Ankara: Baykal'dan Nisan'da Genel Seçim, Mayıs'ta Cumhurbaşkanlığı Seçimi Çağrısı

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, 4 yıl önce seçilmiş bir Meclis'in Cumhurbaşkanı'nı seçmesinin doğru olmayacağını belirterek, Nisan ayında genel seçim, Mayıs ayında da Cumhurbaşkanlığı seçimi yapılmasını önerdi.

Baykal, bugün ABD'nin Ankara Büyükelçisi Ross Wilson ile CHP Genel Merkezi'nde bir araya geldi. Bu arada CHP Genel Merkezi'nin 12. katında gerçekleşen görüşmenin ardından binadan ayrılmak isteyen Büyükelçi Wilson asansörde yaşanan bir sorun nedeniyle 12 katı merdivenleri kullanarak inmek zorunda kaldı. Yaklaşık 1.5 saat süren görüşmenin ardından Baykal gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. Wilson'un cumhurbaşkanlığı seçimleriyle ilgili bir görüş açıklayıp açıklamadığının sorulması üzerine, "Onlar daha çok bizim görüşlerimizi dinleme ihtiyacı hissederler. Türkiye'nin çok temel siyasi gelişmeleri konusunda açık tavır takınmalarını beklememek lazım. Bizim anlayışımızı ifade etmemizin ötesinde bu konuda bir görüşme söz konusu olmaz. Doğalı odur. Biz de onların düşüncelerini sormadık, onların da düşünce söyleme ihtiyacı hissetmesi söz konusu değil" diye konuştu.

ABD'nin Kuzey Irak'a girmesi konusunun görüşülüp görüşülmediğinin sorulması üzerine Baykal, "Böyle sıcak bir sorun yok. ABD'nin önünde böyle bir karar söz konusu olduğunu düşünmüyorum" dedi. Görüşmede Irak konusunu kapsamlı olarak görüştüklerini belirten Baykal, ABD'nin Irak'tan asker çekmesiyle ilgili olarak da, "ABD'nin Irak'tan görünebilir bir gelecekte ciddi bir asker çekmesine yönelik ve bir çekiliş takvimi ilan etmesine yönelik bir durumun olduğu izlenimini almadım" açıklamasında bulundu. ABD'nin Irak'tan çekilmesi durumunda buna karşı tavırlarının ne olacağının sorulması üzerine ise Baykal, "Bunlar üzerinde değerlendirme yapılmayı hak eden ciddiyette olaylar değil" cevabını verdi.

Baykal, İstanbul'daki orman tahribatı olaylarına CHP'li bir belediye başkanının da adının karışması ilgili bir soru üzerine, İstanbul'da büyük bir soygun ve rant paylaşımı yaşandığını söyledi. Ayrıca Kentsel Dönüşüm Yasası'nın TBMM Bayındırlık Komisyonu'nda görüşülmekte olduğunu hatırlatan Baykal, "Bu Kentsel Dönüşüm Yasası'nın içinde yüzlerce Acarkent var. Acarkent suiistimallerinin önünü açacak olan bir yasa şu anda görüşülüyor. Yani bu iktidarın bu konudaki yaklaşımı ortada. Arkasında saklanamayacak kadar bu iktidarın sorumluluğu açık bir şekilde görülüyor. En son Acarken olayında da düzenlemeyi yapan yönetmeliğin altında bugünkü Orman Bakanı'nın da bulunduğunu öğrendik. Bu yönetmelik değişikliği onun yaptığı bir değişiklik. Onun açtığı kapıdan girilerek suiistimal edilmiştir" diye konuştu.

Baykal, CHP'li Belediye Başkanı ile ilgili olarak da, "Bunun içinde yer almış pek çok kişi vardır. Bu kişiler hangi partiye mensup olurlarsa olsunlar, geçmişte hangi partiye mensup olmuş olurlarsa olsunlar, bunların üzerine yürümek lazımdır. Bu tahribatı yaptığını çok iyi bildiğimiz pek çok insan var. Bu insanların partileri hiçbir önem taşımıyor. Bu bizim partidense de biz onunu üzerine gideriz, ona karşı mücadelemizi veririz. Ama o mücadelemize rağmen partimizin üyesi kalmayı da başarabilir. Bu bizim kontrolümüz dışında olan olaylar" dedi.

