Hastanelerde hijyenin görünmez kahramanları "kadın görevliler" (1)

Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesinde (SEAH) görev yapan kadın temizlik çalışanları, hastalara ve sağlık personeline hijyenik bir ortam sağlamak için var güçleriyle mücadele ediyor.

Hastanede görevli temizlik personeli, vatandaşların temas ettiği yerler başta olmak üzere tüm servis, oda ve ortak kullanım alanlarını deterjan ve dezenfektanla temizliyor.

Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) döneminde iş yükü artan temizlik görevlileri, hastaların hem sevinçli hem de üzüntülü anlarına şahitlik ediyor.

Salgın döneminde bir süre ailelerinden uzak kalan kadın temizlik personeli, vatandaşların Kovid-19 tedbirlerine daha sıkı uymasını istiyor.

"Bence kadınlar çalışmalı"

Nagihan Beşcan, AA muhabirine, çocuklarının eğitim masraflarını karşılamak için çalıştığını, yorulduğunu ancak işini severek yaptığını söyledi.

Yardımcı oldukları hastalardan teşekkür almanın kendilerini mutlu ettiğini dile getiren Beşcan, "Bir kadın olarak çalışmaktan gurur duyuyorum, bana mutluluk veriyor. Özellikle çocuk bölümünde çalıştığım için çok mutlu oluyorum. Şartlar ve sağlığım el verdiği sürece çalışmak istiyorum." diye konuştu.

Mehtap Albayrak da eşinin rahatsızlığı nedeniyle çalışmak durumunda kaldığını belirterek, "Hem evimize yetişiyoruz hem de maddi ve manevi olarak birbirimize destek oluyoruz. Bu güzel bir şey. Bence kadınlar çalışmalı." dedi.

Sevinçli ve üzüntülü anlara da şahit olduklarını aktaran Albayrak, "3-4 ay tedavi görüp doğum yapıp gidenler oldu. Onların sevincini hep birlikte paylaştık. Hala görüştüğümüz hastalar var. Şu an çalıştığım yerde farklı hastalar var. Onların üzüntülerini paylaşıyoruz, onlarla konuşuyoruz. Hastalar, onlara hizmet verdiğimiz için bize dua ediyor. Biz de onlara, sağlıkları için dua ediyoruz." ifadelerini kullandı.

"Erkeğin yapabileceği her işi kadınlar da yapabilir"

Emine Yavuz ise doğumhane biriminde görev yaptığını, iki çocuğuyla birlikte yaşadığını anlattı.

Tek başına ayakta durduğunu vurgulayan Yavuz, şöyle devam etti:

"Erkeğin yapabileceği her işi kadınlar da yapabilir diye düşünüyorum. Güçlüyüm, hem anneyim hem de babayım. Yapmam gerekenler var, eğitmem gereken iki evladım var. Çalışmak zorundayım. İş ortamımı seviyorum. İşini severek yaparsan her şeyin güzel olacağına inanıyorum. Burada beraber çalışıyoruz, düştüğümüz zaman kaldıracak arkadaşlarımız var.

Benim için işimin en zor kısmı; hayatını kaybeden hastalarımızın olduğu zamanlar. Ailenin yaşadığı acıyı birlikte yaşadığın zaman çok zor. En güzel yanları da doğumlar, yıllardır beklenen annelik duygusu, babaların sevinç gözyaşları."

Şeyma Kahveci, kadın olarak çalışmanın gurur verici olduğunu kaydederek, "Pandemi döneminde tabii ki çok riskli durumlar oldu. Evimize gittiğimiz zaman çocuklarımıza bulaştırırız diye de korktuk, hastane ortamında çalışıyoruz sonuçta. Ailemize gidemedik, görüşemedik. Bulaşıcı olacağımızdan korktuk. Bu bizim için zordu." diye konuştu.

"Kadınların kendi ayakları üstünde durması güzel"

Kovid-19 yoğun bakım servisinde çalışan Kader Turak da kadınların kendi ayakları üstünde durmasının güzel olduğunu söyledi.

Salgının başında biraz korktuklarını fakat koruyucu ekipmanları giyerek ve kurallara uyarak işlerini yaptıklarını aktaran Turak, "Servise çıkan hastalara çok seviniyoruz çünkü iyileşiyor, bu bize de moral veriyor. İyileşen hasta bizim için hep bir umut ama vefat eden hasta inanılmaz derecede üzüyor." dedi.

Turak, vatandaşlardan maske, mesafe ve hijyen kurallarına hassasiyetle uymalarını istedi.