davetlerimize her kültürden insanlar gelir. Bizim asla ayrımcılığımız olmaz. Herkes sağ olsun, bizleri yalnız bırakmayıp acımızı paylaşıyor. İnşallah ömrümün sonuna kadar da bu işi sürdürmeyi düşünüyorum." ifadesini kullandı.
Baba Aktaş, her gün müze eve gelerek oğlunun fotoğraflarına baktığını ve gözyaşı döktüğünü belirterek, "Allah kimseye evlat acısı göstermesin. Bu, çok zor bir şey. Bunlar anlatılmaz ancak yaşanır. Benim durumumda olanlar bilir. Ben bundan sonraki hayatımı onun anılarını yaşatmaya adadım." dedi.