"DEFAKTO OLARAK AB İLE MÜZAKERE SÜRECİ DONDURULMUŞTUR"

Baykal, Merkel'in Türkiye-AB müzakere sürecinin 18 ay dondurulması ile ilgili sözlerinin, Cumhurbaşkanlığı seçimi avansı olarak yorumlandığının hatırlatılması üzerine ise müzakerelerin başladığı tarihten bu yana Bilim ve Teknoloji ile ilgili başlık dışında hiçbir başlığın kapatılmadığını belirtti. Baykal, "Bir tek başlığı nihai olarak kapatmayı başaramadık. Çünkü defakto olarak AB ile müzakere süreci dondurulmuştur" dedi. Baykal, şunları kaydetti:

"Kıbrıs şartını takip etmek niyetindedirler. Bize açık vadeli ültimatom veriyorlar. Yani ültimatom olduğuna kuşku yok, vadesi belli değil. 2008 sonuna kadar, 2009 Haziranında yapılacak olan Avrupa Parlamentosu seçimleri öncesinde, Türkiye'nin durumuyla ilgili bir rapor hazırlanacak. 2008 sonuna kadar da Türkiye'nin bu konuda bir adım attığını ve Kıbrıs konusundaki ek protokolün uygulanmasına endeksli bir bekleyiş olacak. Bu çok açık. Bu süre içinde Kuzey Kıbrıs'a yönelik izolasyonunu kaldırılacağı konusunda bir işaret var mı? böyle bir adım var mı? Bu de söz konusu değil. Türkiye'de 2007 seçim yılı. Eğer birileri 'Seçime kadar biz bir şey yapamayız. Seçimden sonra bakarız' dediyse, böyle bir anlayış, talep ortaya çıkmışsa, bu talep doğrultusunda bir düzenleme olduğu düşünülebilir. Ama en öyle bir talebin yapılmış olabileceğine ihtimal vermiyorum. Hiçbir Türk hükümeti böyle bir taahhüdü yapamaz, umarım yapmamıştır. böyle bir taahhüt eğer yapılmışsa da, herkes şunu bilmelidir ki, seçimden sonra bu taahhüdü yapanlar yerlerinde olmayacaktır."

Baykal, ayrıca 4 yıl önce seçilmiş bir Meclis'in Cumhurbaşkanı'nı seçmesinin doğru olmayacağını de belirterek, Nisan ayında genel seçim, Mayıs ayında da Cumhurbaşkanlığı seçimi yapılmasını önerdi. Baykal, "Yüzde 34'le seçildin. Bunun dışında yüzde 66 var. Bunu yok ayamazsın" dedi.

Baykal, Cumhurbaşkanlığı seçimleri konusunda meclisi muhalefetsiz bırakma taktiğini izleyip izlemeyeceklerinin sorulması üzerine de, "Demokratik bir anlayış içinde ne gerekiyorsa yaparız" açıklamasında bulundu.

AK Parti içinden üzerinde uzlaşacakları bir isim olup olmadığının sorulması üzerine ise Baykal, "Önce bir gelsin. Bunları o zaman konuşalım. Asıl sorun uzlaşma ihtimalinin kabul edilmemiş olmasındadır. Uzlaşmayı kabul etme noktasBada. Arkasında saklanamayacak kadar bu iktidarın sorumluluğu aına gelinse ondan sonra herhalde herkes vatanseverce duygular etrafında bir çözüm bulur. Önemli olan, 'Ben olmayabilirim'i içinde sindirebilmek. 'Şart değil, ben olmayacağım, peki' diyebilmek. 'Vatan sağ olsun' diyebilmek. Onu dedikten sonra bir çözüm yolu bulunur" şeklinde sözlerini tamamladı.

Haberler