Haberler

Sabancı Suikastı Davası

Sabancı suikastinin firari şüphelisi olarak 20 yıldır aranan ve yurtdışından ülkeye girince Aydın'da yakalanan tutuklu sanık İsmail Akkol'un "Anayasal düzeni silah zoru ile değiştirmeye teşebbüs etme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması istemiyle yargılanmasına devam edildi.

Sabancı suikastinin firari şüphelisi olarak 20 yıldır aranan ve yurtdışından ülkeye girince Aydın'da yakalanan tutuklu sanık İsmail Akkol'un "Anayasal düzeni silah zoru ile değiştirmeye teşebbüs etme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması istemiyle yargılanmasına devam edildi.

Akkol'un yakalanmasının ardından İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen üçüncü duruşmaya, tutuklu sanık Akkol getirilirken yoğun güvenlik önlemi alındı. Akkol'u 4 avukat, davanın müdahili Sabancı ailesini ise avukat Vehbi Kahveci temsil etti.

Duruşmada söz alan Akkol'un avukatlarından Özgür Yılmaz, müvekkilinin yakınlarıyla duruşmayı izlemek isteyen hukuk fakültesinden 3 öğrencinin duruşma salonuna alınmadığını söyledi. Bunun üzerine "Salonda yeterince izleyicinin bulunduğunu ve aleniyetin sağlandığını" söyleyen mahkeme heyetinin geçici başkanı Fikret Demir'e, sanık avukatları tepki gösterdi. Kısa süren tartışmadan sonra duruşma salonuna Akkol'un ailesinden 2 kişiyle 10'a yakın sivil polis memuru alındı.

Duruşmada diyecekleri sorulan sanık Akkol, yakınlarının salona alınmamasına tepki göstererek, şunları söyledi:

"Ailemi, dostlarımı salona almıyor, sonra da 'güvenlik' diyorsunuz. Beni tanıyan dostlarımı burada görmek istiyorum. Mahkemeyi protesto ediyorum. 5 aydır aynada kendi yüzümden başka bir yüz görmedim. 5 aydır kendi sesimden başka bir ses duymayan bir insan olarak konuşuyorum. Cezaevinde saldırıya uğradık, darp edildik, yerlerde sürüklendik. Nereden bakarsanız, mağdur durumdayız. Bunun üzerine disiplin cezası aldık. 3 kişilik hücrede tek başıma tutuluyorum. Koridorda hiç kimse yok, etrafımda insan sesi yok."

Türkiye Büyük Millet Meclisi komisyonunun cezaevinde tutukluları ziyaret ettikten sonra CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu aleyhine bir linç kampanyası başlatıldığını aktaran Akkol, "Parlamento üyesine linç kampanyası başlatanlar, başkalarına ne yapar? Hasta bir tutsağı ziyaret etmek suç mudur? Tutsağın tedavi hakkı yok mudur? Hiç kimse 'ayıptır neyi tartışıyorsunuz' demedi. AKP milletvekili Mehmet Metiner, 'bu tartışma gayrı insani, gayri ahlakidir' dedi. Bir gün geçmedi düzeltme yapmak zorunda bırakıldı." dedi.

İçeriği yaklaşık 3 bin sayfa olan dava dosyasını iki hafta önce aldığını belirten Akkol, "Bana gönderdiğiniz dosya içerisinde böyle yüzlerce sayfa var. Cezaevinde güvenlik görevlileri 'şifreli yazışma mı?' diyor. Bunu okuyarak savunma yapmamı istiyorsunuz. Savunmamı hazırlamam için süre istiyorum." ifadesini kullandı.

Yeniden süre verildi

Kararını açıklayan mahkeme heyeti, taranan dava dosyasının dijital olarak sanık Akkol'a gönderilmesine ve dosyayı okuması için cezaevinde imkan yaratılmasına, savunma yapması için yeniden süre verilmesine karar verdi.

Sanığa daha önce de süre verildiğini hatırlatan heyet, savunma yapmaması durumunda sanık Akkol'un susma hakkını kullandığı veya savunma hakkını kötüye kullanmış olduğunun kabul edileceğini de tutanağa yazdırdı.

Kuvvetli suç şüphesi oluşturacak deliller bulunması, ceza miktarı, uzun bir süre kaçtıktan sonra yakalanması ve kaçma ihtimali göz önüne alınarak, sanık Akkol'un tutukluluk halinin devamına hükmeden heyet, duruşmayı 26 Eylül'e erteledi.

Davanın geçmişi

Levent'teki Sabancı Center'de 9 Ocak 1996'daki suikasta ilişkin dönemin İstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi (DGM) Cumhuriyet Başsavcılığınca 28 Mart 1997'de hazırlanan 19 sayfalık iddianamede 11 sanığın ismi yer almıştı.

Suçun işlendiği dönem cezaevinde tutuklu bulunan ve DHKP-C terör örgütünün üst düzey yöneticisi olduğu iddia edilen sanıklardan Ercan Kartal, 15 Şubat 1999'da tutuklu bulunduğu Afyon Kapalı Cezaevinde öldürülen Mustafa Duyar ile firari sanıklar Fehriye Erdal ve İsmail Akkol hakkında, "Anayasal düzeni silah zoruyla değiştirmeye teşebbüs etme" suçundan idam cezası istemiyle dava açılmıştı.

İdam cezası, yasada yapılan değişiklikle "ağırlaştırılmış müebbet hapis" cezasına dönüştürülmüştü.

İddianamede diğer sanıklar Fatma Erdem, Metin Narin, Ejder Güngör, Mehmet Gökmen, Ferhan Taş, Melek Akkaya ve Nazlı Güngör'ün ise "silahlı örgüte yardım etmek" suçundan 3 yıldan 7,5 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edilmişti.

Dosyalar ayrıldı

Davaya bakan İstanbul 1 No'lu DGM, 15 Mart 2001'de verdiği kararda, yakalanamayan firari sanıklar İsmail Akkol ve Fehriye Erdal'ın dosyasını ayırmıştı. Mahkeme, sanık Ercan Kartal hakkındaki dosyayı, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesinde devam eden "eski cumhurbaşkanı Kenan Evren'e suikast" davasıyla birleştirmiş, Kartal'ın bu davalardan aldığı "ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası" ise Yargıtay tarafından onanmıştı.

Mahkeme, 15 Şubat 1999'da öldürülen sanık Mustafa Duyar'ın dosyasını ortadan kaldırıp, sanıklar Fatma Erdem, Metin Narin, Ejder Güngör, Mehmet Gökmen, Ferhan Taş, Melek Akkaya, Nazlı Güngör ve Murtaza Deveci hakkındaki kamu davasının kesin hükme bağlanmasını ertelemişti.

Firari sanık İsmail Akkol 2014'te Yunanistan'da yakalanmış, daha sonra serbest bırakılmıştı. Türkiye'ye iade edilmesine ilişkin talep Yunan mahkemesince reddedilen Akkol hakkında İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kırmızı bülten çıkarılması talepli iade talepnamesi hazırlanmıştı.

Türkiye'ye giriş yaparken yakalanan Akkol, 4 Şubat'ta çıkarıldığı mahkemece tutuklanmıştı.

Davanın firari sanığı Fehriye Erdal ise hala aranıyor.

Kaynak: AA / Güncel

İstanbul Türkiye Kartal Aydın Politika Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title