TÜM KATEGORİLER
Columbıa Üniversitesi Rektöründen "Basın Özgürlüğü" Konferansı
* Columbia Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Lee. C. Bollinger Açıklaması
* Columbia Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Lee. C. Bollinger:
? Sansürün etkileri bir tek uygulandığı ülke içinde kalmıyor.Dünyanın yeni gerçeği, dünyanın bir noktasında uygulanan sansür bütün dünyada uygulanmış sansür haline geliyor. ?
? ABD'de ifade ve basın özgürlüğü konusundaki gelişmeler ancak 1960 'lı yıllardan sonra gelişmeye başladı. İfade ve basın özgürlüğünü yakalamak kolay bir şey değildir Basın bazı belgeleri ele geçirebilir bu da hükümeti zor duruma düşürebilir insanlar başka insanları kızdıracak kışkırtıcı ifadeleri kullanabilirler. Bu da hem kamuoyu hem de hükümetleri olumsuz etkileyebilir. Özgür basın hiç de kolay bir şey değil. ?
Hürriyet Gazetesi ve İstanbul Teknik Üniversitesi ( İTÜ ) işbirliğiyle Taşkışla Kampüsünde ? Özgür Basın İçin Özgür Bir Dünya ? konulu bir konferans düzenlendi. Konferansa Doğan Gazetecilik Yönetim Kurulu Başkanı Hanzade Doğan Boyner, Doğan Tv Başkanı Begümhan Doğan Faralyalı, Hürriyet Gazetesi İcra Kurulu Başkanı Hasan Yılmaz, İTÜ Rektörü Prof. Dr. Muhammed Şahin, Columbia Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Lee C. Bollinger ve davetliler katıldı.
? KÜRESELLEŞME YENİ BİR GERÇEK ?
İstanbul Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Muhammed Şahin,? Akademik bir lider olarak şunu söylemek isterim Kurumumuzda ifade özgürlüğü tamamen hakimdir. Yüksek eğitimdeki başarı her platformda özgür tartışmayı içermelidir ? dedi. Columbia Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Lee C. Bollinger ise, ?ABD?de ve bütün dünyada bizim ifade ve basın özgürlüğünü genel olarak anlamamız gerekir.Küreselleşen bir dünyada yaşıyoruz; ama çok büyük ve yeni bir gerçek bu. İki tane temel unsuru var bunun.Birincisi bütün dünyadaki pazarların açılması, kapitalizmin gelişmesi ; serbest piyasalar, küreselleşmedeki hakim güç budur. İkinci büyük güç de yeni
iletişim teknolojileri, internet vb. ? diye konuştu.
? ÜLKELERİN YASALARI KÜRESEL GAZETECİLİĞE SINIR KOYABİLİR ?
Sansürle ilgili de konuşan Bollinger, ?Sansürün etkileri bir tek uygulandığı ülke içinde kalmıyor.Dünyanın yeni gerçeği, dünyanın bir noktasında uygulanan sansür bütün dünyada uygulanmış sansür haline geliyor. ? dedi. Bollinger, ? Bir ülkenin yasaları farklıysa neleri yayınlıyor neleri yayınlamıyor konusunda kuralları varsa demek ki, ben herhangi bir şeyi ABD ?nin dışında yayınladığımda benim aleyhimde dava açabilecekler. Diyelim ki ben ABD ?de bir şey söylüyorum. Türkiye?de 301. maddeye göre bir hakaret sayılıyor.Ben bu ülkede yargılanabiliyorum İngiltere?de. Böyle bir durum var tutuklu olmanız gerekmiyor İngiltere?de. Demek ki bütün dünyadaki mevcut
yasalardan etkileniyoruz. Ülkelerin yasaları küresel gazeteciliğe bir sınır koyabilir." dedi. Medyanın dünyada küçülmeye gittiğini kaydeden Bollinger, ? Medya bütün dünyada kendi kapasitesinde bir küçülme içinde.Pek çok Amerikan gazetesinin dış ülkelerdeki ofisleri kapatılıyor. Burada olmamız gereken noktada değiliz. ? diye konuştu.
? İFADE VE BASIN ÖZGÜRLÜĞÜNÜ YAKALAMAK KOLAY DEĞİLDİR ?
Bollinger konuşmasında ABD?deki basın özgürlüğünden de bahsetti. Bollinger, ? Daha fazla basın özgürlüğü daha fazla profesyonel basın istiyoruz. Benim açımdan bakınca bütün dünyada basın özgürlüğünde ABD? nin daha güçlü adım atması gerekir. İfade özgürlüğü ve basın özgürlüğü ABD?de oldukça yeni olgulardır. 1919?da Yüksek Mahkemem ilk defa basın özgürlüğüyle ilgili bir karar almıştı. O günden bugüne kadar basınımızı özgürleştirmeye çalışıyoruz.1919?daki dava hükümeti eleştiren bir davaydı.ABD başta bu kadar özgür değildi; özgür basının anlaşılması için, çok aşamadan geçilmesi gerekti. ABD?de ifade ve basın özgürlüğü konusundaki gelişmeler ancak 1960 ?lı yıllardan sonra gelişmeye başladı. İfade ve basın özgürlüğünü yakalamak kolay bir şey değildir Basın bazı belgeleri ele geçirebilir bu da hükümeti zor duruma düşürebilir insanlar başka insanları kızdıracak kışkırtıcı ifadeleri kullanabilirler. Bu da hem kamuoyu hem de hükümetleri olumsuz etkileyebilir. Özgür basın hiç de kolay bir şey değil. Açık sistemin ortaya
koyabileceği zararlar vardır. Ama Amerikan sisteminden artık anlaşılan şey şu ki, bu ortaya gelebilecek kabul edilebilecek zararlardır. İfade ve basın özgürlüğü açık toplumu sağlayacak çabaların içinde bir iki küçük zarar yaratabilir. Açık tartışma yapmak güçlü bir şekilde açık olmak bunlar renkli yaratıcı toplumları oluştururlar." şeklinde konuştu.
