TÜM KATEGORİLER
Lucescu Shakhtar'ı Zengin Etti
2004 yılında Ukrayna'ya gittiğinde ligde son 12 yılda 11 şampiyonluk kazanmış olan "Dinamo Kiev hegomonyasından kurtulmak isteyen Shakhtar Donetsk'in en büyük projesiydi Mircea Lucescu... Geçen yıllar içerisinde sıfırdan bir marka yaratma çalışmalarına girişen Rumen futbol adamının elindeki kadro ne Avrupa kupalarında zirve için mücadele etmeye, ne de ligde Kiev'in hakimiyetini sonlandırmaya yetiyordu.
SPORCOPE ARAŞTIRMA - 2004 yılında Ukrayna'ya gittiğinde ligde son 12 yılda 11 şampiyonluk kazanmış olan "Dinamo Kiev hegomonyasından kurtulmak isteyen Shakhtar Donetsk'in en büyük projesiydi Mircea Lucescu...
Geçen yıllar içerisinde sıfırdan bir marka yaratma çalışmalarına girişen Rumen futbol adamının elindeki kadro ne Avrupa kupalarında zirve için mücadele etmeye, ne de ligde Kiev'in hakimiyetini sonlandırmaya yetiyordu. Avrupa'nın önemli oyuncularını da gözlerden uzak kalan Ukrayna Premier Ligi'ne gelmeye ikna edemeyen Luce, bilinen bir yöntemi uygulama yoluna giderek, "Güney Amerika Madeni" ne yöneldi...
Pazar çok kalabalık
Latin Amerika'nın fakirlikle boğuşan, futbola aç ve yetenekli gençlerini cüzi bedellerle Avrupa'ya transfer edip, buradan da yüksek meblağlara büyük kulüplere satmak zaten yıllardır bilinen ve birçok kulübün uyguladığı bir yöntemdi. Latin futbolcu pazarında gezerken Ajax, Lyon, Porto gibi takımların çoktan oralarda akademiler ve izleme komiteleri kurduğunu gören Lucescu'nun Shakhtar'ı, aynı yöntemi farklı şekilde uygulamaya başladı.
Lucescu Shakhtar'da ne yaptı?
Diğer Avrupa kulüpleri 500 bin - 1 milyon euro'ya transfer yapıp, "ya tutarsa" mantığıyla hareket ederken, Shakhtar Donetsk yetkilileri Güney Amerika'da ve Avrupa'nın çeşitli liglerinde zaten kendini kanıtlamış olan futbolcuları 'görece' yüksek bedellerle kadrosuna katıp, biraz parlatarak daha yüksek paralara satmaya başladı.
Bunlardan ilki Lucescu'nun göreve geldiği ilk sene gerçekleşen ve sonraki yıllarda Galatasaray'dan da tanıdığımız Elano Blumer transferiydi.
Shakhtar'ın futbol piyasasına sunduğu yeteneklerden bazıları şunlar;
Elano 23 yaşında Santos'tan 7.6 milyon euro'ya transfer edilip, iki sezon oynatılarak Manchester City'e 12 milyon euro'ya satıldı.
20 yaşındaki Fernandinho Atletico Paranaense'den 7,8 milyon euro'ya alınıp, tam 8 sene sonra 40 milyon euro'ya Manchester City'ye satıldı.
19 yaşındayken 3 milyon euro'ya Internacional'den alınan Luiz Adriano, 8 sezon sonra 8 milyon euro'ya Milan'a satıldı.
2007'de Brezilya İkinci Ligi Serie B'den alınan Willian (Chelsea'li), 6 yıl sonra 35 milyon euro'ya Anji Mohaçkale'ye satıldı.
Douglas Costa 18 yaşındayken 8 milyon euro'ya Gremio'dan alınıp, geçen yaz Bayern'e 30 milyon euro'ya satıldı.
Ve son olarak 19 yaşında 6 milyon euro'ya Vasco de Gama'dan alınan Alex Teixeira 50 milyon euro'ya Çin'e satıldı.
Lucescu'nun Brezilya dışından alıp, işleyerek yüksek fiyatlara sattığı diğer futbolculardan bazıları ise şunlar;
Altyapıdan çıkardığı Chygrynskiy'i 3 sene oynattı ve 25 milyon euro'ya Barcelona'ya sattı.
Tymoshchuk'u Zenit'e 14.5 milyon euro'ya sattı.
Mkhitaryan'ı 21 yaşında 5.8 milyon euroya Metalurg Donetsk'ten aldı ve 3 sezon oynatıp 27.5 milyon euro'ya Dortmund'a sattı.
Shakhtar Donetsk kulübü sadece yukarıdaki isimler karşılığında kasasına 242 milyon euro koydu. Ukrayna kulübü kurduğu ekonomik düzende, kazandığı parayı yine yetenekli genç futbolculara yatırmaya devam ediyor. Sürekli bir kadro sirkülasyonu yaşayan Shakhtar'ın, şu an kadrosunda bulunan Bernard, Taison, Marlos, Wellington Nem gibi futbolcuların da önümüzdeki yıllarda yüksek fiyatlı transfer gerçekleştireceğinden kimse şüphe duymuyor.
Geçen yıllar içerisinde Luce yönetiminde 8 kez lig şampiyonu olan Shakhtar, 5 kez Ukrayna kupasını ve 2008-2009 yılında Kadıköy'de oynanan final sonrası UEFA Kupası'nı kazandı.
Biri Dinamo Kiev hegomonyası mı demişti?
Haber - Serhat Karakaş
